Türkiye’nin en iyi 10 şarkütericisi arasında yer alan Tereci Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Tereci “Çizgimizi değiştirmeden bakkal olmaya ve kalmaya devam edeceğiz” diyor..
Türkiye’nin en iyi 10 şarkütericisi arasında yer alan Tereci Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Tereci “Çizgimizi değiştirmeden bakkal olmaya ve kalmaya devam edeceğiz” diyor..
Tereci Gıda, İzmir’in en değerli markaları arasında. Yöresel şarküteri ve kahvaltı denince akla ilk gelen isim olan Tereci, Türkiye’de ilk kez farklı bir konsepti başlatıp ülkemizin yöresel zenginliğini mutfaklara taşıyan, her bölgenin havası suyu ve toprağında yetişen ürünlerini aracısız ve hiçbir işleme tabi tutmadan tüketiciye ulaştıran bir firma. Bugüne kadar birçok ödüle layık görülen Tereci ulusal bazda yapılan değerlendirmelerde, Türkiye’nin en iyi 10 şarküterisi arasında. Bir hayali, rüyayı gerçekleştirmek amacıyla çıkılan nerdeyse 40 yılı bulan yolculukta bugün şirketin başında ikinci kuşak’tan Fırat Tereci var. Tereci liseyi bitirir bitirmez şirkette sorumluluk üstlenmiş ve 17 yıldır da babası ve amcalarıyla birlikte çalışıyor. Süper marketlerle yarışmaya çalışan bakkal konseptine adeta hayat veren Fırat Tereci ile sohbete “neden bakkal?” diye başlıyorum..
Mahalle bakkalları samimiyetin, bir kültürün adıydı
“Türkiye’de özellikle son 25 yılda organize perakendecilik alanında yaşanan gelişmeler, geleneksel alışveriş ve tüketim anlayışında da hızlı bir değişime neden oldu ve bunun sonucunda, büyük marketlere ve perakende zincirlerine geçiş yaşandı. Perakendeci işletmelerin içinde en küçük birimi oluşturan bakkallar süpermarketlere dönüştü. Kent dokusu içinde çok önemli bir yer tutan, sadece ticari bir kurum olmanın ötesinde mahallelinin her türlü ihtiyacını karşılayan, vatandaşla bütünleşmiş, önemli bir sosyal sorumluluğu da yerine getiren "çok güzel kurumlardı" bakkallar. Mahalle bakkalları samimiyetin, bir kültürün adıydı. Evimizin anahtarını bıraktığımız, çocuklarımızı rahatça emanet ettiğimiz, paramız yetmediğinde veresiye yazdırdığımız sempatik dükkanlardı. Tereci Gıda olarak gıda toptancılığı yaptığımız yıllarda 3000 bakkalla çalıştık, bakkalların ruhunu kültürünü değerlerini gelişimini iyi bilen kişileriz. Mahalle bakkallarının tek tek kapanmasıyla birlikte toplumun insani ilişkilerindeki samimiyetin, güler yüzün yok olmaya başladığını görünce kendimize sosyal bir proje hedefi koyduk; bakkal kültürünü yaşatacağız dedik. Ve Tereci Yöresel Bakkal zincirini kurduk. Şu anda 5 dükkanımız var”
Tereci, Karşıyaka Alaybey’de ilk yöresel bakkalını 2004 yılında açarak bu yoldaki serüvenine büyük bir heyecanla başlıyor. Ardından 2005 yılında Soğukkuyu yöresel bakkalı, 2007 yılında Bostanlı yöresel bakkalı, 2010 yılında Mavişehir yöresel bakkalı ve 2011 yılında da Yeni Girne yöresel bakkalı açılıyor. İzmir’liler bu konsepti çok sevmiş durumda. Anahtarlarını Tereci bakkala bırakan, çocuğuna okul dönüşü ‘Tereciye git seni oradan alırız’ diyen sayısız müşteri var artık. Tereci Gıda mağazalarının bir özelliği de insanların burada kendilerini mutlu ve özel hissetmesi... Bunun nedeni de Tereci ’de ‘her müşteri özeldir’ zihniyetinin hakim olması… Tereci’de alışveriş yapsın yapmasın kapıdan giren her müşteriye eşit ve özel olarak hizmet ediliyor, ikramlar yapılıyor ve güleryüzle karşılanıyor. Müşterilere, evlerine gelen misafir gibi hürmet ve saygı gösteriliyor. Ürün alsın veya almasın herkese çay, kahve ikram ediliyor, ürün tadımı yapılıyor. Müşteriler de bu hizmetten gayet memnun ayrılıyor. Fırat Tereci’yi dinlemeye devam edelim..
“Bakkal kültürünü çok iyi biliyorduk, esnaf olan dedelerinin yanında öğrenmiş babamlar bu kültürü ve de bakkal konseptini başlatmadan önce Anadolu’nun her bölgesini karış karış gezmişler Yerel üreticilere destek olmak ve onların güçlenmesini sağlamak için de ürünlerini ülkemizin köy ve kasabalarındaki yerel üreticilere yaptırmayı hedeflemişler. Bir şey gerçekten istenirse başarılacağına inanıyoruz. Yaptığımız işin en iyisini yapmak ve insanlara güven vermek başarımızın anahtarı. Türkiye’de ilk kez alışık olunmayan bir sistemle “müşteri ne yemek istiyorsa onun siparişini versin” sloganıyla kahvaltı salonları açtık. Yüzlerce çeşit yöresel ürünleri misafirlerinin seçimine sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İnsanları mutlu etmek ve güzel hizmet sunmak beni mutlu ediyor”
KAHVALTILI BAKKAL
Tereci kahvaltısında gerçek anlamda yöresel ürünler bulunuyor. Zincir mağazalardan markalı ürünleri Tereci’de görmezsiniz. Yerel üreticinin çok güzel, lezzetli ve kaliteli ürünleri vardır raflarda ya da sofrada. Müşterilerin bakkalda ürünleri alırken aynı zamanda ailece oturup kahvaltılarını yapmaları hayali ile Mavişehir kahvaltılı bakkalı hayata geçti..Burada kahvaltı standartlarının dışına da çıkılmış durumda. Herkesin damak tadının ve tercihlerinin farklı olabileceği düşüncesiyle müşteriye sınırsız seçme hakkı veriliyor. Slow Food önderliğinde 2021 yılında İzmir’de düzenlenecek dünyanın en büyük gıda hareketi olan Terra Madre Fuarı Anadolu mutfağını oluşturan tarım ürünlerini, yerel değerleri tüm dünyaya aracısız olarak tanıtmayı amaç edinen büyük bir organizasyon. Tereci Gıda bu fuarı İzmir’de hayata geçiren firma. Çünkü yerel üreticiyi destekleyerek Anadolu’yu karış karış dolaşıyor ve yöresel lezzetleri yerinde tespit edip üretici birlikleri ve yöresel kooperatiflerle birlikte peşin alımlar yapıyor ve bu lezzetleri aracısız tüketici ile buluşturuyor. Bu da Türk mutfak kültürünün yöresel lezzetleri değerlenmesine büyük katkı sunuyor. Otlu peynir için Van’a, pezik turşusu için Sivas’a, Harnup pekmezi için Mersin’e soframızı şenlendiren kuymak peyniri için Trabzon’a kadar gidiyorlar.
‘KONSEPT BOZULMAYACAK’
Ya Franchise verilir ya da bakkaldan yola çıkarak marketler zincirine dönülürse?
“Ne franchise vereceğiz ne de bakkal konseptimizi bozacağız. Rahat olun. Her hafta 3000 kişinin kahvaltı yaptığı huzur dolu, doğal ve otantik bir mekanı İzmirlilerin hizmetine sunmamız ve bu mekana etkinlik evini de eklememizle birlikte artık başka şube açmayacağız. Büyümek demek, bakkal zihniyetinden uzaklaşmak demek. Büyümek demek aynı kalitede ürünü müşteriye aynı tazeliğinde ulaştıramamak demek. Büyümek demek aile ortamı gibi olan sıcak ilişkileri sürdürememek demek. Çizgimizi değiştirmeden bakkal olmaya ve bakkal kalmaya devam edeceğiz”
Fırat Tereci İzmir doğumlu. Bakkal kültürünün modern bir temsilcisi.