Kim araştırdı, kimlere sordu bilmiyorum ama günde ortalama 3 tane yalan söylüyormuşuz.
Şimdi bu cümleyi okur okumaz aklınıza bazı meslek grupları geldi, eminim. Herkes, herşeyi biliyor, detaya gerek...
Kim araştırdı, kimlere sordu bilmiyorum ama günde ortalama 3 tane yalan söylüyormuşuz.
Şimdi bu cümleyi okur okumaz aklınıza bazı meslek grupları geldi, eminim. Herkes, herşeyi biliyor, detaya gerek yok.
Peki farkında olmadan günde kaç yalana maruz kalıyoruz? Yüzlerce... Örneğin alışveriş merkezleri. İnanın her yer tuzak dolu. Başlıyorum:
Yürüyen verdivenler... Alışveriş merkezinin göbeğindedir ve siz huzurla yükselirken bütün mekan ışıl ışıl gözlerinizin önüne serilir. ‘Aa bak şu da varmış’, ‘Aaa bak bu da varmış!’
Kasalar... Tam bir bubi tuzağıdır. Siz, ihtiyacınız olan tek bir gömleği almanın mutluluğu yaşayamadan kasada film kopar. Hele bir de alışverişe çocuğunuzla gitmişseniz, kasanın etrafındaki incik boncuk, takıldak çakıldak hesaba eklenmiş demektir.
Soyunma kabinleri... Dikkat edin, kabinler mağazanın en ücra noktasındadır. Siz pantalonu aldınız, kabine doğru ilerlerken neler görürsünüz neler... Tek bir pantalonla kabine girecekken kucak dolusu ürünle baş başa kalmışsınızdır.
Market arabaları... Çok büyüktür, tuhaf bir büyüklük. Öyle ki, siz o arabaya iki çocuğu, 1 aylık erzağı da sığdırabilirsiniz. 2 kilo domates, 1 kilo salatalık, 1 kilo limon, 1 kilo soğan alacakken, hiç hesapta olmayan, meyveli yoğurdundan biber turşusuna, bir 10 kalem daha eklenmiştir o arabaya.
E ama ayıp olur! O ne öyle koca arabanın ortasında 2 kilo domat!
Pencereler... Alışveriş merkezlerinin pencereleri kapalıdır. Neden? Saatlerin nasıl geçtiğini anlamayalım diye... Öğleden sonra girdiğiniz AVM’den yatsı okunurken çıkarsınız, ruhunuz duymaz. Saat de göremezsiniz alışveriş merkezlerinde...
Tişort 99 lira... Üç haneli değil fiyatı, makul yani.
Hafif bir müzik, güzel kokular yayılır dükkanlardan, dışarısı soğuk içerisi sıcacıktır ya da tam tersi. Bu çağda ihtiyacımız olan güler yüzü görürsünüz.
Kredi kartına 12 taksit konusuna girmiyorum bile.
Bu arada alışveriş merkezleri iyidir, gereklidir. İnsanların ihtiyaçlarına güzel cevap verir. Bu konuda haklarını yemeyelim. Benim itiraz ettiğim konu, para tuzakları.
Alın size kibar yalanlar...
Olmazsa olmaz mıdır? Evet, modern zamanların olmazsa olmazıdır bu yalanlar.
BBC’YE BAKIN!
İngiliz yayın kurumu BBC'nin yürüttüğü bir soruşturmada, Afganistan'da 50'den fazla silahsız ve gözaltındaki kişinin 2010'da İngiliz birlikleri tarafından öldürüldüğü iddia edildi. Savunma Bakanlığı BBC'nin i yalanladı. Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Panorama'ya, iki SAS operasyonunun, İngiliz kuvvetlerinin Afganistan'daki davranışlarına ilişkin iddialarla ilgili kapsamlı ve bağımsız soruşturmayı nasıl yürüttüğünü açık şekilde vurgulayan ayrıntılı ve kapsamlı bir açıklama sunduk. Her iki soruşturma da kovuşturma için yeterli kanıt bulamadı. Aksini ima etmek sorumsuzluktur, yanlıştır ve cesur silahlı kuvvetler personelimizi hem sahada hem de itibar olarak riske atmaktadır. Bakanlık, elbette her türlü yeni delili değerlendirmeye açık, bu konuda hiçbir engel olmayacak. İddiaları her zaman tam olarak soruşturacağız, ancak bağımsız polisimiz ve savcılarımız önlerindeki delillere göre hareket edebilir."
Görüyor musunuz medyanın gücünü. Söyleyeceklerim bu kadar!