Berna Sever / EGE TELGRAF- Son yıllarda Barbie bebeklerinin sosyal medya platformlarında yaygın hale gelmesiyle birlikte, "Barbie Akımı" adı verilen bir fenomen ortaya çıktı. Bu akım, Barbie bebeklerinin gerçek hayattaki insanların fiziksel özelliklerine dönüşmüş hallerini gösteren fotoğraflar ve videolar paylaşarak popülerlik kazanmakta. Ancak, bu akımın vücut algısı üzerinde psikolojik etkileri hakkında endişeler artmakta. Psikologlar, Barbie Akımının vücut algısı üzerindeki etkilerini açıkladı. Açıklamada, “Barbie bebekler, uzun bacakları, ince beli, dolgun göğüsleri ve mükemmel yüz hatları ile yıllardır eleştirilerin odağında yer almıştır. Ancak Barbie Akımı, gerçek insanları Barbie bebeklerin fiziksel özelliklerine yaklaştırmaya yönelik çabaları içermektedir. Bu eğilim, gençlerin ve yetişkinlerin sosyal medyada kusursuz ve mükemmel bedenlere olan özlem ve takıntısını artırabilir. Bu tür etkilerin yanı sıra, Barbie Akımının kendisi de eleştirilere maruz kalmaktadır. Bazıları, gerçek insanları Barbie bebeklerine benzeterek bireylerin çeşitliliğini ve farklı vücut tiplerini yok saydığını düşünmektedir. Sonuç olarak, Barbie Akımının vücut algısı üzerindeki psikolojik etkileri hakkında yapılan araştırmalar, bu tür sosyal medya eğilimlerinin insanların kendilerini değerlendirmeleri ve algılamaları üzerinde önemli bir rol oynayabileceğini göstermektedir. Ebeveynler, eğitimciler ve sosyal medya platformları, bu tür eğilimlerin yayılmasını önlemek ve sağlıklı bir vücut algısı geliştirmek için daha olumlu ve çeşitlendirilmiş içeriklerin teşvik edilmesine odaklanmalıdır” ifadeleri kullanıldı.
Uzmanlar ayrıca, Barbie Akımı’nın etkilerini maddeler halinde sıraladı:
Beden İmajı Sorunları: Barbie bebeklerinin estetik ve simetrik görünümleri, gerçek bedenlerle karşılaştırıldığında çoğu zaman ulaşılamayacak hedefler olarak görülebilir. Bu durum, bireylerde bedenleriyle ilgili memnuniyetsizlik ve düşük benlik saygısı sorunlarına yol açabilir.
Kusursuzluk Arayışı: Barbie Akımı, insanları mükemmellik ve kusursuzluk arayışına yönlendirebilir. Gerçek hayatta ulaşılamayan bu ideale ulaşma çabaları, kaygı, stres ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklara katkıda bulunabilir.
Yeme Bozuklukları: Barbie bebeklerin son derece ince vücutları, gençler arasında yeme bozuklukları, özellikle anoreksiya ve bulimia nervoza gibi sorunları tetikleyebilir.
Sosyal Karşılaştırma ve Rekabet: Barbie Akımı, insanların sosyal medyada kendilerini diğerleriyle karşılaştırmalarını ve rekabet etmelerini teşvik edebilir. Bu durum, kişiler arasında olumsuz duyguların ve kıskançlığın artmasına neden olabilir.