Son yıllarda Türkiye'de önemli bir ivme kazanan kentsel dönüşüm çalışmaları, şehirlerimizi daha yaşanabilir hale getirmeyi amaçlayan önemli bir girişim. Tabii bunda ardı ardına yaşadığımız felaketlerin etkisi de çok büyük… Türkiye geçtiğimiz son 4 yılda çok büyük sınavlardan geçti, hala ilk günkü gibi acımız çok büyük… Yaralarımızı sarıp kusurlarımızı tedavi ederken, yerel yönetimlere önemli görevler ve sorumluluklar düşmekte. Kentsel dönüşüm, sadece binaların yıkılıp yeniden yapılmasından öte, şehirlerin altyapısını, sosyal donatı alanlarını ve kamusal alanlarını da kapsayan geniş bir kavram. Bu nedenle, yerel yönetimlerin bu süreçte aktif rol oynaması ve kentsel planlamaya entegre bir yaklaşım benimsemesi oldukça önemlidir.

Yerel yönetimlerin kentsel dönüşümdeki temel görevleri şunlardır:

Riskli alanların ve binaların tespiti: Yerel yönetimler, öncelikle riskli alanları ve binaları belirlemek ve bu alanlarda gerekli incelemeleri yapmak zorundadır.
Kentsel dönüşüm projelerinin planlanması ve onaylanması: Riskli alanlarda ve binalarda yapılacak kentsel dönüşüm projelerinin planlanması ve onaylanması yerel yönetimlerin sorumluluğundadır.

Vatandaşa bilgi verme ve katılımcılığı teşvik etme: Kentsel dönüşüm süreci boyunca vatandaşların bilgilendirilmesi ve sürece aktif katılımının sağlanması önemlidir. Yerel yönetimlere bu konuda önemli bir görev düşmektedir.

Uzman kadro ve kaynak tahsisi: Kentsel dönüşüm projelerinin etkin bir şekilde yürütülmesi için yerel yönetimlerin gerekli uzman kadroyu ve kaynakları tahsis etmesi gerekmektedir.

Peki, İzmir bu sürecin neresinde?

2023 yılında İzmir'de 3 bin 500'den fazla riskli bina yıkıldı. Bu sayı, 2022'ye kıyasla yüzde 20'lik bir artışı temsil etmektedir. Yıkılan binaların yerine, 2023 yılında 2.800'den fazla yeni bina inşa edildiği tahmin ediliyor. Biliyorsunuz bunda 30 Ekim 2020 depreminin etkisi de çok büyük… Acının merkez üssü Bayraklı’da özellikle bu çalışmalar geçen dönem bir hayli yoğundu. Baktığımızda geçen dönem kentsel dönüşüm projeleri açısından çok da aktif olduğu söylenemez. 

Gaziemir Aktepe-Emrez Mahalleleri Kentsel Dönüşüm ve Gelişim projesi: İzmir'in en büyük kentsel dönüşüm projesi olan bu projede, 122 hektarlık bir alanda yaklaşık 10 bin bağımsız birim inşa edilmesi ve ayrıca, yeşil alanlar, sosyal donatı alanları ve kamusal alanların da yer alması planlanıyor.
Uzundere Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi: Bu projede, Uzundere Havzası'nda bulunan riskli alanlarda yaklaşık 3 bin 500 bağımsız birim inşa edilecek. Projede ayrıca, yeni bir ticaret merkezi, spor kompleksi ve okul da yer alacak.

Örnekköy Kentsel Dönüşüm Projesi: Bu projede, Karşıyaka'da bulunan riskli alanlarda yaklaşık 1 bin 200 bağımsız birim inşa edilmesi planlanıyor.
Diğer önemli projelere değinecek olursak; Ballıkuyu, Kadifekale, Ege Mahallesi, Güzeltepe Kentsel Dönüşüm projeleri de kentte öne çıkan ve tamamen çözülmeyi bekleyen başlıklardan… Tabii daha adı bile anılmasa da çözülmesi gereken pek çoğu da var… 

Kentsel dönüşüm, Türkiye'nin şehirleşme sürecinde önemli bir yere sahip. Yerel yönetimlerin bu süreçte aktif rol oynaması ve kentsel planlamaya entegre bir yaklaşım benimsemesi, şehirlerimizin daha yaşanabilir ve sürdürülebilir hale gelmesi için oldukça önemli. Son yıllarda yerel yönetimlerin bu alandaki çabaları ve yatırımları sevindirici bir gelişme. Bu çabaların artarak devam etmesi ve kentsel dönüşüm projelerinin tüm vatandaşların katılımıyla ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi dileğiyle…