Ayvalık Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Girişimi’nin organizatörlüğünde Setur Marina önünde, Ayvalık Tabiat Platformu düzenlenen eyleme ise Sarımsakli sahilinde çevre derneği, siyasi parti ve kitle örgüt temsilcileri katıldı

Çok sayıda  dernek, platform, siyasi parti ve kitle örgütleri, Datça, Akyaka, Çanakkale, Burgazada, Heybeliada, Burhaniye, Bodrum, Dalyan, Ayvalık, İznik, Fethiye, Güzelbahçe, Altınoluk, Dikili, Köyceğiz ve Van'da yaptıkları basın açıklamasıyla “Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı”nın kurulduğunu duyurdu.

Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı, kıyılarda yaşanan betonlaşma, rant projeleri ve kıyı ihlallerini 18 Mayıs günü Türkiye’nin 16 farklı noktasında aynı anda protesto etti.

Türkiye genelinde , 18 Mayıs Cumartesi günü  saat 13.00’de başlayan eyleme  Ayvalık, mücadele birleştirme ağının etkinliğine Sarımsaklı ve Setur Marina önünde yapılan iki ayrı eylemle katıldı.

Ayvalık Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma girişiminin organizatörlüğünde Setur Marina önünde, Ayvalık Tabiat Platformu  düzenlenen eyleme  ise Sarımsakli sahilinde çevre derneği,siyasi parti ve kitle örgüt temsilcileri katıldı. 

ORTAK METİN

Türkiye’nin dört bir yanında mücadele eden kıyı hareketleri olarak bir araya geliyor ve bundan sonra mücadelemizi dayanışmayla daha da güçlendirerek, Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı'nı kuruyoruz. Kıyı savunucuları olarak bizler; doğanın bir parçası olan kıyıların yok edilmeye çalışıldığını biliyoruz. Kıyılar üzerindeki rant politikalarına dur diyoruz. Çünkü, bir yandan kıyıların işletmeye açılması yoluyla özel-mülkleştirildiğini ve halkın serbest ve ücretsiz erişimine kapatıldığını görüyor, bir yandan da kıyılardaki doğal yaşamı bozan tüm yapılaşma ve hizmet adı altındaki faaliyetlerin kıyı ekosistemine geri dönüşsüz zararlar verdiğini biliyoruz.  Yeryüzünün varoluşuyla birlikte varolan kara ve su ekosistemlerinin kesişme noktaları, biyolojik çeşitliliğin en zengin olduğu kıyıların, iklim kriziyle birlikte yok olmaya doğru hızla gittiğini ve bu gidişe karşı mücadele etmeyi hepimizin insanca yaşaması için görev sayanlar bir araya geldik. Her yıl binlerce türün yok olduğu bir yeryüzünün, doğaya hakim olma anlayışındaki endüstriyel kapitalizmle mücadele etmeden kurtulamayacağının farkındayız. Ekolojik ortak varlıkları yok etmeye devam ederek, çeşitli ticari yöntemlerle kıyıların yok edilmesine çözüm bulunamayacağını düşünüyoruz. Ticari girişimler kâr güdüsünden ayrı düşünülemez; kıyılara kar edilecek varlıklar olarak bakılamaz. Kıyıların deniz ve kara ekosistemlerinin bir araya geldiği, tüm canlılar ve cansızların varoluş alanı olduğunu biliyoruz; bu ortak varlığın kâr uğruna yok edilerek, bir avuç sermayedara terk edilmesine karşı çıkacağız. Endüstriyel kapitalizmin deniz, göl ve akarsu kıyılarını yok edeceği ve yıllar sonra geriye terk edilmiş, yağmalanmış kıyılar kalacağı konusunda uyarıyor ve daha çok kâr uğruna kıyıların bu hale getirilmesine izin vermeyeceğimizi bir kez daha haykırıyoruz. 

Yerellerdeki özerk kıyı hareketleri olarak haklılığımızdan aldığımız güçlerimizin farkındayız ama bir araya gelmenin, dayanışmanın gücünün de farkındayız. Bizler bu talan politikalarına karşı yerel direnişlerimizi güçlendirmek ve yereller arasında dayanışma köprüleri kurmak amacıyla bir araya geliyoruz. Kıyı savunucuları olarak, mücadelemizde haklıyız. Yaptığımız şey basit; kamusal haklarımızı, ekolojiyi ve müşterek varlığımız olan doğayı savunuyoruz. Yasal düzenlemelerin verdiği güvenceyi, kıyıların kamu yararına kullanılmasının zorunlu olduğunu biliyor, bizler zaten bizim olanı geri almak için mücadele ediyoruz. Kıyılar konusunda belirlenmiş kotalar üzerinden pazarlık yapmayacağımızı; bizlerden çalınan kıyıların hepsini geri istediğimizin bilinmesini istiyoruz. Kıyıların sadece insanların olmadığı bilinciyle, tüm ekosistemiyle bir bütün olarak korunması için, tüm kıyıların kendi doğallığında bırakılması için mücadele ediyoruz. Bu mücadelemizde, yerel yönetimlerin ve demokratik kitle örgütlerinin de dayanışma içinde olacağını biliyor ve tüm demokratik kurumları Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı ile birlikte mücadeleye davet ediyoruz. Bugün Datça'dan, Akyaka'dan, Çanakkale'den, Adalar'dan, Burhaniye'den, Bodrum'dan, Dalyan'dan, Ayvalık'tan, İznik'ten, Fethiye'den, Güzelbahçe'den, Altınoluk'tan, hep birlikte sesimizi çıkarıyoruz. Kıyıları özgürleştirmek için bugün her zamankinden daha güçlüyüz. Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı'nı, KIYIDA'yı kurduğumuzu Türkiye’nin dört bir yanından ilan ediyoruz.

YAŞAM  KIYIDA

Ayvalık Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma girişiminin sözcüsü Fulya Çalık Kantekin daha sonra, Ayvalık Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Girişimi tarafından hazırlanan metni okudu.

Bildiri de;”Bugün neredeyse kaldırımı dahi işgal eden  kıyıya paralel büyük bir beton perdenin yanında,kentsel sit alanın sınırında,yani Ayvalık Setur Marina kıyı işgalinin önündeyiz!

Öncelikle halka ait bu alanın işgaline neden olan kişi ve kurumlar ile yargı önünde hesaplaşmak için çok geç olmadığını  belirtmek isterim.Marina AVM içinde bir bina inşa cesareti ve acizliğinde bulunan bu betonerme inşacıları;  halka ait olan,balıkçı barınağı olarak planlanmış alanı kamu yararı hiçe sayarak,uzun zamandır süregelen çok ayaklı yerel ve merkezi iktidar güçbirliği ile alenen gasp etmiştir!

Bu arkamızda gördüğünüz beton yığını Ayvalık halkı için, bizler için işgalcidir! Hep birlikte bu işgali hukuk yoluyla, sivil dayanışma ile ortadan kaldıracağız!
Bugün hep birlikte geciken mücadeleyi başlattık. Ayvalık Tarihi bir kenttir, Ayvalık Unesco dünya kültür mirası geçici listesinde yer almaktadır!
Ayvalık tarihi acılarını tariften kaçınan,mübadele ve güç kimliğini cumhuriyet kültürü ile bütünleştirmiş özgürlükçü ve biat etmeyen bir kenttir! Bu kente ait olan Setur Marina kıyı alanı, AVM, Villa Projesi, bu beton yoğunluğu, sermayenin temeli hiçbir hukuki hakka dayanmayan kamusal alan kısıtlaması; uygulanamaz!
Biz burada olması gerektiği gibi bir balıkçı barınağı istiyoruz!

Ayrıca emin olsunlar mendirekteki paha biçilmez sarımsak taşlarımızı özel mülkiyete,ranta bahşetmiyeceğiz!
Ve söz veriyoruz bunları birlikte dayanışarak gerçekleştireceğiz!
Ayvalık’taki kıyı hareketinin ikinci ayağı Sarımsaklı sahilinde gerçekleştirildi. Son olarak unutmayalım ve unutmasınlar Ayvalık’ın bir gezi parkı var. Ayvalık kıyılarından gezi tutsaklarına selam olsun, sözlerine yer verildi. 

KIYILAR HERKESİNDİR!

Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı Betül Dikici yaptığı konuşma da; Bugün Türkiye’de , Artvin’den Hatay’a kadar ortak etkinliğimiz var. Kıyılar halkındır. Kıyılar kamusal alandır. Kıyılarda yapılaşmaya dur demek için buradayız. Çarpık yapılaşmadan tutun, denizlerimizin kirlenmesinden sebep olan birçok yapılaşmalar bulunmaktadır. Bu anlam da; burada bulunan arkadaşlara katıldıklarından dolayı teşekkür ediyoruz.
Söylenecek tek söz “Kıyılar halkındır”. Kıyılarımıza dokunmasınlar.

16 KIYIDA

 Türkiye’nin Artvin’den Hatay’a kıyıların ticarileşmesine karşı çıkan, kıyı hareketlerinin dayanışmasını güçlendiren ve mücadelesini ortaklaştıran KIYI HAREKETLERİ DAYANIŞMA AĞI, (KIYIDA) Türkiye’nin 16 kıyısında eş zamanlı eylem ve basın açıklaması yaparak kuruluşunu ilan etti. Ayvalık Koruma Girişimi ve Altınova Koruma Girişimi olarak bizler de bu ağın bileşenleri olarak Ayvalık tarihinin, kıyı ekosisteminin en büyük yıkımlarından biri olan SETUR MARİNA inşaatının, halkın denizle ilişkisini tamamen kesen beton perdenin önünde toplanarak hem KIYIDA’nın ortak basın açıklamasını hem de Ayvalık Setur Marina bildirimizi okuduk. Basında ve kamuoyunda oldukça ses getiren bu eş zamanlı eyleme dayanan geniş katılımlı ilk örgütlenme ağı KIYIDA ortak harekete devam edecek. Dün Balıkesir’den gelerek bizlere destek veren Mimarlar Odası Balıkesir Şube Başkanı Betül Dikici’ye, Ayvalık Temsilcilikten katılan mimar arkadaşlara, Altınova’dan toplu katılımda bulunan dostlarımıza, Bursa’dan bu eyleme katılmak için gelen Türkiye Tabiatı Koruma Derneği’nın Ayvalık temsilcisi Bülent Özgen’e, hocalarımızdan katılım sağlayan Gülşen Özaydın’a, Altınova Koruma Girişimi yürütmesinden Fatoş Turan ve Gül Çolak’a ve  siyasi partilerden arkadaşlara ve Ayvalık kıyılarını korumaya destek vermek üzere katılan, dün ki öğlen sıcağına rağmen yanımızda olan herkese, tüm dostlara teşekkürler. Kıyılar tüm canlıların ve öyle kalması için mücadeleye KIYIDA devam edeceğiz diye görüş bildirmişlerdir.

EŞİT VE SERBEST

Ayvalık Tabiat Platformu tarafından gerçekleştirilen bu etkinlikte Şebnem Yüksel tarafından önce ortak metin okundu, Ayvalık konusunda talepleri de Ayşe Yolageldili  dile getirdi.

Değerli dostlar,

Geçen yıl Sarımsaklı sahilinin betonla kaplanması, Plajın otoparka dönüştürülmesi, Endemik tür AYVALIK ÇEMENİN yok edilmesi, Ve Plajlardaki Şezlong istilasına karşı burada eylemler yaparak yerel yöneticileri göreve davet etmiştik.

Çünkü; Anayasamızın 43.maddesine ve 3621 sayılı kıyı kanunumuza göre kıyılar herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açık olmalıdır.
Şimdi değişim zamanı!

Bir bölümü Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, diğer bir bölümü de Ayvalık Belediyesi sorumluluğunda olan kıyılar için taleplerimizi yetkililere bir kez daha bugün buradan tekrarlıyoruz.

*Kıyı Kanuna uygulansın!
*Denetimler bekletilmeden sezon içinde düzenli olarak yapılsın!
*Denizin içine gelecek şekilde yerleştirilen şezlonglar geri çektirilsin!
*Kumsal üzerine konulan duvarlar-çitler kaldırılsın!
*Halkın denize girdiği tüm kıyılarda ücretsiz soyunma kabini, tuvalet, duş vb. olanaklar sağlansın!
*Sermayenin değil halkın, doğanın ve canlı cansız tüm varlıkların hakkı gözetilsin!
*Son olarak da; Ayvalık’ın kentsel siluetini mahveden marina betonlaşması ve karşısındaki tarihsel mirasımızı yerle bir eden otel inşaatı rezaletiyle karşı karşıyayız.

Ayvalık’ın kentsel siluetini mahveden Marina betonlaşması ve karşısındaki tarihi mirası yerle bir eden otel inşaatına işaret edilen açıklamada ,”Ayvalık kentsel sit alanında kalan Setur Marina’nın peyzaj çalışması aldatmacasıyla betonlaştırılarak AVM ye çevrilmesini, denize adeta bir beton perde çekilmesini ve kamuya ait olan yeşil alanın sermaye gurubuna devredilmesini şiddetle kınıyoruz.

Kent hakları kavramıyla hiç bağdaşmayan, kamu yararını ve şeffaflığı hiçe sayan böylesi tepeden inme uygulamaların kente bir yarar sağlamayacağını artık tüm yetkililerin de anlaması gerekir. Ayvalık’ta betonlaşmaya son verilmelidir! Ve Ayvalık’ın tüm değerlerinin, kıyılarının korunması birinci öncelik olmalıdır!

Kaynak : Fotoğraf ve video Yükselen Haber.