Sosyal medya toplumun olmazsa olmazlarından oldu. Yeni şeyler öğrendiğim gibi trolleri...

Sosyal medya toplumun olmazsa olmazlarından oldu. Yeni şeyler öğrendiğim gibi trolleri de görmüş olduk. İnsanları yalan yanlış bilgilere yöneltmeye çalışıyor. Sosyal medya hesaplarında kişilerin gerçek olmayan hesapları troll hesap olarak adlandırılıyor. İskandinav çocuk hikayelerindeki troller olağanüstü, canavar görünümlü manalarına geliyor. Bence bizde de bu troller insanların hislerini canavarca kullanıyor. Sosyal medyanın güzel öğretileri de yok değil. Bizim insanların mizah anlayışlarına hep hayran kalmışımdır. Bir o kadar da yaşam hikayeleri ile ilgili paylaşımlarına. Geçenlerde Batman Kozluk’ta ilk okuldan öğrencim olan ve şimdi sahnelerde Türkçe, Kürtçe ve Arapça şarkılar söyleyen ünlü ses sanatçısı Zarin Ancu’nun bir paylaşımı benim çok hoşuma gitti. Yaşama dair bu paylaşım, benim zamanla yaşadığım aşk hariç birçok olayla örtüşüyor. Sanırım bunu okuyunca belki de sizin yaşamın bir kesiti ile de örtüşecektir. Bir adam çok sevdiği kadına şiirler yazıyordu. Sonra o kadın ansızın onu terk etti. Adam kadının ardından şiirler yazmaya devam etti. Daha çok yazdı. Ve günün birinde çok ünlü bir şair oldu. Yıllar sonra kadının yaşadığı kente gitti ve büyük bir şiir dinletisi sundu. Dinleti bittiğinde uğruna şiirler yazılan kadın kolunda kocası ile çıkışa geldi ve adama “merhaba” dedi. Adam ona sıradan bir insana bakar gibi baktı. Kadın, “beni tanımadın mı” dedi. Adam, “hayır tanımadım” dedi. Nasıl tanımazsın! Uğruna şiirler yazdığın kadınım ben; Seni şair yapan kadın... Adam kadının gözlerine baktı ve şöyle dedi. “Kerâmet sende olsaydı, o koluna taktığın adam da şair olurdu..." İnsanların güzel paylaşımlarını her zaman not ederim. Özellikle özlü sözleri güzel yaşam öğretileri olarak görür, bunlardan ders çıkartırım. ŞİMDİ DE OMİCRON Karamsar bir tablo yazmak istemesem de yaşam koşulları yazmamı gerektiriyor. 2019’un son günlerinde Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan bugün ise küresel bir salgına dönüşen korona virüs dünya genelinde çeyrek milyardan fazla insana bulaştığı belirtiliyor. 6 milyona yakın insanın ölümüne yol açtı. Ülkemizde günlük ölüm sayısı 200’ün altına düştüğüne sevinir olduk. Varyantlar, mutasyonlar, bitti bitiyor derken korona virüs bir kez daha mutasyona uğradı. Şimdi de Güney Afrika'dan yayılan 'Omicron' varyantının daha hızlı bulaştığı ve öldürücü olduğu açıklandı. Türkiye’de bu varyanta henüz rastlanmadı deniliyor. Bunun rastlanılmayacak anlamına gelmediğini hepimiz biliyoruz. Birçok ülkeye uçuşlar yasaklandı yasaklanmasına da uçuşlar tamamen yasaklanmadığı sürece Türkiye’ye gelme olasılığı olmayacak mı? Bu mutasyonların oluş sebebi insanların gezerken virüsü de beraber gezdirmelerinden kaynaklanmıyor mu? Sonsöz “Doğruyu gördüğü halde düşüncelerini değiştirmeyenler, cahillikleriyle mutluymuş gibi yaşarlar.” Albert Einstein