İzmir’in çöp meselesi en az Körfez meselesi kadar önemli. Bu köşeden de çok yazdık çizdik. “Gelin inat etmeyin, şu katı atık bertaraf tesisini Sasalı tarafına kurun” dedik. “Bakın daha çiçeği burnunda büyükşehir olan Manisa bile çöp fabrikasını kurdu da İzmir’den atık alıp işliyor” diye de ekledik. Ama şu ana kadar dinletemedik.

Sevgili Başkanımız Aziz Kocaoğlu inat etti, önce Torbalı Taşkesik’i adres gösterdi. Köylüler arbede çıkarınca da vazgeçiverdi. Yönünü Karşıyaka Yamanlar’a çevirdi. Güzelim ormanların ortasına, Karagöl gibi bir doğal güzelliğin yakınına çöplük kurmak istedi. Önce kendi partisinin Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak karşı çıktı. Başkan Yardımcısı Hüseyin Çalışkan da devreye girince o iş olmadı. Yamanlar kurtuldu.

Aziz Bey, İzmirli’nin sinir uçlarıyla oynamaya devam etti. Üçüncü adresi tarım üssü Menderes olarak belirledi. Açıkladığında yer yerinden oynadı. Seraları, mandalinlikleri ile ünlü ilçede yaşayanlar isyan etti. Bahçelerin bağların arasına çöp tesisi mi kurulurdu. Hem İzmir’in içme suyunu temin eden ve korunması gereken koskoca bir Tahtalı Baraj Havzası vardı. O da olmadı. Aziz Bey bir daha aday yapılmadı. Ondan sonra koltuğa oturan Tunç Soyer, çöp meselesini çözmek yerine beklemeyi tercih etti.

Velhasıl, İzmir’in 9 metropol ilçesinin çöpleri Çiğli’de Harmandalı Çöplüğüne dökülmeye devam ediyor. 80’li yıllardan beri çöp deponi alanı olarak kullanılan Harmandalı, bugünlerde parlamaya hazır bir bombadan farksız. Yöre halkının mahkemeye gitmesi ile çöp dökümü yasaklanmış olmasına rağmen yasadışı döküm sürüyor. Harmandalı halkı isyanlarda, her hafta sonu eylem yapıyor. Ama dinleyen kim.

Son olarak, o bölgede ikamet eden, çok yakından tanıdığım arkadaşım Çiğli Belediyesi Meclis Üyesi Mürşit Avcı konuyu dile getirdi. “Harmandalı’da faciaya ramak kaldı” diyen Avcı, başta Büyükşehir olmak üzere Çiğli Belediyesi’nin başkanlarının irade göstererek bu büyük sorunu ortadan kaldırmalarını istedi. Bence bunu kimse siyaset olarak algılamamalı. AK Partilisi de, CHP’lisi de MHP’lisi de bu işe sahip çıkmalı. Harmandalı, İstanbul Ümraniye olmadan, kimsenin canı yanmadan döküme kapatılmalı.

Bu konuda sevindirici haber, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’dan geldi. İzmir için çabalayıp duran, ilçe ilçe İzmir’i gezen Başkan Tugay, atıkların geri dönüşümü ile ilgili bir çalışmayı yakında başlatacaklarını ifade ederek, “Dünyaya baktığımızda insanların evlerinde çöpleri ayrıştırdığını ve ayrı ayrı toplandığını görüyoruz. Bu konuyu yakında, belki 1 ay içinde İzmir'de uygulanır hale getireceğiz. Farklı renk poşetler dağıtacağız, üzerinde barkodlar olacak. Bunları evlerden ayrı sistemle toplayacağız. Hiç geri dönüştürülmeyen çöp kalmasın diye hayal ediyoruz. Bu şekilde İzmir'de yapılabilecek en güzel işlerden birini yapmış ve Türkiye'ye örnek olmuş olacağız” dedi.

Cemil Başkan, eğer bunu başarabilirse İzmir’e en büyük iyiliği yapmış olur ki, bu daha işin başlangıcıdır. Bunun ardından ikinci merhale İzmir’e dev bir Katı Atık Bertaraf Tesisi kazandırmaktır. Bu iş için de öyle Torbalı’ya, Menderes’e girmeye, olmayacak duaya amin deyip Yamanlar’a çıkmaya gerek yok. İşte size Sasalı’daki Çiğli Atık Su Arıtma Tesisleri’nin yanı başındaki uçsuz bucaksız çorak alanlar. Yapın oraya tesisi kaldırın ortadan çöp meselesini.

Öyle fazla araştırmaya falan da gerek yok. Gidin Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin Muradiye sınırlarındaki Uzunburun Mevkii’ne kurduğu tesisi inceleyin. Alın onun benzerini yapın Sasalı’ya, çevre ilçelere de uydu çöp tesislerini kurun. Çıkarın artık çöp meselesini İzmir’in gündeminden. 21.yüzyılın ikinci çeyreğine girerken, yapay zeka dünyayı ele geçirmeye hazırlanırken, bizim hala çer-çöple uğraşmamız biraz ayıp olmuyor mu?