Manisa'daki Marmara Gölü, doğal ve kültürel değeri yüksek bir sulak alan olarak Türkiye'nin biyolojik çeşitliliğine önemli katkılar sunmaktadır. Yıllar boyunca bölge ekosisteminin can damarı olan göl, su kaynağı olarak tarım ve hayvancılık için de kritik bir rol oynuyor. Ancak son yıllarda iklim değişikliği, yanlış su yönetimi, azalan yağış ve kuraklık gibi faktörler, gölü hızla kurutmuş ve ekosistemi tehdidi hale getirdi.

Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, Marmara Gölü'nün tekrar hayata kazandırılması için sürekli olarak çağrıda bulunuyor. İşte Marmara Gölü'nün tekrar doğal hale getirilmesi için atılması gereken adımlar ve olası çözüm önerileri:

Marmara Gölü'nün kuruma sebeplerinden biri, akarsu büyüklüğü ve gölü besleyen su yollarının yönlendirilmesi sulama ile su tüketiminin azaltılmasıdır. Bu nedenle, göle su sağlayan nehirlerin su yönetiminin yeniden düzenlenmesi ve yönetimde kullanılan su miktarının dengelenmesi gerekmektedir. Gerektiğinde, gölü besleyen ana akarsuların su miktarını artıracak önlemler alınmalı ve gölün su seviyesi düzenli olarak izlenmelidir.

Artan kuraklık, yalnızca Marmara Gölü'nü değil, ülkenin birçok sularının olumsuz etkileri vardır. Cem Yalvaç'ın önerileri, su kaynaklarını daha verimli kullanmak için su tasarrufunu teşvik eden modern yönetim yöntemlerine geçiş yapılması, yerel yönetimlerle düzenli bir strateji belirlenmelidir. Damlama sulama ve yağmurlama sonuçlarının teşviki, çiftçilere eğitimler verilmeli ve bu yöntemlerin yaygınlaştırılması, göl ve parasal güvenceyle sürdürülebilir hale getirilmesi için önemli bir adımdır.

Su kayıplarını en aza indirmek ve ekosistemi bağlamak amacıyla göl çevresinde yeniden ağaçlandırma çalışmaları yapılmalıdır. Ağaçlandırma, yalnızca suyun buharlaşmasını engellemeyle ilgili açıklamalarla aynı zamanda çevresel ekolojik sağlığı da imkân vermektedir. Marmara Gölü, özellikle kuş türleri açısından önemli bir yaşam alanıdır. Bu nedenle sızıntı koruma projeleri, yerel halkın ve sivil toplumların sürdürülmesi ile desteklenmeli; Sürdürülebilir turizm ve doğal yaşam koruma programları oluşturulmalıdır. Bu süreçte, halkın bütçesini artırmak ve göl çevresinde yaşayan canlıların korunmasına katkıda bulunmak amacıyla düzenli olarak bilgilendirme yapılmalıdır.

Cem Yalvaç'ın işaret ettiği gibi, Marmara Gölü'nün kurtarılması için yerel yönetimlerin iş birliği yapılması ve ortak hedeflerin belirlenmesi gerekiyor. Manisa ilinde bulunan Marmara Gölü'nün korunması için devlet, belediyeler, tarım odaları ve sivil toplum örgütleri arasında koordinasyon sağlanmalı ve onun kesimin bu çabaya katılması teşvik edilmelidir.

İklim değişimi ve su çıkışlarının gerçekleştirilmesi, alternatif su kaynakları araştırılmalı ve kayıtlı yapay göletler veya su rezervleri oluşturularak göle su akışı sağlanmalıdır. Özellikle yaz aylarında kuruma riskini azaltmak için bu tür ana sistemler mevcuttur. Bu potansiyel, alternatif su kaynakları geliştirilerek gölü yeniden besleyecek bir yapı oluşturulabilir.

Cem Yalvaç'ın Marmara Gölü için yaptığı çağrı, bölgesel geleceğe yönelik büyük önem veriyor. Marmara Gölü'nü eski haline getirmek, bölgedeki ekosistemi koruyarak hem doğal yaşamın sürdürülebilir hem de yerel halkın geçim kaynaklarının güvence altına alınması demektir. Bu amaçla, yerel yönetimler, çiftçiler, çevre ülkeleri ve halkın desteğiyle atılacak adımlar, Marmara Gölü'nü yeniden yaşanacak hale getirecektir.