Hayatın karmaşası içinde kaybolup giderken, kendimize sormayı ihmal ettiğimiz belki de en önemli soru şu olabilir: "İyi misin?" Bu soru, bizi derin bir içsel yolculuğa çıkmaya davet ediyor. Günün telaşında, adım adım ilerlerken ve sorumluluklarımızı yerine getirirken, kendi ruhumuzu ve duygularımızı dinlemek, bizi gerçekten nasıl hissettiğimizi anlamamızı sağlayan bu soruyu ne kadar az soruyoruz kendimize, değil mi?

İyi olup olmadığımızı anlamanın yolu, içsel dünyamızı keşfetmekten geçiyor. Stresin bizi nasıl etkilediğini fark etmek, neşenin kaynağını bulmak veya endişelerimizle nasıl başa çıkabileceğimizi öğrenmek için zaman ayırmak o kadar önemli ki… Bu süreç, kendimizi ve duygusal ihtiyaçlarımızı tanımamızı sağlıyor ve tabii ki de harekete geçmemizi!

İçsel yolculuğumuz, bazen sessizlikte bir yürüyüş yaparak, bazen günlük hayatın rutininden uzaklaşıp birkaç dakika meditasyon yaparak başlıyor. Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi aslında; kendimize zaman ayırarak… Bu anlar, zihnimizi temizliyor ve kalbimizin her bir odacığını tek tek açıyor. Belki de bir günbatımını izlerken veya sevdiklerimizle birlikte olmanın huzurunu yaşarken, içsel dinginliğimizi buluyoruz ancak en çok da o malum soruyu ‘İyi misin?’ sorusunu sorup cevaplarını bulduğumuzda açıyoruz yelkenlerimizi.

Kendimizi iyi hissetmek en başta hayatımızın kalitesini artırır. Kendi ihtiyaçlarımıza zaman ayırmak, sadece bireysel mutluluğumuzu değil, çevremize de olumlu bir enerji yayar. İyi hissetmek, sadece bedensel sağlıkla değil, ruhsal dengemizi korumakla da ilgilidir. Bu içsel yolculukta karşılaştığımız her duygu, bizi daha da derinlere çeker ve kendimizi daha iyi anlamamızı sağlar. Belki de bazı günler kendimizi coşku içinde buluruz, bazı günler hüzünle dolu olabiliriz. Her duygu, bizim insan olduğumuzun bir kanıtıdır ve hepsini kabul etmek, bizi daha da güçlü kılar.

ZİHİNSEL-DUYGUSAL

İyi olmak, günlük hayatın koşturmacası içinde hele de bu devirde bazen ihmal ettiğimiz bir kavram. Hayatın getirdiği sorumluluklar arasında kendi duygusal ve ruhsal sağlığımıza zaman ayırmak, aslında hem kendimiz hem çevremiz için önemli bir sorumluluk. Ancak iyi olmak, zihinsel ve duygusal refahımıza önem vermekle başlar. Düzenli olarak meditasyon yapmak veya derin nefes alarak stresi azaltmak, zihnimizi sakinleştirir ve içsel dinginliği artırabilir. Bu pratikler, günlük hayatın stresinden arınmamıza yardımcı olabilir. İlişkiler de içsel huzurumuz için kritik bir rol oynar. Sevdiklerimizle zaman geçirmek, duygusal bağlarımızı güçlendirir ve bizi destekleyici bir topluluk içinde hissetmemizi sağlar. Paylaşılan anılar ve güçlü ilişkiler, zor zamanlarda bize moral ve destek verir. İyi olmak, kendi iç sesimizi dinlemekle başlar. Bir adım geri çekilip, kendi hayatımızın yönetmeni olmak için gerekli adımları atmak gerekir. Bu, kendimize ve çevremize karşı olan sorumluluğumuzun bir ifadesidir. Kendi iç yolculuğumuzda, kendimize sorduğumuz bu basit ama güçlü soru, hayatımızı anlamlandırmanın temel taşlarından biridir. Şimdi kendinize sorun bakalım: İyi misin?