Ziraat Türkiye Kupası’nda oynanan Galatasaray – Denizlispor karşılaşması önceki gün bitti ama yankısı daha epey devam edecek gibi gözüküyor. TFF 1. Lig’in dibinde yer alan ve gerek aldığı sonuçlarla g...
Ziraat Türkiye Kupası’nda oynanan Galatasaray – Denizlispor karşılaşması önceki gün bitti ama yankısı daha epey devam edecek gibi gözüküyor. TFF 1. Lig’in dibinde yer alan ve gerek aldığı sonuçlarla gerekse oyuncu sakatlıklarıyla zor günler geçiren Denizlispor’un Galatasaray’ı elemesi gerçekten büyük iş. Oynanan oyunu, sahada yaşananları da düşünürsek, uzun yıllar 28 Aralık 2021 gecesi unutulmayacak. Galatasaray, taraftarı tarafından Türkiye’nin en büyük spor kulübü olarak lanse ediliyor. Subjektif bir yaklaşım olduğu için bana göre diyemem elbette. Şu gerçeği kabullenirim, aldığı sonuçlar nezdinde Türkiye’nin en başarılı spor kulübü Galatasaray’dır. Camia olarak da en büyüklerden biridir. Söz konusu büyüklüğü taşıyacak futbolculara geldiğimizde, maalesef Galatasaray’da oynayan bazı oyuncular, geldikleri daha kısıtlı camiaların kodlarından kopamamışlar. Galatasaray dünyanın en önemli maçında dahi son dakikalara önde girdiğinde zaman geçirmeye oynamaz, oynayamaz. Aynı şeyi diğer büyük kulüplerimiz için de söylüyorum.
CAMİAYA YAKIŞMIYOR
Rakibinden her anlamda daha iyi şartlara sahip olan Galatasaray’ın, skor 3-2 devam ederken zaman geçirmek için yaptığı hareketler, sakatlanmayan oyuncuların yerden kalkmak için dakikalarca beklemeleri bir sporsever olarak beni hiç mutlu etmedi. Özellikle geçtiğimiz sezon başında Göztepe’den transfer edilen Alpaslan Öztürk’ün yaptıkları... İlk gördüğü sarı kartta sportmenlik dışı hareketleri sadece Galatasaray’a değil, hiçbir spor kulübüne yakışmıyordu. Dahası, karşılaşmanın 90 dakikasının uzatmalarında gördüğü kartla ihraç edildikten sonra oyun alanını terketmesi yaklaşık 2 dakika sürdü. Devamında İsmail Çipe’nin sadece yere düşmesi sonucu 1 dakikaya yakın yerde sakatlık yaşaması... Peki ne oldu, Galatasaray 90+9’un ilk saniyesinde kalesinde golü gördü ve sonun fitili ateşlendi. Fatih Terim bu yaşananlar için ne dedi: “Galatasaray’a zarar verme ihtimali olan her şeyin önüne geçerim. Maçlar kaybediliyor. Bu sürprizler de oluyor. Hakeme tek şey soracağım. Çünkü bedelini ödemeyen tek kesim onlar. 4 tane daha korner olsaydı attıracak mıydı?” Hocam kendi oyuncun top sahada oynanmasın diye her şeyi yaparken “Aman Galatasaray yenilebilir, oynanmayan süreyi oynatmayalım” mı diyeceklerdi? Küfür ettiğiniz anlar kameraya yansımasın diye maske takarak buz kovasına oturmanız takım dinamiklerini daha çok bozuyor. Camiaya yakışmayan futbolcuların arkasında durmak da size yakışmıyor. Ne lig, ne kupa elde var Avrupa...