Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bakanlık binasındaki tuvaletlerin "24 milyon lira harcanarak yenileneceği" haberlerine yanıt verdi. Dikmen'deki 10 ayrı blokta 5 ay sürecek tadilatı, "zorunluluk" olarak açıklayan Bakan Şimşek, 24 milyon liralık harcamayı yalanlamadı, tuvaletlerin hizmet veremeyecek durumda olduğunu belirtti.
Tadilatların binaların ömrünü uzatarak verimlilik sağlayacağını kaydeden açıklama şöyle:
"Bakanlığımızın, bir yandan tasarruf tedbirlerini açıklarken bir yandan da Tasarruf Genelgesine uymadığı gibi gerçek dışı haberlerle algı oluşturmak istendiği görülmektedir. Bu çerçevede aşağıdaki açıklamanın yapılması zaruri olmuştur.
17 Mayıs 2024 tarihinde yayımlanan Tasarruf Tedbirleri konulu Cumhurbaşkanlığı Genelgesiyle tüm kamu kurumları kapsama alınmış, birçok alana ilişkin kurallar belirlenmiştir.
Genelgenin uygulanması konusunda kurumlarımız tarafından gerekli tedbirler alınmakta ve uygulama takip edilmektedir. Ayrıca Bakanlığımızca oluşturulan bilgi sistemlerine kurumlarca veri girişleri yapılmaktadır.
Genelgenin temel amacı kamuda verimliliği artırarak tasarruf sağlamaktır. Bu yaklaşımla kamuda deprem riski hariç yeni hizmet binası satın alınması, kiralanması ve yaptırılmasına izin verilmemektedir.
Ancak; mevcut binaların ekonomik ömrünü uzatacak bakım onarımların yapılmasının hizmetin devamı için gerekliliği malumdur ve verimlilik anlayışıyla uyumludur. Dolayısıyla binaların ömrünü uzatacak bakım- onarım tasarruf genelgesinin kapsamı dışındadır.
1985 yılında faaliyete geçen Bakanlığımızın Dikmen yerleşkesindeki tuvalet ve müştemilat tesisatların artık hizmet veremeyecek duruma gelmeleri nedeniyle bakım onarımın yapılması zorunlu hale gelmiştir. Bu tarz çarpıtma haberlerle, Tasarruf Genelgesi sabote edilmeye çalışılmaktadır. Ancak bilinmelidir ki Genelgenin uygulanması gerek kurumlarımızca gerekse Bakanlığımızca hassasiyetle takip edilmeye devam edilecektir. Kamuoyuna saygı ile duyurulur."
Haberin, rakamların tepki çekmesi çok normal. Çünkü geçim derdindeki vatandaşın gözü kulağı, devletin açıkladığı tasarruf tedbirlerinde. Yeni vergilerin bile gündeme geldiği bu günlerde, vatandaş devlet dairelerindeki harcamaların da aynı dikkat ve hassasiyetle kısıtlanmasını bekliyor. Kendisi kemer sıkarken, affedilen vergi borçlarını, uzun lüks araç konvoylarını, zamları izliyor.
Zorunlu harcamalar elbette anlayışla karşılanır; ancak israfı önlemek, vatandaşın da devlet yöneticilerinin israf etmeyeceğinden emin olması gerekiyor. Sanırım kilit nokta bu, işin zoru bu.
Unutmayalım, bu zor günleri devlet ve millet olarak karşı karşıya gelerek değil, tüm hassasiyetleri gözeterek omuz omuza aşabiliriz.
