Ne var ki, insanlarımızın büyük ilgi ve katılımıyla atıkların kaynağında ayrılmasına öncülük eden projenin, bütünüyle göstermelik olduğu, ayrı ayrı atılan tüm çöplerin, Ovacık’taki bahsettiğimiz illegal depolama sahasına götürülerek aynı yerde depolandığı ve yakılarak imha edildiği ortaya çıktı. Oysa o yıllardan bu yana, tüm İzmir ilin ilçeleri ile beraber tamamında kaynağında ayrıştırma ve dönüşüm ilkelerinin çoktan hayata geçirilmesi, bunun için somut adımların atılması gerekiyordu. Tüm atıkların ilkel depolama sahasında birbirine karıştırılarak yakıldığı ortaya çıktığı anda, kaynağında ayrıştırmaya dayalı çöp konteynerleri mahallelerden toplandı ve yerine eski tip, karışık çöp atma sistemi geri getirildi. 2014 yılında Büyükşehir yasası kapsamında İzmir ili Büyükşehir olunca, 30 ilçenin çöp yönetimi de büyükşehre bağlandı. Bu aşamadan sonra zaten kangren haline gelmiş olan Harmandalı ilkel çöp depolama sahası, günümüzde nükleer bir bombaya eş değer bir tehdit halini almıştır. 30 ilçenin evsel atıkları çeşitli aktarma istasyonlarından Harmandalı depolama sahasına getirilmektedir. Çeşme, Karaburun, Urla, Güzelbahçe ve Seferihisar’ı içine alan yarımadanın geçici aktarma istasyonu Seferihisar Yelki’de bulunmaktadır. Yelki’de yarımadanın çöpleri toplanır ve oradan yine Harmandalı depolama sahasına gönderilir. 

SON 10 YILDA

Çevre yasaları, son 10 yıl içerisinde çöp ve atık konularında çok sayıda yönetmelik getirmiştir. Çevresel etkiler değerlendirme denilen ÇED yönetmeliği, atıkların nerede depolanabileceği, nerede dönüşüm tesisi kurulabileceği hakkındaki yönetmeliktir. Çöplerin atıkların dönüşümü, hammadde halinde yeniden kullanıma veya kaynağa gönderilmesi, veya yakılabilir olanların yakılarak imhası, ve hatta yakılarak enerji üretimi için çok sayıda yönetmelik ve mevzuat bulunmaktadır. Kabaca yasalar bu konularda il ve ilçe belediyelerine yetki sorumluluk ve bunları yerine getirmek üzere kaynak sağlamaktadır. Su faturaları içinde yer alan Belediyelerin topladığı Atık Bedeli’nin amaçları şöyle sıralanabilir. Atıkları toplamak, dönüştürüleceği sistemleri ve tesisleri kurmak, dönüştürdüğü hammaddelerden gelir elde etmek ve daha fazla ve etkili dönüşüm sistemlerine kaynak yaratmak. Vergiler ve bütçeleri ilgilendiren kanun düzenlemeleri, bir ödeneğin, alındığı amaç dışında başka bir ihtiyaç için kullanılamayacağını açıklar. Bu durumda, atık bedeli olarak toplanan vergiler nerede kullanılmaktadır şeklinde önemli başka bir muamma açığa çıkar. Harmandalı depolama sahası 30 yıllık garabet olarak orta yerde durmakta iken, diğer tüm başlıkları unutsak da olur aslında. Ancak ülkenin en medeni şehri olarak tanımlanan İzmir’in kanayan yarası çöpü, atığı, kanalizasyonu ile beraber tümden atık yönetimidir. Bu açmaz orta yerde öylece çözümsüzlüğe terk edilmiş de olsa, ovacıkta sürekli olarak doğanın kirletilmesi, her yıl alanda yangınların çıkması, yangınların çevreye yayılarak ormana, tarımsal arazilere, zeytinliklere sıçraması, can ve mal emniyetinin ortadan kalkması gibi konular da yok sayılamaz. Elbet ki; blok listesi ile tek başına başkan olan Kent Konseyi’nin de ilk ve öncelikli çevre hassasiyeti, atık yönetiminin hastalıklı durumunu ele almak olacaktır.