İki kat utandım…
Hemcinsim olması bir yana, beni utandıran, kadıncağızın kafasını tekmeleyen o kişinin adının İbrahim olması…
O kadar öfkeliyim ki…
‘Halkların babası’ anlamının yanında İbrahim, ‘ço...
İki kat utandım…
Hemcinsim olması bir yana, beni utandıran, kadıncağızın kafasını tekmeleyen o kişinin adının İbrahim olması…
O kadar öfkeliyim ki…
‘Halkların babası’ anlamının yanında İbrahim, ‘çok merhametli’ demek…
Çok merhametli…
Öylesini tanıdım, böylesini tanıdım ancak hayatımda tanıdığım İbrahimler içinde bir tane bile merhametsizini tanımadım.
Ta ki izleyemediğim o görüntülerde ismi anons edilinceye kadar…
Gazeteciyiz…
“Toprak atmayın meleğime” diyen babalarla konuştuk.
“Çok canı yanmıştır benim kızımın” diyen anneleri yazdık.
‘Başka erkek eli değmesin’ diye tabut taşıyan kadınları çektik. Yine de insanız işte…
Benim izleyemediğim, sosyal medyanın ‘hassas içerik’ olarak nitelendirdiği, beş yaşındaki kız çocuğunun canlı canlı izlediği olay…
Bu zat tutuklandı evet ama nasıl tutuklandı? İşin ‘sosyal medya baskısı’ yönü bile tek başına bir konferans konusu aslında.
Neyse teşekkürler Twitter!”
Demez mi olaydan sonra, “Çevredekiler beni darp etti, hepsinden şikayetçi olacağım…”
Bütün Türkiye senden şikayetçi, onu ne yapacağız!
Bunlar gördüklerimiz. Bir de görmediklerimiz var…
Doğru, şiddet endişe verici boyutlara ulaştı. Küreselleşmeye bağlı olarak iletişim araçlarının yaygınlaşması da bu olguyu daha görünür hale getirdi.
Rastgele yere çiçek bıraksak bir kadının mezarına denk gelecek kadar cana kıyıldı bu ülkede…
Bitmiyor, bitmez de… Yönetenler çözemez bu işi.
Siyaset üstü bir mesele bu çünkü…
Şiddetin bir hak arama yöntemi olarak kullanıldığı toplumda iletişim becerileri zayıf ve düşük benlik saygısına sahip insanların gösterdiği tavır ortada. Başka bir ifadeyle aşağılık kompleksi kendini ispatlama çabasına dönüyor. Bu ispatlama şekli ne yazık ki şiddete dönüşüyor.
Alkol ve uyuşturucuyu da üzerine ekleyin, olacağı bu…
Söylenecek çok söz var. Kınayalım, lanetleyelim, yürüyelim, cezalandıralım tamam da, ne hukuk bu işi çözebilir ne de sosyal paylaşım sitelerinde yakılan ağıtlar… Bu sorun, gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklemek gibi aslında… Yanlışı baştan yaparsak asla doğruyu bulamayız.
Merhamet meselesi bu…
Erkek evlat sahibi anne ve babalar! Evlenince düzelir diyerek dengesiz, huysuz, psikolojik sorunları olan evlatlarınızı sakın evlendirmeyin! Sizin eğitemediğinizi başkasının kızı hiç eğitemez. Kadınlar rehabilitasyon merkezi değil.
Kimse katil olarak dünyaya gelmez… Öfkesini kontrol edemeyen evlat sahibi olmak istemiyorsanız lütfen onları her istediği yerine getirilen, anında elde edebilme beklentisi ile büyüyen çocuklar olarak yetiştirmeyin.
Yanlış ebeveynler yanlış çocuklar yetiştirir. Bu da nesilden nesile geçer…
Çocuklarınıza merhameti öğretin. Kadına, ağaca, kediye, köpeğe, insana merhamet ne demek onu öğretin.
Okul, kariyer, para, falan hepsi sonra…
Sana gelince…
Keşke bu güzel isim, dünyaya geldiğinde kulağına fısıldanmasaydı…