Uzun zamandır gitmediğiniz doktor kalmadı, ona rağmen ağrılarınızın kaynağını
bulamadınız ve kronik ağrılar günlük hayatınızın bir parçası oldu. O halde bahsedeceğimiz konu, sizi çok yakından ilgilendiriyor olabilir. Kronik ağrılar, fizyolojik ve psikolojik etkileriyle yaşam kalitemizi düşüren ağrılar olarak
karşımıza çıkıyor. Bunlardan Fibromiyalji Sendromu (FMS), kas romatizması olarak da bilinen ismiyle, kronik yaygın ağrı veya basınca karşı artan ağrı tepkisi ile nitelenen tıbbi bir durum olarak tanımlanıyor. Fibromiyaljinin en yaygın belirtileri arasında yorgunluk, uyku problemleri ve hafıza ile ilgili
sorunlar yer alıyor. Ayrıca bazı hastalar, uykuda ya da istirahat esnasında (otururken veya yatarken) bacaklarda hissedilen rahatsızlık, huzursuzluk, hareket ettirme ihtiyacı, uyuşma, karıncalanma, bazen de tam olarak tanımlanamayan bir his ile tıbbi yardıma başvururlar. Bu durum Huzursuz Bacak Sendromu (HBS) olarak tanımlanmaktadır. Tüm bunların yanında eşlik eden yakınma öyküleri arasında, bağırsak veya mesane problemleri, gürültüye, ışığa veya sıcaklığa duyarlılıktan dolayı ortaya çıkan şikayetler yer almaktadır.
Fibromiyalji Sendromu (FMS), sıklıkla travma yaratan bir olayın ardından kaçınma davranışıyla karakterize olarak depresyon, kaygı bozukluğu ve travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) gibi psikopatolojik durumlarla ilişkili olabilmektedir. Popülasyonda görülme sıklığı çok yüksek olmakla birlikte, kesin bir tedavisi yoktur. Fakat, fibromiyalji sendromuna ait yakınmaların azalması/ortada kalkması için fizyolojik, psikolojik ve sosyal olarak dengeli bir yaşam biçimini benimsemek, sizin için en iyi tedavi yolunu oluşturacaktır. Bessel A. Van Der Kolk’un “Beden Kayıt Tutar” kitabında dediği gibi; insanoğlu olarak son derece dirençli bir tür olduğumuzu söyleyebiliriz. Çok eski zamanlardan bu yana sayısız savaşlar, felaketler ve kendi yaşamlarımızdaki şiddet ve ihanetten çıkıp toparlanıyoruz. Ancak travmatik deneyimlerimiz, büyük ölçekli ya da belli belirsiz bir şekilde nesiller boyu süren gizli sırlarla zihnimizde ve bedenimizde izler bırakmaktadır. Oltaya yakalanmış bir balığın davranışlarını gören arkadaşları, onun çıldırdığını düşünebilir. Fakat balığın yaptığı sadece hayatını kurtarmaya çalışmaktır. Eğer balığın takıldığı oltayı
göremezseniz, balığın davranışlarını anlamak ve anlamlandırmak da mümkün
olmayacaktır. Tıpkı oltaya yakalanmış balığın hikayesindeki gibi, bedenimize olanları, fiziksel ve psikolojik habitatımızı gözeterek değerlendirmeliyiz.
Artık biliyoruz ki, beynimiz ve bedenimiz karşılıklı etkileşimler üzerinde şekilleniyor. Bu etkileşimlerin değerlendirilmediği, psikolojik ve sosyal etkilerin önemsenmediği bir tanı ve tedavi anlayışı her zaman eksik kalacaktır. Bedeninize dair yakınmalarınızı doğru bir şekilde aktarmamız, hekimimizin teşhis ve tedavisini bize en uygun şekilde belirlemesine yardımcı olacaktır.
Peki, fibromiyalji belirtileri nelerdir?
Vücudun belirli noktalarında hassasiyet ve ağrı olarak kendini göstermektedir. Daha çok bel ve boyunda oluşan ağrının yanı sıra omuz, dirsek, diz ve ellerde de ağrı oluşabilir. Hastalarda ayrıca gerilim tipi baş ağrısı da görülebilmektedir.
Diğer belirtileri ise şu şekilde sıralayabiliriz:
• Depresif durum veya kaygı
• Odaklanma güçlüğü ve dikkat eksikliği
• Egzersizlerde çabuk yorulma ve halsizlik
• Kulak çınlaması
• Ağrı algısının artmasıyla herhangi bir ağrıyı normalden daha fazla hissetme
• Çeşitli uyarıcıları ağrı gibi hissetme
• Çarpıntı
• Ödem
• Sindirim sistemi şikâyetleri (kabızlık, ishal vs.)
Eğer siz de böyle şikayetlerden muzdarip iseniz mutlaka fizyoterapist veya doktora danışmanızı öneririm.
Sağlıkla kalın…
