Tarihi Kemeraltı Çarşımız İzmirimizin gözbebeği…
Dünyanın en büyük Açıkhava AVM’lerinden biri. Günümüzün moda deyimi ile “Tam Organik.”
Ama yıllardır, o şaşaalı günlerine dönemiyor. Her yağmurda sul...
Tarihi Kemeraltı Çarşımız İzmirimizin gözbebeği…
Dünyanın en büyük Açıkhava AVM’lerinden biri. Günümüzün moda deyimi ile “Tam Organik.”
Ama yıllardır, o şaşaalı günlerine dönemiyor. Her yağmurda sular altında kalıyor. Esnafı sıkıntılar çekiyor. Şöyle bir gezeyim dediğinizde, sokaklarında kendinizi kaybediyorsunuz.
Terkedilmiş, hanlar, hamamlarla dolu…
Ama sizlere sevindirici bir haber vereceğim. Artık öze dönüş başlamış. Bunu nereden öğrendik. Tarihi Kemeraltı adı altında kurulan TARKEM’den.
EBSO ve EGEV başkanlıklarından tanıdığımız Sayın Uğur Yüce’nin riyasetinde kamu-özel sektör işbirliği ile seneler önce kurulan TARKEM, epeyce yol almış. İzmirli gazeteciler olarak Yüce’nin konuğuyduk dün. Doyurucu bir brifing aldığımızı söyleyebilirim.
Sayın Yüce ve TARKEM’in genç dinamik Genel Müdürü Sayın Sergenç İneler, bizlere görsel bir sunum yaptılar. Dünyada örneği belki de hiç olmayan Tarihi Kemeraltı A.Ş.(TARKEM), yüzde 40’ı kamuda olan, ortaklar arasında Kültür ve Turizm Bakanlığı, İzmir Valiliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi, odalar ve derneklerle, yüzde 60’ı iş dünyasından önemli isimlerin, hatta Kemeraltı esnaflarının da yer aldığı birliktelik…
İyi ki, bu toplantıya iştirak etmişim. Hakikaten çok bilgilendim. Zira, adını sıkça duyduğumuz bu kuruluş üzerinden bir sürü spekülasyonlar yapılıyordu. Zenginlerin TARKEM vasıtası ile Kemeraltı’nda eski binaları satın aldıkları, arsa kapattıkları ve daha sonra buraları yıkarak AVM’ler yapacakları iddia ediliyordu…
Meğerse öyle olmadığını Sayın Uğur Yüce son derece açıklıkla bizlere anlattı. Yüce, tarihi çarşıda terkedilmiş mekanları satmak isteyen sahiplerini, “Aman satmayın. Biz size destek verelim. Buraları aslına uygun yenileyelim ki, cazibe merkezi haline gelsin, siz de kazanın” diyerek ikna ettiklerini söyledi.
Genel Müdür Sergenç İneler ise TARKEM’in Kemeraltı’nda neler yaptığını, yapmaya çalıştığını ve ileriye dönük projeleri ise görsel sunumla aktardı. O an gözümde öyle bir Kemeraltı canlandı ki, ne siz sorun ne ben söyleyeyim…
Tabi bu girişimler, sadece Kemeraltı Çarşısı’nı kapsamıyor. Konak’ta denizden başlayıp, çarşıyı, Kestelli’yi, Tilkili’ği, Basmane’yi ve nihayetinde Agora ile birlikte Kadifekale’ye tırmanıyor… Hatta Damlacık bile bu çalışmaların içerisine dahil edilmiş halde…
Onlarca han, hamam, tarihi oteller, cami ve havralardan oluşan ibadethaneler, bir kısmı restore edilmiş, bir kısmı da restore edilerek yaşama kazandırılacak. İşte o zaman Kemeraltı, Kemeraltı olacak…
Belki şimdilerde bu anlatılanları, tarihi çarşıya girdiğimizde göremiyoruz, ama çok uzak değil 2-3 yıl içerisinde değişimi yaşayacağımızdan eminim… En azından ümit ediyorum…
Eh bu işin içerisinde, devlet varsa Kemeraltı’nın kalkınması başlamıştır. Üstyapı TARKEM tarafından ayağa kaldırılırken, altyapının da belediyelerimiz tarafından halli ile yakın gelecekte, cıvıl cıvıl bir Kemeraltı’na kavuşacağımız günler yakın.
Ben verdiği bilgiler için Sayın Yüce ve Genel Müdür İneler’e teşekkür ediyorum. Bu tür toplantılı bilgilendirmelerin sık sık yapılması ve gelişmelerin duyurulmasının yararlı olacağına inanıyorum.
İzmir Kemeraltısız, Kemeraltı İzmirsiz olmaz. Birlikte yaratacağımız bu cazibe merkezi ile eski günlerine dönecek olan Kemeraltı, belki de İzmir’in turizmde itici güçlerinden biri olacaktır. Elini taşın altına koyanlara sonsuz teşekkürler…