Güncel

Önce Atlas Otel’e can verdi şimdi lezzet şöleni yaşatıyor

İzmir’in duayen turizmcilerinden Bircan Tağıl ile kentin kalbine eşsiz bir ruh katan Atlas Otel’i konuştuk… “Amacımız misafirlerimize kendini özel hissettirmek” diyen Tağıl’ın bu uğurda aşçı önlüğünü de takıp mutfağa indiğini öğrendik… İşte, Tağıl’ın anlatımıyla Atlas Otel ve birbirinden güzel lezzetler…

Abone Ol

Aycan SUPHANDAĞLI/EGE TELGRAF-İzmir’in kaloriferli ve banyolu ilk oteli ‘Atlas Otel’ tarihinden miras aldığı görkemiyle günden güne çırasını yükseltmeye; otelcilik sektörüne bambaşka bir boyut kazandırmaya devam ediyor. Tabii ki bunda İzmir turizminin duayeni Bircan Tağıl ve eşi Muzaffer Tağıl’ın emeği çok büyük… Bircan Tağıl ile Atlas Otel’deki son gelişmeleri konuştuk. Kendi elleriyle hazırladığı enfes kahvaltı ile otelde hoş bir dinlenmenin yanı sıra damaklarda da unutulmaz bir imza bırakmayı hedeflediklerini söyleyen Bircan Tağıl, Atlas Otel’i Ege Telgraf için anlattı.

Atlas Otel, İzmir’in kalbinin attığı Konak’ta yükselen görkemli bir yapı… Otelin bir dönem kapalı kalmasına çok üzüldük ama daha sonrasında sihirli bir değnek değmişçesine bu güzel yapı tekrar ayağa kalktı ve günden güne güzelleşiyor. Bize biraz otelin şu anki durumunu anlatır mısınız?

Atlas Otel, İzmir’in geleceğe taşınacak en kıymetli değerlerinden. Burası aslında bir otel değil; otelden öte bir tesis… Çünkü bu yapının çok özel bir ruhu var. O nedenle sadece ticari bir mekan olarak değil; sanatla, kültürle, güzel insanlarla, kıymetli konuklarıyla, değer bilenlerle değerine değer katan bir örneği dahi olamayacak ender bir yapı. Atlas Otel’e ilk geldiğimde geceleri dahi uyumak istemiyor, bu güzelliğin her bir anını yaşamak için heyecanlanıyordum. Biz Atlas Otel’e geldiğimizde evimizi geride bıraktık. Bir evin ruhunu, sinerjisini veren, bunu her misafirine de yaşatan bir yapıda olmak bizim için çok özel. Burada çok güzel şeyler yaşanmış, çok kıymetli konuklar gelmiş. 1958 yılında açıldığında İzmir’in ilk ve tek banyolu ve kaloriferli oteli olarak adını tarihe altın harflerle yazdırmış. O nedenle sanat, ticaret, iş dünyası, siyaset dünyası, en tatlı balayı tatilleri hep burada yer almış…

KALBİNDE CUMHURİYETİN İZİ VAR

Biraz anlatır mısınız, kimler kalmış Atlas Otel’de?

Bildiğimiz birçok sinema sanatçısını listenin başına yazabiliriz. Zeki Müren, Emel Sayın, Nejdet Tosun… Kalmak için hep Atlas Otel’i tercih edermiş. Ayrıca bizim için bu binaya anlam katan çok önemli iki konuğumuz var; İsmet İnönü ve Celal Bayar. Onlar 1958 yılında ikişer kez bu otelde konaklamışlar. Biz de bu Cumhuriyet dönemi oteline ithafen Türkiye’de ilk kez bir Cumhuriyet Suiti hazırladık. Bu odamızın dizaynı son derece özel… İçinde Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e ait kitaplar ve objelerin yanı sıra yatağın başında da Nutuk yer alıyor. Odamızda bir pikabın içinde Atatürk’ün sevdiği şarkılardan oluşan bir plak da var. Misafirlerimiz bu odada toplantı yapıyor; konuklar ağırlanıyor. Yaklaşık 60 metrekarelik bu odamıza talep de oldukça fazla… Çok kıymetli yazarlarımızdan birini (isim vermeyeyim) geçtiğimiz günlerde bu odada ağırladık. Sabah gecesinin nasıl geçtiğini sorduğumda, “Muazzam bir gece geçirdim ama yatakta yatmadım’ dedi. Nedenini sorduğumda ise “Orada yatamam, haddim değil. İsmet İnönü ve Celal Bayar’ın kaldığı bir odada nasıl yatabilirim ki…” cevabını verdi. Bu bizim için o kadar özel ki… İşte, insanların kıymet bilmesi tam da bu… Bu bina o yüzden çok kıymetli; bu duygular insanlara yaşatılmalı, o duygular bu binanın duvarlarına işlemeli…

‘AİLECE GÖZÜMÜZ GİBİ BAKIYORUZ’

Bunların yanı sıra sizce Atlas Otel’i diğerlerinden ayıran şey nedir?

Biz bir fabrikasyon otel değiliz. Artık insanlar özgün ve özel şeyler arıyor, kendilerini değerli hissetmek istiyor. Belki de en önemlisi insanlar gittikleri yerde kendilerini sarmalayacak bir sıcaklık arıyor. Bunlar fabrikasyon otellerde ne yazık ki çok da bulunamıyor. Tabii ki çok güzel otellerimiz var, onların da önemini asla azımsayamam. Ancak zaten Atlas Otel olmasaydı bunları konuşuyor bile olmayacaktık. O nedenle burası bir otelden çok öte… Eşi ve benzeri olmayan bir hazine. Atlas Otel’in yönetimini aldığımızdan beri ailece buradayız, gözümüz gibi bakıyoruz. Buradan uzaklaşsak bile her an aklımız burada oluyor. Misafirlerimizin sadece memnuniyeti değil, yüzde 100 memnuniyeti çok önemli. Bir gün bir beyefendi geldi, ertesi gün 19 Mayıs. Telefonla biriyle konuşuyordu, kulak misafiri oldum, “Ben neredeyim biliyor musun? İsmet İnönü ve Celal Bayar’ın kaldığı tarihi bir oteldeyim” diye birine anlatıyordu. O an tüylerim diken diken oldu ve dedim ki: Biz çok iyi bir şey yapıyoruz…

‘AMATÖR RUHLU PROFESYONEL EKİP’

Şu anda kaç personelle hizmet veriyorsunuz?

12 ila 15 personelimiz var ancak bu sayı yoğunluğumuza göre daha da artıyor. Toplantılarımız oluyor. VIP misafir de ağırladığımız için her şeyi hakkı ve layığıyla yapabilmek adına organize oluyoruz. Amatör ruhla çalışan ciddi profesyonel bir ekibimiz. Otelimiz 50 oda ve 110 yataktan ibaret. 50 oda şehir merkezi için fazla bir sayı değil ama özgün bir otel olduğumuz için yeterli.

’40 SENELİK BİRİKİMİM VAR’

Atlas Otel sadece muhteşem yapısı, odaları ve otelcilik hizmetiyle değil lezzetleriyle de ön plana çıkıyor. Burada sizin de çok özel imzalarınız olduğunu biliyoruz. Biraz da lezzetlerden bahsedelim mi?

Bir şeyler yapıyorduk ama hep bir şeylerin eksik kaldığı hissi de içimizde yok değildi. Özellikle eşim Muzaffer Tağıl, ‘Bircan, büfede bir değişiklikler mi yapsak?’ diye ara ara soruyordu. Yenilsin, içilsin çok seven insanlarız… Bir gün ona ‘Ben inerim mutfağa, bize özgün lezzetler çıkarırım’ dedim ve önlüğü giydim. Bana görev düşen noktada her şeyi seve seve yaparım. Görev düştüğünde oda temizliği de yaparım, resepsiyonda da yer alırım. 40 senelik bilgi birikimim var, onları paylaşmak gerekiyor değil mi! Aile içinde aramızda zaman zaman espri yapar, ‘Bir Bircan kolay yetişmiyor’ derim. Bana çevrem ‘Artık otur, dinlen’ diyor ama ben 10 yaşından bu yana çalışan bir insanım tek bir gün yorulmadım. Çünkü her şeyi severek yapıyorum. Mutfakta da iddialıyımdır, her özel günümde masaların hazırlanması bana aittir. Sonuçta mutfak sevgiyi ifade etmenin en doğal yolu ve kültürümüze oturmuş temel yapı. Ürünlerimiz çok özel. Bizde hiçbir ürün iki gün üst üste olmaz; her şey günlük. Havra’ya gidilir, özel ürünler tek tek seçilir. Öyle telefonla sipariş vermek bize göre değil… En iyi peynirleri, en iyi reçelleri, zeytinleri, etleri seçiyoruz. Hele reçelleri kendi ellerimizle hazırlıyoruz. Yeşillikleri tek tek seçiyor, tazeliklerine itina ediyoruz. Bir evde ne olmasını istiyorsanız tıpkı öyle… Sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemekleri… Hepsi de aynı özenle hazırlanıyor. Menemenler, biber kızartmaları, şakşukalar… Zeytinyağlılar, birbirinden özel et yemekleri… Hepsi son derece özenle hazırlanıyor ve konuklarımıza ikram ediliyor. Az yapılmış ama öz yapılmış lezzetler. Amacımız misafirlerimizi özel hissettirmek!

Peki, bundan sonraki hedefleriniz nedir?

Amacımız Atlas Oteli’nin her yerde çok bilindik bir marka olması. Her anlamda bu kadar özgün olan bir tesis, kıymet bilen konuklarıyla dolmalı… Bizim gelmek istediğimiz nokta bu. Misafirlerimiz ilk önce bizi tercih etmeli burada kalmak istemeliler. Bunu başarmaya başladık. Ancak daha yolumuz var. Bunu tam olarak sürekli bir yapıya dönüştüreceğiz. Bizler kalitemizi, çıtamızı hep en yüksekte ilgi ve güler yüzle taçlandırıp, otelimizin nostaljisini tekrar yaşatacağız. Kısa zamanda çok yol aldık. Birkaç projemiz daha var. Emek yoğun işler olduğu için adım adım ilerliyoruz. Ailece bu sektörde olmanın gururu ve mutluluğu içindeyiz. Burası çok özel bir yer. El birliği ile tarihi “Atlas Oteli” en iyi yerlere taşıyacağız.