19 Haziran 2020 tarihinde Herkes İçin Acil Sağlık Derneği (HİASD) tarafından düzenlenen Online “Korona ve güncel bilgiler” Konferansı’nda son bilgiler tartışıldı.
Prof. Dr. Dilek Arman, Prof. Dr. R...
19 Haziran 2020 tarihinde Herkes İçin Acil Sağlık Derneği (HİASD) tarafından düzenlenen Online “Korona ve güncel bilgiler” Konferansı’nda son bilgiler tartışıldı.
Prof. Dr. Dilek Arman, Prof. Dr. Recep Akdur, Prof. Dr. Ramazan İnci, Prof. Dr. Gürkan Ersoy’un konuşmacı olduğu ve bendenizin de başkanlık yaptığı bu konferansta, konuşmaların ana başlıklarını paylaşmak isterim:
Kovid ile ilgili olarak, yaşananlarda bir belirsizlik ve algı yönetimi olduğu ortadadır. Dünya’da sıtmadan her sene 405 bin insan, tüberkülozdan 600 bin insan, influenza nedeniyle de her sene 900 bin insan ölmektedir. 1970 -1980’li yıllarda herhangi bir hastalık tedavisi konuşulduğunda bunun tedavisi konusunda tereddüt olmazdı. Oysa bugün tedaviden, aşı çalışmasına, hastalığın nasıl geliştiği konusuna kadar, her adımda çok ciddi bir güvensizlik bulunmaktadır.
Virüsün yayılma hızı da çok ürkütücüdür. Çok fazla insana bulaşacak olması konunun ciddi bir sağlık sorunu olmaya devam ettiğini göstermektedir.
NE YAPIYOR?
Kovid’in vücutta ciddi bir immün yanıt oluşturduğu görülmektedir. Aşırı immün yanıt geliştirenler daha ağır klinik tablo göstermektedir.
Ateş, öksürük, nefes darlığı en sık görülen belirtilerdir. Bunların hiçbirinin görülmediği insanlar da vardır. Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre virüs bulaşanların yüzde 40’ı hastalığı belirtisiz geçirmektedir. Yüzde 40, halsizlik, iştahsızlık gibi hafif belirtiler göstermektedir. Yüzde 15, ağır seyretmektedir. Yüzde 5 ise ciddi bir tablo ile yoğun bakım tedavisine gereksinim duymaktadır.
Çok az oranda endoteli (damarın iç yüzü) bozan bir virüs olduğu da anlaşılmaktadır. Bunun etkisiyle damar tıkanıklıkları, bazen pıhtıların başka damarlara atılması gibi etkiler olabilmektedir. Örneğin, geçen süre içerisinde,
Kovid parmağı adı verilen bir tablo da görüldü. Morarma, kızarma ile görülen bir klinik tablo ortaya çıktı.
Cilt döküntüleri olan hastalar da saptandı. Tipik bir suçiçeği döküntüsü ile seyreden hastalar oldu. Kovid 19’un suçiçeğine benzeyen bir döküntü yaptığı saptandı.
KOVİD BİTER Mİ?
Bugünden yarına biteceğini düşünmek gerçekçi olmaz.
Son haftalarda yapılan ve yayınlanan çalışmalar, hastalığın 2019 Haziran’ında ortaya çıktığı, Ocak ve Şubat 2020’de çok sayıda kişinin hastalandığı ve Mart ayından itibaren yaşanan durumun 2. dalga olduğu görüşünü ileri sürmektedir.
Ülkemizde, “komşuda kötü, bizde çok iyi” yaklaşımı doğru değildir. Kötümser tablo yaratanlar da, iyimser tablo gösterenler de bilim yerine fal bakmaktadır.
ABD’de Kovid ölümü olarak kayıtlara geçirilenler ile İtalya ve Türkiye’de Kovid ölümü olarak kayıtlara geçirilenler çok farklıdır. Öyle ki, ABD’de tüm solunum yolu hastalıkları, akciğer hastalıkları neredeyse Kovid olarak kayıtlara geçerken, Türkiye’de tam tersi yapıldı.
SON SÖZ: Başımızın çaresine bakmalıyız. Maske, sosyal mesafe ve hijyene dikkat !