İlk 6 hafta sonunda ligin durumuna baktığımızda 1. Lig'in en büyük düşme adayları maalesef Denizlispor, Yeni Malatyaspor, Gençlerbirliği ve Altınordu'ydu. Altınordu özelinde konuşursak, 3 mağlubiyet v...
İlk 6 hafta sonunda ligin durumuna baktığımızda 1. Lig'in en büyük düşme adayları maalesef Denizlispor, Yeni Malatyaspor, Gençlerbirliği ve Altınordu'ydu. Altınordu özelinde konuşursak, 3 mağlubiyet ve 3 beraberlik alarak Hüseyin Eroğlu sonrası ciddi bir düşüş yaşandığını düşünmüştük. Yıllardır süregelen yetiştirici ama yarışmacı olmayan kulüp yönetiminin bir tezahürü olarak artık lig seviyesinin altına düşmesi çok olayandı İzmir ekibinin. Bununla birlikte son 2 sezonda özellikle, altyapıdan yetişen oyuncular A Takım'ın ciddi birer parçası olamamıştı... Ancak Seyit Mehmet Özkan'ın sihirli dokunuşu mu desek, neşteri mi desek, 3 maçta 3 galibiyeti getirdi. Altınordu bir anda düşme potasının üstüne kendini attı. Önümüzdeki hafta İzmir'de Yeni Malatyaspor'u konuk edecekler. Ligin zor günler geçiren, transfer yasağı ve teknik direktör değişikliği nedeniyle hala hiçbir şeyi tam oturmamış Malatya ekibi karşısında galibiyet alabilecek olan Altınordu kendisini bir anda Play-Off hattında bulabilir. İşte o zaman beklentiler de artacaktır. Umarım bu durum futbolcular üstünde olumlu sonuç verir. Elbette diğer maçlarında üst süte galibiyet alması zor olacak ancak en azından yenilmeyip birer puan bile olsa hanesine yazdırması Altınordu'nun futbolunda pozitif etki gösterecektir. Bir de Dünya Kupası arasına kayıpsız girme ihtimalini düşünelim: Lig arasındaki transfer döneminde takıma yapılacak doğru takviyelerle Altınordu'yu durdurmaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu demek değil ki Süper Lig'e yükselme başarısı göstermesi beklenecek ancak ne olursa olsun bu takım sezonu ilk 8 takım arasında bitirecek potansiyele her zaman sahiptir. Başlıkta da dediğim gibi, Altınordu sol kulvardan kaptırdı, kimsenin beklemediği anda atağını yaptı ve olması gereken yere doğru gidiyor, tutabilene aşkolsun...
MARKO PAŞA OLEY...
Altay her maçtan bir şekilde puan çıkarmayı beceriyor ancak 10 maçta atılan 6 gol kafaları karıştıran bir durum. Transfer yasağı, yaşlı oyuncular derken çok fazla bir şey beklemek haksızlık olacaktır ama ligdeki diğer takımlarla karşılaştırınca, Süper Lig'de oynayan kadrodan isimlerin hala yer alması, Kutay gibi gençlerin bence çok iyi performans göstermesi derken en azından takımın gol yollarında bu kadar çok problem yaşaması bana doğru gelmiyor. Oynadığı dönemde ligin en iyi forvetlerinden biri olan Sinan Kaloğlu'nun çalıştırdığı takımın hücumda bu denli az varyasyon denemesi gelecek haftalarda takımın kolaylıkla kazanabileceği maçlarda daha büyük sorunlar yaşayabileceğinin bir göstergesi. 6 golün üçü Marko Paşa'dan gelmiş, efsanesi olduğu kulübe bu denli katma değer sağlayan oyuncu liglerimizde zor bulunur. Kabul edelim ki yüz yılı aşkın süredir faal olan Altay Spor Kulübü'nün efsanelerinden biri de Marco Paixao'dur. Yaşı kaç olursa olsun attığı gollerle takımını sırtıladı.