Hadsiz uslüp nasıl düzelir? 

Sizde durumlar nasıl, kayboluyor musunuz internet dehlizlerinde? Sosyal medya hesaplarımızdan kaldıramaz olduk başımızı. Yalnız paylaşımlar değil, onun denize atılan taş misali halka halka büyüttüğü yorumlar da alıyor artık vaktimizi.

Bilgi, haber, duyuru, fotoğraf, video ne biçim ne de içerik... Hiç birinin önemi yok. Hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın, ne anlatılırsa anlatılsın, değerlendirmeyi okuduğumuz yorumlarla yapıyoruz. Şeffaflık açısından şahane! Bilen, bildiğini paylaşıyor da aydınlanıyorsun. İşin iç yüzünü öğreniyorsun; ancak öğrenmek, katkı sunmak, yanlışı düzeltmek gibi olumlu amacı olmayan çok sayıda sosyal medya kullanıcısı var ve yaptıkları yorumlara anlam vermek mümkün değil. Sahi, yüz yüze konuşurken sarf edemeyecekleri sözleri, yazma cesaretini nereden buluyorlar? Bu cesaret değil, alenen hadsizlik.

Piyanist İklim Tamkan, twittter hesabından duyuru yayınladı. Bir  öğrencisinin dünyaca ünlü müzik okulu Yehudi Menuhin School’a yüzde 80  bursla kabul edildiğini, öğrencinin egitimine baslayabilmesi icin yaklasik 9000 pound gibi bir paraya ihtiyaç olduğunu bildirdi. Ardından 2012 doğumlu genç yeteneğin, eğitim aldığı hocaları ve kazandığı ödülleri de verdiği konserlerle birlikte listeledi.

Bu tür paylaşımlarda konuyla ilgili merak edilenler sorulabilir, yardım düşünülüyorsa bilgi, belge istenebilir. Yardım için maddi durum yetersizse, güzel dilekler iletilebilir, paylaşım beğenilebilir, yayılabilir. Akla yatmadıysa görmezden gelinebilir. Desteğin ya da tepkinin en yalın hali budur, yerinde ve naif bir tutumdur.

Oysa bu paylaşımın altında, "Sağ olun, benim dolandırıcım var" yazan var, "Çocuk dilendirmenin elitist türü" yazan var, "Keşke mühendislik dalında başarıya imza atsaydı da gurur duyabilseydik" yazan var, "İmam hatibe gönderseydiniz para yollardım" yazan var. Daha neler neler...

İyi dilekler, öneriler de var şüphesiz; ancak nasıl ve neden bu kadar kötü bazıları anlamıyorum. Oysa küçük bir kız, yeteneğiyle sanatçı olma yolunda ilerliyor. Destek verilir ya da verilmez; ama böyle küçümsenmez.

Elbette sorgulanmalı "yardım"/"destek" duyuruları; ama nedense sosyal medya hesaplarındaki yorumların çoğu benzer. Sorgulama yok, iyi niyet yok, yardımcı olma isteği yok. Alay var, hakaret var, ahlaksızlık var, küfür var, sadece utanma yok.

Bu amaçsız ve hadsiz üslubu nasıl düzelteceğiz, gerçekten merak ediyorum. Lütfen kendimize çeki düzen verelim. Beğenmedimizi, kabul etmeyeceğimizi anlatmanın da uygun yolları var. Hiç kimseye karşısına geçip söyleyemeyeceğimiz sözleri klavye ile ulaştırmayalım. Hepimiz iyiliği, nezaketi hak ediyoruz.