Toplu alanlarda dikkat edilmeli: Uyuz hastalığında bulaşma riski arttı Toplu alanlarda dikkat edilmeli: Uyuz hastalığında bulaşma riski arttı
Dünya çapında Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanılarında önemli bir artış yaşanıyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar, DEHB'nin sadece çocuklarda değil, yetişkinlerde de etkili bir bozukluk olduğunu gösteriyor. İngiltere’de 2015 yılından itibaren DEHB ilacı reçete edilen kişi sayısının üç katına çıkması, ABD’de ise 2016-2022 yılları arasında 3-17 yaş arası çocuklara yönelik tanılarda belirgin bir artış yaşanması bu durumun göstergeleri. Türkiye'de de benzer bir eğilim söz konusu. Uzmanlar, bu artışı birkaç ana faktöre bağlıyor. FARKINDALIK ARTIYOR Psikiyatri Uzmanı Dr. Didem Sücüllüoğlu Dikici, DEHB'nin tanı süreçlerinde yaşanan bu artışı, toplumda ve sağlık camiasında artan farkındalıkla ilişkilendiriyor. 1990’larda DEHB genellikle çocuklarda görülen bir hastalık olarak biliniyordu. Ancak 2000’lerin başından itibaren yetişkinlerde de semptomların devam ettiği fark edildi. Dr. Sücüllüoğlu Dikici, "Çocuklukta tanısı atlanan ancak yetişkinlikte devam eden semptomlar daha fazla gözlemlenmeye başlandı" diyor. Bu farkındalık, tıp dünyasında da değişim yarattı. Artık DEHB, sadece çocukları değil, yetişkinleri de etkileyen bir bozukluk olarak görülüyor. Ayrıca, sağlık hizmetlerine erişim kolaylıkları ve hastalığa dair önyargıların azalması, daha fazla kişinin tanı almasına olanak sağladı. CİNSEL ROLLERİN ETKİSİ DEHB’nin, cinsiyete göre farklı şekillerde tezahür etmesi, tanıların doğru konulmasını zorlaştırıyor. Çocukluk döneminde DEHB, erkeklerde genellikle daha belirgin belirtilerle ortaya çıkıyor. Erkekler, öfke kontrol problemleri, dürtüsellik, ani karar değişiklikleri gibi davranışlar sergileyebilir. Bu tür davranışlar, ebeveynler ve öğretmenler tarafından kolayca fark edilir ve tanı süreci başlar. Kadınlarda ise DEHB daha sessiz bir şekilde kendini gösterebilir. Psikiyatri Uzmanı Dr. Didem Sücüllüoğlu Dikici, kızlardan "uyumlu olmaları" ve "söz dinlemeleri" beklendiğini belirtiyor. Bu toplumsal beklentiler, kızlarda DEHB'nin daha geç fark edilmesine neden olabilir. Kadınların akademik başarılarının erkekler kadar önemsenmemesi de bu süreci zorlaştıran bir diğer faktör. TEKNOLOJİ VE DİKKAT SORUNLARI Son yıllarda teknoloji kullanımı arttıkça, dikkat bozukluklarının da daha fazla ortaya çıkması muhtemel hale geldi. Özellikle sosyal medya ve internet, beynin ödül sistemini sürekli uyarıyor. Dr. Ali Kandeğer, sosyal medyanın "kolay yoldan dopamin sağlayarak" dikkat süremizi kısalttığını söylüyor. "Kolay yoldan dopamin elde etme, dikkat süresini kısaltıyor" diyor. Bununla birlikte, uzmanlar teknolojinin DEHB tanısı ile doğrudan bir bağlantısı olduğuna dair net bir veri bulunmadığını belirtiyorlar. Ancak, dijital içeriklerin aşırı tüketimi ve sürekli dikkat dağılmalarının, DEHB semptomlarının daha belirgin hale gelmesine yol açtığına dair endişeler var. CİNSEL FARKLILIKLARIN YERİNE TANIMLIĞIN ARTMASI Türkiye’de çocukluk döneminde DEHB tanısı almış kişilerin oranı, dünya ortalamasının üzerinde. Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı bölümlerine başvuran hastalar arasında DEHB tanısının yaygınlığı birinci sırada yer alıyor. Ancak, erkeklerde DEHB’nin daha fazla görüldüğü gerçeği de dikkat çekiyor. Çocuklar arasındaki DEHB yaygınlığı, erkeklerde 3-5 kat daha fazla. Dr. Ali Kandeğer, erkeklerin çocukluklarında DEHB semptomlarının daha belirgin olması nedeniyle daha erken tanı aldıklarını belirtiyor. Ancak kızlar, DEHB'yi daha "sessiz" bir şekilde yaşadıkları için tanı almakta zorluk çekebiliyorlar. Kızlar, özellikle mükemmeliyetçi ve aşırı kontrolcü davranışlar sergileyebilir, ancak bu da DEHB’nin gözden kaçmasına neden olabilir. ERKEKLERİN KAYBOLAN ŞANSLARI Erişkinlikte DEHB tanısı almak daha zor olabilir. Dr. Ali Kandeğer, erkeklerin DEHB belirtileriyle birlikte alkol ve madde bağımlılığı gibi riskli davranışlara yönelebileceklerini belirtiyor. Bu, erkeklerin sağlık sisteminden kopmalarına ve tanı almadan hayatlarına devam etmelerine neden olabilir. Kadınlar ise genellikle tükenmişlik, depresyon gibi şikayetlerle kliniklere başvuruyorlar. Dr. Sücüllüoğlu Dikici, "Hayat mücadelesi içinde tükenmiş ve depresif şikayetlerle başvuran kadınlarda, DEHB tanısı genellikle gözden kaçmıştır" diyor. Depresyon tedavi edildikten sonra, genellikle gözden kaçan DEHB tanısı ortaya çıkabiliyor. DEHB İLE YAŞAM: TEDAVİ SEÇENEKLERİ DEHB tedavisi, ilaçla yönetilebileceği gibi, hastaların yaşam tarzlarına yönelik çeşitli öneriler de sunuluyor. Uzmanlar, DEHB’li bireylere spor yapmayı, mindfulness egzersizlerine yönelmeyi ve özellikle tek bir işe odaklanmayı öneriyor. Bu tür yaşam alışkanlıkları, DEHB'yi yönetmenin önemli yolları arasında yer alıyor. DEHB VE GELECEKTEKİ YÖNTEMLER DEHB'nin tedavisinde, multidisipliner bir yaklaşım gereklidir. Uzmanlar, yalnızca ilaç tedavisinin yeterli olmayacağına, kişinin yaşam alışkanlıklarının da bu süreçte önemli bir rol oynayacağına dikkat çekiyorlar. Daha fazla araştırma, DEHB'nin daha iyi anlaşılmasını ve daha etkili tedavi yöntemlerinin bulunmasını sağlayacaktır. BBC