Bana öyle geliyor ki, Güzel İzmir’i seviyoruz ama büyümesini, gelişmesi...
Bana öyle geliyor ki, Güzel İzmir’i seviyoruz ama büyümesini, gelişmesini pek de istemiyoruz.
Tarım ve sanayi kadar İzmir’in öne çıkması gereken değerlerinden biri de turizm.
Özellikle inanç turizmi.
Kemeraltı’nı geziyorsunuz, buram buram tarih kokuyor. Havralar, hanlar, camiler, tarihi çarşılar...
Karşıyaka’yı, Bornova’yı, Buca’yı geziyorsunuz, havralar, kiliseler...
Meryemana, Teos, Klaros, Agora ve daha niceleri...
Hıristiyanlık, Musevilik ve İslamiyet’in İzmir’de bulunan merkezlerine yerli ve yabancı turistlerin çekilmesi ve kentin turizm gelirlerinin artırılması gerekiyor.
Gerekiyor da, bu konuyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Destination İzmir Başkanı Bülent Tercan’ın dışında pek de elle tutulur bir hamle göremedim.
İnanç turizminin tüm ekonomik dinamikleri hayata geçirdiği söylüyor Tercan.
Şöyle diyor; “Deniz, kum ve güneş veya sağlık turizmi için gelenler daha çok otelde vakit geçiriyor. İnanç turizmi için gelenler ise daha çok yer ve mekan geziyor. Ulaşım aracından küçük işletmelere kadar hemen her kesime katkı sağlıyor. Suudi Arabistan, İsrail, Vatikan ve İtalya gibi ülkeler inanç turizmi sayesinde muazzam gelir elde ediyor. Ege Bölgesi ve İzmir de bu şansa sahip. Örneğin Ege Bölgesi'nde bulunan ‘7 Kilise’ bölgeye bir milyon fazla turist çekebilir. Meryem Ana'nın evi keza öyle. Bu değerlere sahip çıkıp geliştirmemiz lazım"
Katılmamak mümkün mü?
Kültür ve İnanç Turizmi Derneği Başkanı Levent Oral da ilginç bir tespitte bulunuyor. ‘Yurtdışında 7 Kilise'nin varlığını bilmeyenler var’ diyen Oral, "Yaptık, yine yaparız. İncil'in 27. bölümünde geçen 7 Kilise, Ege Bölgesi'nde. Ancak bu değerlerimizin tanıtımının daha fazla yapılması ve bu miraslara sahip çıkılması gerekiyor. Destination İzmir ile yapacağımız ortak çalışmaları bu nedenle çok önemsiyoruz. Kanada, Güney Amerika, Avustralya, Yeni Zelanda, Hong Kong gibi ülkeler önemli pazarlarımızı oluşturabilir. Ortak çalışmalarımıza İzmir'deki diğer turizm kuruluşlarının, mülki amirliklerin ve yerel yönetimlerin de katkı koymasını, ilgi göstermesini bekliyoruz" değerlendirmesi yaptı.
Buraya kadar her şey güzel.Güzel İzmir için proje üretenler başımızın tacı.
Ancak bu proje söylemlerinin eyleme geçebilmesi, kentin özellikle inanç turizminde atağa geçmesi gerikiyor.
Tabii bu da, parmakla sayılacak kadar kurum ve kuruluş ile değil, İzmir’in bütün dinamiklerinin bir araya gelip düğmeye basmasıyla mümkün olacak.