Yeni normalleşme döneminin başlamasıyla birlikte bir yıldan beri içimize kapandığımız, kısıtlamalar nedeniyle yepyeni kurallarla yaşadığımız ‘sıkı’ günler bir nebze olsa da geride kaldı.
Hem yaklaş...
Yeni normalleşme döneminin başlamasıyla birlikte bir yıldan beri içimize kapandığımız, kısıtlamalar nedeniyle yepyeni kurallarla yaşadığımız ‘sıkı’ günler bir nebze olsa da geride kaldı.
Hem yaklaşan yaz sezonunu değerlendirmek hem de iki ay önce gerçekleştirdiğimiz kısa ama verimli Burdur seyahatini yenilemek, göremediğimiz ve keşfedemediğimiz yerleri görebilmek adına İzmir’den yola çıkarak Burdur’a gittik.
Burdur’un en büyük ilçelerinden biri olan Bucak’tan başlayan Burdur seyahatim hemen hemen her noktasında ağzımı açık bırakan, şaşırtan ve beni heyecanlandıran bir deneyim oldu. Burdur’da iki gece konakladığımız Burdur’un ilk ve tek beş yıldızlı oteli Lavanta Tepesi Hotel, Burdur’a dair en büyük şaşkınlıklarımdan biri oldu.
Otelin satış ve pazarlama müdürlüğünü yapan, benim gibi seyahat etmeyi, keşfetmeyi, yeni yerler görmeyi seven Mustafa Bozdoğan’ın ev sahipliğinde hem çok konforlu ve huzurlu bir konaklama deneyimi yaşadık hem de Mustafa Bey’in önerileriyle Burdur ve çevresindeki rotamızı belirledik.
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) İstiklal Yerleşkesi içerisinde yer alan Lavanta Tepesi Hotel, Türkiye’de bir üniversite tarafından yönetilen ilk ve tek beş yıldızlı otel unvanına sahip. Aynı zamanda Burdur’un da ilk ve tek beş yıldızlı oteli. Gençlik ve Spor Bakanlığının desteği ile Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörlüğünün Spor Köyü projesi kapsamında inşa edilmiş.
Otelin yanı başında 15 bin seyirci kapasiteli MAKÜ Stadyumu ve Spor Bilimleri ve Sporcu Yetiştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi (Spor ARGEM) de yer alıyor. Spor ARGEM birçok profesyonel spor branşında antrenman sahaları, yüzme havuzu, sporcu tedavi merkezine de ev sahipliği yapıyor. Türkiye’de spor turizmi denildiğinde akla ilk gelen şehir olan Antalya’nın tahtını sallayacak ciddi bir alt yapıya kavuşmuş Burdur.
YENİLİKÇİ VİZYON
Bu noktada Burdur’a nitelikli spor ve konaklama tesisleri kazandıran Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz Hocamızı tebrik etmek şart. İstenilirse, doğru planlama ve iletişimle neler yapılabileceğinin en somut yansıması olmuş bu tesisler.
Başta MAKÜ Stadyumu olmak üzere kampüs ve Lavanta Tepesi Hotel’i görme fırsatım oldu. Kampüs çevresine ekilen lavantaların çiçeklenmesiyle birlikte MAKÜ kampüsünün Burdur’un yeni çekim merkezlerinden biri olacağı kesin gibi görünüyor.
ZENGİN TARİH
Burdur, her ne kadar ismi bu alanda çok duyulmasa da Anadolu’nun en zengin tarihi geçmişine sahip bölgelerinden birinde kurulu. Başta Sagalassos Antik Kenti olmak üzere Kibyra, Keraitae ve Kremna antik kentleri, Burdur ve Salda gölleri, Selçuklu döneminden günümüze ulaşan İncir Han ve Susuz Han, kent merkezindeki geleneksel konakları, ülkemizin en görkemli müzelerinden Burdur Müzesi ve leziz yeme içme alternatifleri ile hem kent merkezinde hem de kent çevresinde onlarca yapılacak, gezilecek, görülecek rota oluşturulabileceğiniz zenginlikte.
Burdur İl Kültür Turizm Müdürü Abdullah Kılıç ve Burdur Müzesi Murat Kaleağasıoğlu ile tanışma fırsatı bulduğum Burdur’da bana göre dünyanın en önemli arkeoloji müzeleri arasında yer alan Burdur Müzesi’ni herkesin bir an önce ziyaret etmesini öneriyorum.
Salda Gölü, Burdur Gölü ve Yarışlı Gölü gibi gölleri; lavanta bahçeleri, 2.5 milyon yaşındaki fosil fil kemiklerinin sergilendiği Doğa Tarihi Müzesi’ni de eklediğinizde Burdur’a en az 3-4 gün konaklamalı bir seyahat planlamak çok daha mantıklı. Burdur’dan unutulmaz anılarla ayrılmamıza vesile olan Lavanta Tepesi Hotel Satış ve Pazarlama Müdürü Mustafa Bozdoğan’a bir kez daha teşekkür ediyorum. Burdur’un çok yakın bir gelecekte yıldızının parlayacağına eminim.