BERNA SEVER-EGE TELGRAF-Patolojik yalancılar, yalan söylemeyi bir alışkanlık haline getirir ve bu davranışları genellikle kontrol edilemez bir hale gelir. Bu kişiler, yalanlarını genellikle dikkat çekmek, kendilerini daha ilginç göstermek veya belirli bir durumu kontrol altına almak amacıyla söylerler. Ancak, patolojik yalanların arkasında yatan nedenler ve motivasyonlar karmaşıktır ve her birey için farklılık gösterebilir.

Patolojik yalanın başlıca belirtileri şunlardır:

Sürekli Yalan Söyleme: Patolojik yalancılar, neredeyse her durumda ve konuda yalan söylerler. Bu yalanlar, küçük günlük meselelerden büyük yaşam olaylarına kadar geniş bir yelpazede olabilir.
Yalanlarına İnanma: Bu kişiler, kendi yalanlarına inanma eğilimindedirler. Zamanla, gerçek ve kurgu arasındaki sınır bulanıklaşır ve yalancı, kendi yarattığı hikayelere inanır hale gelir.
Tutarsızlık: Patolojik yalancıların yalanları genellikle tutarsızdır. Farklı durumlarda farklı hikayeler anlatabilirler ve bu hikayeler genellikle birbirleriyle çelişir.
Empati Eksikliği: Bu kişiler, yalanlarının başkaları üzerindeki etkilerini nadiren düşünürler. Başkalarına zarar vermekten çekinmezler ve yalan söylemenin sonuçları konusunda duyarsız olabilirler.
Patolojik Yalanın Nedenleri
Patolojik yalanın nedenleri tam olarak anlaşılamamıştır, ancak çeşitli psikolojik, biyolojik ve çevresel faktörlerin bu durumu tetikleyebileceği düşünülmektedir. Bazı uzmanlar, patolojik yalanın narsistik kişilik bozukluğu, antisosyal kişilik bozukluğu veya sınırda kişilik bozukluğu gibi diğer psikolojik rahatsızlıklarla ilişkili olabileceğini öne sürmektedir.

Başınızdaki ağrıyı nasıl tanımlıyorsunuz? Sıkışma hissine dikkat Başınızdaki ağrıyı nasıl tanımlıyorsunuz? Sıkışma hissine dikkat

Biyolojik açıdan, beyin kimyasındaki dengesizlikler veya nörolojik anormallikler patolojik yalanı tetikleyebilir. Çevresel faktörler arasında ise çocuklukta yaşanan travmalar, düşük özsaygı ve sürekli onaylanma ihtiyacı yer alabilir.

Tedavi ve Yönetim
Patolojik yalan, tedavisi zor bir rahatsızlıktır çünkü bireyler genellikle kendi sorunlarını kabul etmekte zorlanırlar ve tedaviye direnç gösterebilirler. Bununla birlikte, psikoterapi, özellikle bilişsel davranışçı terapi (BDT), bu durumun tedavisinde etkili olabilir. BDT, bireylerin yalan söyleme davranışlarını tanımlamalarına ve bu davranışları değiştirmelerine yardımcı olabilir.

Psikoterapiye ek olarak, aile desteği ve açık iletişim, tedavi sürecinin önemli bir parçasıdır. Aile üyeleri ve arkadaşlar, patolojik yalancının yalanlarını sürdürmemesi için dikkatli olmalı ve dürüstlük konusunda teşvik edici olmalıdır.

Kaynak: EGE TELGRAF