Şeffaflık adına bir aralar vardı. İyi de oluyordu. Uyumlu, hoşgörülü, centilmen kulüp yöneticilerden bir veya birkaçı ülke genelinde İHK'de yani Futbol İl Hakem Kurulu'nda görev alıyordu. İlla ba...

Şeffaflık adına bir aralar vardı. İyi de oluyordu. Uyumlu, hoşgörülü, centilmen kulüp yöneticilerden bir veya birkaçı ülke genelinde İHK'de yani Futbol İl Hakem Kurulu'nda görev alıyordu. İlla başkan olması gerekmiyordu. Sonra azaldı, bir ara tamamen kalktı. Şimdi ne oldu, anlayamadım. Olmalı aslında, oto kontrol adına, doğru zamanda doğru adam olursa, şayet. Kavga etmek için değil, adalet adına doğruyu bulmak için, şart. Her kulübün hakkını savunacak ama. Anlayamadığım nokta da şu, İHK'ye kulüpçüler pekâlâ girebildi de. Her ildeki ASKF'lere bakıyorum da bir adet bile faal olmayan hakem, gözlemci yok. Niye ? Madem şeffaflık amacınız, hele ki bu çağda. Gün gelecek kızlarla erkekler aynı sahada maç yapacak, karma olacak. Elif, Ahmet'e pas verecek, Haydar önleyemeyecek atağı Cansu atacak golü. O günleri göreceğiz. Değişmeli bu da. ASKF kapılarını açmalı. Hem de kafada soru işaretleri kalmaz. Böylece de bir umut. ASKF'dekinin akrabası 'Sen benim kim olduğumu biliyor musun, senin hakemliğini bitiririm' diyemez, kendi gibi hata yapan, genç hakeme.
HEP BAŞKAN HEPSİ BAŞKAN
Madem ASKF'lerden konuyu açtık. Devam edelim. Adında futbol kelimesi olmayan, sadece futbolla alakadar olan ülke genelindeki tüm Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu il şubelerinde, herkes başkan. Elinizi kaldırın başkan. Kulüp başkanı olmak şart mı ? Niye, neden, niçin ? Aşağısı kurtarmıyor mu ? Kulüplerinin hakkını korumak için, biliyorum da. Diğer kulüplerin hakkı ne olacak ? Saha komiseri, hakem, sağlıkçı, denetçi, temsilci niye yok peki. Yani amatörün en fazla kahrını çekenler. Reklamsa yanlış yerdesiniz, hizmet yeri orası. Bir de adaletse tek derdiniz. Böylesi daha adilane. Açın kapılarınızı herkese. İş adamı, dükkânı, mağazası, fabrikası var. Bu dönemde. ASKF'ye giriyor, kulüp başkanı olduğu için. Bir koltukta kaç karpuz, yürümez. Kendi işine odaklandığı için, ASKF'de yarım yamalak çalışır. ASKF'yi malzeme olarak görür. Kulüp başkanlığını yap yeter. Futbolu bilen, oynamış, hiçbir kulüple bağlantısı olmayan yetenekli isimler var. Alın onları, çok yararları, hizmetleri olur.
KAF-KAF'IN SELİN NAZ KIRAN'I
Karşıyaka sadece futboldan ibaret değil ki. Basketbol, voleybol, yelken ve diğer tüm amatör branşlar, futbolu sollamış, fersah fersah geçmiş durumda. Karşılaştırmak değil amacım. Dışardan, bilmeyenler böyle görüyor. Örneğin voleybolcu kızlar harika işler yapıyor. Yeşil-kırmızılı camiayı yüceltmek için hem eğitime hem de spora devam ediyorlar. Karşıyaka alt yapısından yetişti. Çok çalışkan bir sporcu. Yetenekli pasör, Milli Takımımıza davet ediliyor sık sık. U-21 Voleybol Milli Takım kampına davet edildi Selin Naz Kıran. 18 yaşındaki Selin Naz, Avrupa Şampiyonası Elemeleri’nde Ay-Yıldızlı formamızı giyecek. Başarılar diliyorum, yolun bahtın açık olsun Selin Naz Kıran, her pasın set kazandırsın. Emeği geçen yönetici ve antrenörlerini, özellikle de ailelerini kutluyorum.
SAMİ UĞURLU'YA ABLA DESTEĞİ
İzmir'imizin evladı, yetiştirdiği bir değer. Çalıştı, çabaladı, okudu, inceledi, öğrendi. Yetiştirdi kendini. İyi de ekip kurdu. Bizim İzmirliler yabancı teknik adam getirmeye devam etsinler. Bir de başarılı olsalar gam yemeyeceğim. Gözümüzün önünde İzmir'de yetişen nice futbolcu ve teknik adamlar var. Yok illa, başka illerden hatta yurtdışından getirecekler. Riske girmek istemiyorlar da ondan. Maşallah bu kafayla pek de başarılı oluyorlar. Yine düşüyorlar. Çocukluğunu bilirim, iyi futbolcuydu, iyi de sporcu. Süper Lig ekibi Kasımpaşa'da harikalar yaratıyor. İzmirspor alt yapısından yetişti. Eşrefpaşa'dan Kasımpaşa'ya. Doku uyuştu. 11 puanla, puan cetvelinin dibinde iken aldı İstanbul ekibini. Güvenen kulüp başkan ve yöneticilerini ayrıca tebrik ve teşekkür ediyorum. 36 puan kazandırdı ekibine. 47 puandalar. 11.sırada. 17 maçta 11 galibiyet 3 beraberlik ve 3 mağlubiyet . Tablonun güzelliğine bakar mısınız? Herkes beceremez. Sessiz ve derinden gitmesi daha güzel. Havalar binbeşyüz, inmeyen ego, kompleks de yok. Bu yolda devam kardeşim, hocam. İzmirliye destek boynumun borcu. Kardeşine sürekli destek ve moral veren Demet Uğurlu Okoldan'a da candan teşekkürler. Yepyeni bir yol, çizgi. Hayırlı uğurlu olsun.
FOTO DURSUN'U MERAK ETTİNİZ YA
Özellikle sosyal medyada çok dolaşıyor. Paylaşan paylaşana. Şimdiki gibi cep telefonu filan da yoktu ki, o dönemlerde. Çoğu kişinin çekmecesinde, sandığında, albümünde Foto Dursun imzalı fotoğraf, mutlaka ama mutlaka vardır. Taşınırken, evlenince kaybolmuştur, o kadar. Tanımayan futbolcu, hakem de yoktur. Unutulmaz bir isimdir. Dursun Özmen ağabeyimin emeği. Gerçek bir cefakâr, çok emek verdi. Olmazsa olmazdı o fotolar. O tarihe düşülen anılar. Kalın kartona basılı, çevresi fırlı fırlı fotolar. Kaşesini de basardı. Foto Dursun, Ballıkuyu Caddesi No; 215 Tel; 250614 İZMİR. O zamanlar bizde Eşrefpaşa'da otururken, 25 rakamı ile başlardı, 7 değil 6 haneli idi telefon numaralarımız. İzmir Kemalpaşa Aşağı Kızılca'da yaşıyor. 'Dursun Amcanın Kedi Köpek barınağı' evinin önündeki küçük bahçesinde. Sağlık sorunları olmasına rağmen, ömrünün kalan bölümünü kedi ve köpeklere adadı. Kendisi için bir şey istemiyor. Emekli maaşıyla geçinip gidiyor. Derdi dört ayaklılar. Hasta alıyor, tedavi ediyor, bakıyor Allah razı olsun. HAYTAP'tan Esin Önder hanımefendiden ve diğer hayvan severlerden rica ediyorum. Hayvan sevgisi aşkıyla, ilgi lütfen. Hilalsporlu, Barınsporlu eski futbolcular, eski hakemler Recai Cengiz, Erol Zop, Tezcan Kurtuluş ile Mustafa Köse ziyarete gitti, vefa örneği gösterdi. Telefon numarası da 0 535 695 32 70 Dursun ağabeyimin. Bir ses, bir nefes. Fotoğraflar mı ne oldu ? Elinde kalan, hatıra sakladıkları mı ? Yandı, kül oldu, bitti. Negatifleri ise duruyor. Dursun Özmen ağabeyim, maça kadar değil kabristana kadar yanındayım. Bir emrin olursa buradayım. Allah razı olsun, her şey için.
İYİ BAYRAMLAR GÜZEL İNSANLAR
Oruçsuza saygı duyan, oruçluya saygı gösteren. Oruç tutan, tutmayan, tutamayan. İnanan, inanmayan, iki arada kalan. İnsanı, doğayı, hayvanı, börtü böceği, ağacı, yeşili, yeşilliği seven. Ekmeğin, yemeğin nimet olduğunu bilen. Çöpe atmayan, lavaboya dökmeyen. Yaratılanı da seven Yaratan'dan ötürü. Kısaca 'Yapmacık değil geçek bayram sevincini' yüreğinde yaşatan herkesin, hepimizin mübarek Ramazan Bayramımız kutlu olsun. Şekerin bayramı mı olur ? Adı Ramazan Bayramı. Kutlu, mutlu, huzurlu olsun. Nice nice bayramlara. Koronada da azaldı, bitti diyorlar. O zaman küçüklerimin, yaşıtlarımın yanaklarından, büyüklerimin ellerinden öpüyorum. Bayramdan sonra görüşmek üzere...