Sonbahar romantizmini yaşayacak zaman var mı?
Şu eylül ve ekim döneminin yoğunluğu yılın hiçbir ayında olmuyor. Evet, yaz boyu hazırlık yapılıyor kış için ama güz geldi mi daha bir hızlanıyor hem de dört koldan.
Ağustos sonlarında şişe domatesi ile başlayan hazırlıklar, kahvaltılık soslar, salça, biber ve meyve kurutma, tarhana, turşu, reçel, marmelat ile ekim yağmurlarına kadar sürüyor.
Geçenlerde sosyal medyada denk geldim, eylülün romantizmine tepki göstermiş bir genç, "Ne tatili, anam köyde bekler, yapılacaklar var" diyor. E doğru.
Soğuk kış akşamlarında sıcacık tarhana çorbası içmek isteyenler iş başında. Hafta sonu kahvaltılarını iple çekenler rengarenk meyveleri yıkayıp ayıklıyor.
Çoğu evde her yer kavanoz... Boy boy alınan kavanozlar hiçbir yıl yetmiyor. Çeşit çeşit kapaklar, soslara başka reçellere başka seçiliyor.
Bozulan turşular sayılıyor, hazırlıklar firesiz tamamlandıysa temizlik dönemi başlıyor.
Nasılsa camlar kapılar artık kapanacak, iniyor perdeler... Bazıları boya badana işine de giriyor. Bazıları perdeyi yıkayıp, camı, kapıyı silip temizliği detaylandırıyor. Yıkatılan halılar da serilince, mis gibi bir evde tazecik konservelerden yemekler pişiyor, dostlar ağırlanıyor.
Peki bilin bakalım tüm bu işler kimlerin elinden öpüyor? Şu kadınların, "Seviyolar (eş ve çocuklar için) napalım. Allah sağlık versin de yaparız" diye diye çektiklerini bir kendileri bir Allah biliyor.
Kesinlikle maaile, iş bölümü ile yapılmalı tüm hazırlıklar. Hem daha keyifli olur hem de daha adil.