Biliyor musunuz?
Aile hekimliğinde yasal olan yıllık izninizi kullanabilmeniz için, aile hekimiyseniz yerinize bir aile hekiminin, hemşire iseniz yerinize bir hemşirenin vekalet etmesi gerekiyor. E...
Biliyor musunuz?
Aile hekimliğinde yasal olan yıllık izninizi kullanabilmeniz için, aile hekimiyseniz yerinize bir aile hekiminin, hemşire iseniz yerinize bir hemşirenin vekalet etmesi gerekiyor. Eğer yerinize bakacak hekim ya da hemşire yok ise yıllık izin aldığınızda maaşınızdan kesinti yapılıyor.
Nasıl olur demeyin. Baya da öyle oluyor.
Aile Hekimliği sisteminde her aile hekimiyle birlikte görev yapan hemşire arkadaşlarımız var.
Hemşire arkadaşlarımızın görevi aile hekimliği sisteminde hemşirelik görevlerini yerine getirmek.
Aile hekimliği sistemine geçiş yapıldığı 2007’li yıllarda sistem içerisinde görev yapan hekim ve hemşire arkadaşlarımızın ücretleri ekonomik olarak çok daha yüksekti. Ancak her geçen yıl, ücretlerin erimesi ve alım gücünün düşmesiyle birlikte ise, aile hekimliği sistemine geçmek isteyen doktor ve hemşire sayısında azalma meydana geldi.
Özellikle aile hekimliğinde çalışmak isteyen hemşirelerimizin sayısı her geçen gün azaldı ve bu gün pek çok aile hekimimizin maalesef hemşiresi yok.
Peki, hemşiresi olmayan aile hekimliğinde işler nasıl yürüyor diye sorarsanız, cevaplayalım. Hemşiresi olmayan aile hekiminin hemşirelik işlerini, bir başka aile hekiminin hemşiresi bakıyor. Daha doğrusu sistem gereği bakmak zorunda kalıyor.
Nasıl yani demeyin. Sistem böyle. Peki, ne kadar ücret alıyor derseniz? Tabi ki iki aile hekiminin hemşirelik işlerine bakan hemşire arkadaşımıza iki hemşire ücreti ödenmiyor. Kendi görevi dışındaki diğer aile hekiminin işleri için, aile hekimine kayıtlı hasta sayısına göre 400 ile bin lira arasında ek ücret alıyor. Yani özetle, devlet, Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı eliyle bir ay boyunca 400 lira ile bin lira arasında hemşire çalıştırıyor.
Sistem bir aile hekimliği birimine bir hekim bir hemşire şeklindeyse neden aile hekimliği birimlerine hemşire verilmiyor. Maliye Bakanlığı aile hekimliklerinde çalıştırılmak üzere pekala kadro verebilir. Sağlık Bakanlığı da iş bekleyen binlerce hemşireye iş vermiş olur. Ancak olmuyor neden? Çünkü 400 lira ile bin lira arasında hemşire çalıştırmak varken neden yeni kadro verilsin ki?
Tabi Aile hekimi ve hemşirelerimizin sıkıntısı sadece izne ayrılan mesai arkadaşının yerine düşük ücretle zoraki bakmasından ibaret değil. Sistemde çalışan hekim ve hemşirelerin her geçen gün artan iş yükünü de unutmamak gerek.
Teknoloji çağında aile hekimliği sisteminden yani bilgisayardan çekilebilecek olan aylık çalışma verilerinin, kağıda yazılı evrak üzerinden tekrar istenmesi. Her ay yaklaşık 16-17 çalışma formunun hemşireler tarafından doldurularak ilçe sağlık müdürlüklerine verilmesi de iş yükünü artıran bir başka sebep.
Aşılama hizmetinin hızla devam ettiği bu günlerde, hemşiresi olmayan aile hekimliği birimlerimizde, aşılama hizmetini yapan hemşirelerimize ücret ödenmemesi de yine ayrı bir haksızlık.
İş yükü altında ezilen, aile hekim ve hemşirelerine bir yükte sözleşme ödeme yönetmeliğiyle geldi. Konuyla ilgili iş bırakma eylemleri de yapan aile hekim ve hemşirelerinden yaklaşık beş bin kişi meslekten istifa edeceğini de beyan etmiş durumda. İstifa edecek olan aile hekimlerinin istifalarının AHEF (aile hekimleri dernekleri federasyonu) tarafından 11 Eylül tarihinde Sağlık Bakanlığına sunulacağı yönünde de bilgiler gelmekte.
Elbette günün şartlarına göre sistemler değişebilir. Ancak sistemler değişirken devletin, milletin ve çalışanların menfaatlerinin gözetilmesi gerekir.