Selçuk gündeminin ilk maddesi hala CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu’nun kurulmasına öncülük ettiği Roman Mahallesi. Sanırım daha uzun bir süre de Selçuklu bu konuyu konuşacak. Benim de 1 Ocak’ta k...

Selçuk gündeminin ilk maddesi hala CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu’nun kurulmasına öncülük ettiği Roman Mahallesi. Sanırım daha uzun bir süre de Selçuklu bu konuyu konuşacak. Benim de 1 Ocak’ta kaleme aldığım ve çekincelerimi anlatmaya çalıştığım yazının yayınlanmasından sonra Özcan Purçu aradı. CHP’li vekil ile bu konuda epeyce sohbet ettik. Sitemle başlayan bu telefon görüşmesinde Purçu hem süreci özetledi, hem de gerekçelerini ve gelişmeleri anlattı. Lafı daha fazla dolandırmadan önce Özcan Purçu’nun açıklamalarından satır başlarını aktarayım: “-Sözü edilen Belevi sınırları içindeki 25 dönümlük arazi, Özcan Purçu tarafından Roman vatandaşların iskan edilmesi amacıyla devlete bağışlanmış. -Bu arazinin bir bölümü imara açılmış. -Bölgede yapılacak konut sayısı 100 olacakmış. -Yeni mahallelinin yol ve alt yapı çalışmalarına başlanmış. -Burada ikamet edecek Roman vatandaşlar, Purçu’nun ya akrabası, ya da komşularıymış. -Belevi’ne yerleşecek Romanlar arasında sabıkası olan tek bir insan bile yokmuş. -Şu anda çadırlarda yaşayan Romanlar, gündelikçi olarak zeytin toplamaya gidiyorlarmış. Daha sonra mevsimine göre narenciye, şeftali ve diğer ürünlerin hasadında da çalışabilir durumdalarmış. -Tüm girişimler yasalar çerçevesinde sürdürülüyormuş.” ** Purçu’nun bu açıklamaları Selçuk halkını ne kadar tatmin eder bilemem tabii. Ancak olay bu kadar basit değil bana göre… Bir kere o insanların alt yapı çalışmaları tamamlanmadan, diğer sorunlar çözülmeden oraya getirilip çadır koşullarında yaşamak zorunda bırakılması, bana göre formalitelerin çözümünü hızlandırmak için bir baskı unsuru olarak kullanılıyor. Purçu’nun bu konuda fikir yürüten herkesi, “insanların bu kış günü çadırlarda yaşamasına hangi vicdan müsaade eder?” sözleriyle eleştirmesi bunun en büyük kanıtı. Ancak CHP’li vekilin geçmişini bildiğim için bu konudaki kararlılığını kınamıyor, aksine takdir ediyorum. Kendisini Roman vatandaşlara daha iyi yaşam koşulları oluşturmasına adamış birisi olarak gösterdiği kararlı duruş gerçekten takdirde değer. Ama olayın bir de Selçuk ayağı var. Selçuk Belediyesi olay ortaya çıktığı andan beri sessiz. Oysa Purçu üzerine basa basa hem Selçuk Belediyesi’nin, hem de Büyükşehir Belediyesi’nin bu projeye tam destek olduğunu söylüyor. Bu sözleri üzerine tabii Purçu’ya Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in niye sessiz kaldığı sorusunu yönelttim. Sengel ile bu konuyu defalarca görüştüğünü, hatta öncelikle meclis üyelerine bu durumu bizzat kendisinin anlatmak istediğini söyledi. Hatta projenin halka anlatılması için Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de katılacağı bir bilgilendirme toplantısı önerdiğini üzerine basa basa defalarca anlattı. Bu sözlerden anlaşıldığına göre Selçuk Belediye Başkanı Sengel, en başından beri olaydan haberdar. Günlerdir pek çok mecrada bu mesele yazılıp çizilirken Sengel neden sessiz kalıyor? İşte onu çözemedim. Desem ki, medyaya çıkmayı, göz önünde olmayı sevmiyor; kargalar bile gülecek. O halde geriye tek bir ihtimal kalıyor… Selçuk Belediye Başkanı böyle bir girişimin ortağı olduğunun ortaya çıkmasından korkuyor. Ama neden... İşte o’nu bilemedim…