Bu hafta alkışlar Eczacıbaşı Spor Kulübü'ne. Yıllardır Türk voleybolunun gelişmesine katkı sunan, çocuklarımıza, genç kızlarımıza hayal kurmayı öğreten kulüp, sporcuya, insana desteğin sahayla sınırlı kalmaması gerektiğini de gösterdi.
Okumuşsunuzdur, hepimiz kahrolduk.
Türkiye A Milli Kadın Voleybol Takımı’nın oyuncularından Hande Baladın, kendisine yöneltilen tehdit nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu; ancak M.N. gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Bunun üzerine Baladın' ın oynadığı Eczacıbaşı Spor Kulübü harekete geçti. Kulüp, Baladın'a gelen tehdit mesajlarından endişe duyduklarını ve çalışma hürriyetlerinin kısıtlandığını söyleyerek savcılığa şikayette bulundu.
Dilekçede M. N'nin paylaşımlarıyla "Asit atacağım, diri diri yakacağım. Arabanı tararım" ifadelerinin saldırgan bir tutum sergilediği belirtildi. Ayrıca N'nin şirket binasını basacağı yönündeki ifadeleri yüzünden spor kulübü ve şirket çalışanlarının hürriyetini etkilediği vurgulandı. Baladın'ın da antrenmanlarda endişe ve korku duyduğu belirtilerek, M. N. hakkında 'Tehdit' ile 'İş ve çalışma hürriyeti ihlal' suçlarından cezalandırılması talep edildi. Savcılık soruşturma başlattı.
Kulüp yöneticilerini Baladın başta olmak üzere tüm çalışanlarına sahip çıktıkları için kutluyorum. Bu kadar saldırı, cinayet haberlerinden sonra bu ruh hastalarını "serbest" bırakanların amacını da anlamıyorum. Herkes gibi ben de "Neyi bekliyorsunuz, milli sporcunun öldürülmesini mi!", diye sormak istiyorum. Hoş, içimizden birinin daha başına bir şey gelse ne değişecek ki?
Eski koca, eski sevgili terörü bitmedi, iş arkadaşı, komşu, akraba yetmedi, hiç tanımadıklarımızın tehditleri başladı. Bu ülkede kendi yolunda yürüyen gencecik bir kız, samuray kılıcıyla öldürüldü ya, öylesine öldürüldü! İnanabiliyor musunuz? Kimse yaşananlardan kendisine pay çıkarmadı, utanmadı, "Ne yapsak" diye tasalanmadı. Gündem asla kadınların refahı, "yaşam hakkı" olmadı. Hayatta kalmak bir şans haline geldi.
Neden kendimizi güvende hissetmemiz istenmiyor? Neden katiller, tecavüzcüler, ruh hastaları elini kolunu sallayarak geziyor aramızda?
Tecavüzcüye tepki gösterenlere para cezası verenleri, çocuklara tecavüz edenler için "bir kereden bir şey olmaz" diyenleri, "çocuğun rızası vardı" diyenleri, canavarca katledilen genç kızın ardından, "ailesi sahip çıksaymış" diyenleri hiç affetmeyeceğiz. Suçluya cesaret veren bu sistemle de kamuoyunun vicdanını yaralayan adaletsiz kararlarla da mücadele edeceğiz.
Milli sporcumuz Hande Baladın ve tüm kadınların yanındayız. Yargının da yasama ve yürütmenin de bizim gibi "yaşam hakkının" yanında olmasını bekliyoruz.