Enkazdan çıkan bir kitabın, kapağındaki bir not..
Büyük bir tehdit zamanlarında bir don hali gelir bana. İzmir depreminde de yaşamıştım. Savaş-kaç-don üçlüsünden birisi. Mekanizmanın kendi kendini...
Enkazdan çıkan bir kitabın, kapağındaki bir not..
Büyük bir tehdit zamanlarında bir don hali gelir bana. İzmir depreminde de yaşamıştım. Savaş-kaç-don üçlüsünden birisi. Mekanizmanın kendi kendini korumaya çalışmasının bir örneği.
Çok büyük bir felaketle karşı karşıya olduğumuz için birkaç gündür bu savunma mekanizmasıyla yaşamaktayım. Şok hali yerini yavaş yavaş farklı duygulara bırakmaya başladı. ‘Elimizden geleni yapacağız ve birlikte aşacağız’ zihnimde daha hızlı yankılanıyor bu sefer.
Birkaç kritik noktaya bir psikolog olarak işaret bırakmak ve hatırlatma yapmak isterim..
***
Duygularınız dalgalı bir şekilde değişebilir, bu çok normal..
Felaketle karşılaştığımız andan beri
şok tepkisi ile başlamak üzere bir sürü karmaşık duygusal yapıdan geçtik. Kimilerimiz çok kızdı, çok üzüldük, sıcak bir yemek yemek bile suçluluk duyguları yaratabildi bizlerde, yapılamayanlar adına utanç içinde kaldık. Süreç bu ya, daha da katılaşarak ve daha farklı duygular yaşatarak geçmeye devam edecek. Ölüm sayılarının arttığı ve felaketin daha da gün yüzüne çıkmaya başladığı anlardan itibaren çok daha farklı ve dalgalı duygular yaşayabiliriz. Ruh sağlığı anlamında daha hassas gruplarımız daha çok tetiklenme belirtileri gösterebilir. Büyük bir travmaya
hep birlikte dayanıyoruz. Bu yüzden olabildiğince birbirimizle konuşmaya, iletişimde kalmaya ve elimizden geleni yapmaya devam edelim..
***
Bizler zorlanıyoruz ancak çocuklarımız çok daha fazla zorlanabilir..
Yetişkinler için kayıplarımızı konuşmak ve anlamlandırmak daha kolaydır ancak çocuklarımızın da evlerin içinde ve dışında bu iletişime maruz kalacağını unutmayalım. Doğal afetleri ve yas süreçlerimizi onların yaşına göre anlayabileceği düzeyde iletmek evdeki gerginliği çocukların anlamlandırmasına yardımcı olacak ve ilerleyebilecek travma etkilerini hafifletebilecektir. Anlamayacağını düşündüğünüz küçük bir çocuğunuz bile bu durumdan etkilenebilir. Konuşmak ve iletişimi devam ettirmek burada da önemli bir etkiye sahip..
***
Yakınını kaybeden biriyle konuşuyorken..
Bir ya da birden fazla yakınını deprem bölgesinde kaybetmiş bir kişiyle konuşuyorken ne diyeceğinizi, yanında nasıl duracağınızı bilemeyebilir, zorlanabilirsiniz. Karşınızdaki kişinin sadece yanında durmak, yanındayım mesajını vermeye yetebilir. Kişinin konuşma akışına uygun cümleler kullanmak, kendi duygularınızı-üzüntünüzü ya da öfkenizi- o an göstermekten daha yararlı olacaktır. Karşınızdaki kişide ve onun duygularında kalmaya çalışabilir, sadece iyi bir dinleyici olabilirsiniz. Bu bile birçok şeyi fark ettirecek ve kişiye anlaşıldığını hissettirebilecek güçtedir..
İlerleyen günlerde farklı noktalarda ve farklı umutlarda buluşmak dileğiyle..
Sağlıkla kalın.