Hayat böyle bir şey işte. 'Ne gereği var İzmir'i sel götürdü, sırası mı bunun', 'Alt yapı mükemmel olsa yine de bu felaket yaşanırdı', 'Hayat devam ediyor, herkesin umuda ihtiyacı var', 'Belediyecilik böyle bir şey işte iyi günde kötü günde', 'Çocukları mağdur etmenin hiç anlamı yok', 'Ulusal yas gününde göbek atmak değil ki bu'. Diyenler olacaktır, olur da olmalıdır da. Hizmet sektörü böyledir. Hoş bu yazı da siyasi bir siyasi değildir. Başkanım Tunç Soyer'i övmek veya yermek benim işim değil. Seferihisar günlerinden tanırım, severim, takdir ederim. Hayranı değilim ama soğukluk da yok. Sonuçta başkanımızdır. Oyum da benimdir. Kimsenin tekelinde değildir. Bu sayfa da yeri değil. İş spor olunca, spora hizmet olunca, başımın üstünde herkesin yeri var. Çalış da, emek ver de adil ol da. Canımı ye. İzmir Büyükşehir Belediye başkanımız, İzmir ASKF'nin de katkılarıyla, maddi manevi destek programı düzenledi. Celal Atik Spor Salonu hayli coşkuluydu, çocuklar, evlatlar. Cıvıl cıvıl. Birini bile kötülüklerden, yanlış yoldan çeksek, korusak. Bu yeter, gerisi de teferruat. Sporla maddeyi de cebi de yeneriz, spor yeter.

KADIN VARSA HAYAT VAR

İzmir ASKF yönetimi olarak oradaydık. Başkanım Efkan Muhtar, çocuklardan daha mutlu, sevinçliydi. Kolay değil, maddi manevi desteği kapmak. Hele ki bu zamanda. İnat etti, amatörün evini de açtı. Yok ondan mutlusu. Eleştiriler olacaktır. Gazeteci Fatih Şendil kardeşim haber yaptı, olabilir, yazılabilir. Aklı vermek haddim değil, işini garanti altına al, herkese güvenme. Resmiyet her zaman iyidir, kayıt her zaman olmalıdır Efkan başkanım. Güvenmesem zaten, yönetiminize gelmezdim. Bu böyle biline. Zamanının çok iyi futbolcusu, Fenerbahçe'de de forma giyen İzmirspor'dan yetişen Ertunç Özmusullu kardeşim, görev yaptığı salonunun kapısında karşıladı, sarıldık. Dostları gördüm, birçoğunu yıllardır görmüyordum. Kulüplerden, futbolculardan, hakemlerden, hakem yönetiminden. Hepsinin adını yazmaya kalksam, sığmaz. Kadri Yatkın, Dr.Şaban Acarbay, Dr.Raci Köprülü başkanlarım, Hamdi Kutval ile Engin Kurt hocalarım, İl Temsilcisi Selçuk Ergeldi kardeşim ve de TFF İzmir Ege Büro Müdürü Sevgi Koçak Özdemir hanımefendi. Tüm asaletiyle törene renk kattı. Takipteyim, güzel işler yapıyor. İnsanlara karşı soğuk değil. Mesafeli ama insanca, kadınca, olması gerektiği gibi. Hakkını veriyor. Her alanda, koltuğunu pek seven, biz neler gördük, protokol bazlı sadece. Halktan, günlük yaşamdan kopuk. Başarılar Sevgi Hanım, yolunuz açık olsun. Kadın olan yer de çocuklar da mutlu olur, her yerde aslında. Çocukları seveni, sevindireni ben de severim. Salona şöyle bir bakınca. Anne babası ailesi yok edilen, canı yakılan, kıyılan, katledilen, kanlar içindeki, yaralı, ağlatılan minikler, bebekler, çocuklar geldi gözümün önüne. Kahrolsun çocuklara kıyan alçaklar, yaşasın insana, çocuğa, kadına, yaşlıya değer verenler. Zulüm bitsin, spor olsun. Filistinli çocukların, İzmirliler gibi güldüğünü, koştuğunu görmek en büyük arzum. İnsanız biz. Çocuk varsa, insanlık varsa, adalet varsa, spor varsa, varım. Yoksa bana müsaade, bilmem anlatabildi mi ? Salı günü tekrar buluşma umuduyla, kalın sağlıcakla...