Her yıl 24 Kasım tarihinde kutlanan Öğretmenler Günü, 1981 yılında 24 Kasımın öğretmenler günü olarak TBMM’de kabul edilmesiyle kutlanmaya başlanmıştır.
Dünya Öğretmenler Günü” ise UNESCO ve ILO tarafından 1964 yılında kabul edilen “öğretmenlerin statüsüne ilişkin şart”ın anısına 1994 yılından bu yana her yıl 5 Ekim tarihinde kutlanmaktadır.
Neden 24 Kasım öğretmenler günü olarak kutlanıyor? bu tarihin Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün doğumunun 100. yılı olması ve yine Atatürk’ün “Millet Mektepleri’nin Başöğretmenliği”ni kabul ettiği tarih olmasıdır.
Öğretmenler günü olarak kutlanan 24 Kasım, kutlama mesajlarıyla geçiştirilmemelidir. Öğretmenlerin toplumdaki yerini güçlendirmek, Türkiye’de eğitimin önemini vurgulamak, eğitim öğretim sisteminin sorunlarının masaya yatırıldığı, eğitim konusunda geleceğin planlandığı, öğretmenlerin sorunlarının görüşüldüğü özel bir gün olmalıdır. Öğretmenler gününde, Nitelikli eğitim ve nitelikli öğretmenler için neler yapılabilir? sorusuna da cevap aranmalıdır.
Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerin ekonomik olarak geçim zorluğu içerisinde olmaları, işsiz öğretmenler, öğretmenlerin özlük hakları, eğitim-öğretiminde yaşanan sıkıntılar, okulların yaşam koşulları, özel okullarda asgari ücretle çalışan öğretmenlerin haklarının gasp edilmesi, ücretli öğretmenlik adı altında devletin ders karşılığı binlerce öğretmene asgari ücret bile verilmeden üç kuruşa çalıştırılması gibi öğretmenlerimizin temel sorunlarının çözüm yolları aranmalıdır.
Ülkemizde Milli Eğitim Bakanlığı’na (MEB) bağlı ilk ve ortaöğretim kurumlarında 2022-2023 eğitim öğretim yılında yaklaşık 19 milyon öğrenci ve 1 milyon 200 bin öğretmen bulunmaktaydı. Bugün sayının daha fazla olması muhtemeldir.
Eğer bu gün, okuyup yazabiliyorsak, öğrenebiliyorsak, araştırmalar yapabiliyorsak bunu öğretmenlerimize borçluyuz. Öğretmenler hayatımızın kılavuzları yani yol göstericileridir. Hayatımız boyunca onlar sayesinde yolumuzu daha iyi çizer ve yine onlar sayesinde öğrencilerimiz daha güzel yarınlara hazırlanırlar. Öğrencileri sevgiyi, saygıyı, ahlakı aşılamak binlerce öğrencinin yolunu aydınlatır, karanlık dünyasını aydınlığa boğar.
Bu fedakârlığı kendisi için değildir. Bir öğretmenin tek derdi öğrencilerini daha iyi yerlere ulaştırmaktır. Sadece bunun için çırpınır, bunun için çalışır. Sadece dersine girip çıkmak da vardır elbet. Ancak bu onu doyurmaz. Öğretmen, çok daha fazlasını yapması gerektiği bilincinde ve şevkindedir. Bu şevk, ona güç verir, daha çok didinmesini sağlar.
Bir öğrencinin öğretmenine vereceği en güzel hediye başarıdır. Bir öğretmen, öğrencisinin başarısından duyduğu zevki başka hiçbir şeyden duymaz. Yıllar geçse dahi, eski bir öğrencisini güzel yerlerde gören öğretmenin mutluluğu kadar hiçbir mutluluk büyük olamaz.
Bizim birde taşımalı sistem ile büyük ölçüde ortadan kaldırılmış olan köy öğretmenlerimiz vardı.
Köy öğretmenlerimiz sadece o köydeki öğrencilere değil, köylülere de çok büyük fayda sağlarlardı.
Mesela bizim ilkokul yıllarımızda öğretmenlerimiz bize el becerisini geliştirecek faaliyetler yaptırırlardı. Okulun çevresine dikilen çam ağaçlarını okuldaki öğrencilere paylaştırmış, ağaçların sulaması, gübrelemesi, çapalaması görevini öğrencilere vermişti. Amaç sahiplenme duygusunu geliştirmek ve sorumluluk bilincini aşılamak.
Bir köy öğretmeni için yaşam koşulları ne kadar zor olursa olsun, mesleğinden aldığı tat büyüktür.
"Çocuklarımıza vereceğimiz öğrenimin sınırı ne olursa olsun onlara esas olarak şunları öğreteceğiz; Türk Milletine, Türk Devletine, T.B.M.M., Düşman olanlarla mücadele; bu mücadelenin sebep ve vasıtaları ile donatılmayan millet için yaşama hakkı yoktur" diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, şehit öğretmenlerimizin ve tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutlarım.