Konya'nın tanınmış keçeci ustalarından Celalettin Berberoğlu, babasından devraldığı mesleği üçüncü kuşak olarak yaşatarak, hem geleneksel keçe sanatını hem de Mevlana’nın kültürünü yaşatmaya devam ediyor. Mevlana Müzesi çevresindeki atölyesinde keçeden çanta, ceket, şapka, ayakkabı gibi çeşitli ürünler üreten Berberoğlu, aynı zamanda Mevlevi geleneğine ait obje ve giysiler de tasarlıyor. 57 yaşındaki usta, keçeciliğe olan ilgisini çocukluk yıllarından itibaren, babasının yanında öğrenmeye başladığını belirtiyor ve sanatına duyduğu tutkuyu şu sözlerle ifade ediyor: “Kendimi bildim bileli yünle ve keçeyle haşır neşirim. İlk ustam babam, onunla birlikte bulduğumuz tekniklerle keçeye farklı bir boyut kazandırdık.”
“EN BÜYÜK MİRAS”
Celalettin Berberoğlu, "Yaşayan İnsan Hazinesi" ödülünü Cumhurbaşkanı'nın elinden almakla onurlandığını, bunun hem kişisel bir gurur kaynağı hem de ona daha fazla sorumluluk yüklediğini belirtiyor. Yurt içi ve yurt dışından birçok öğrenci yetiştiren Berberoğlu, keçe sanatını sadece bir meslek olarak değil, bir yaşam biçimi olarak benimsemiş. "Bu ödül çocuklarıma ve torunlarıma bırakabileceğim en büyük miras," diyen Berberoğlu, öğrenmeye ve öğretmeye olan bağlılığını, "Bildiğimi saklamadım, öğrencilerimle paylaştım. Hatta içlerinde beni geçenler oldu, bu da bana büyük gurur veriyor," diyerek vurguluyor.
“DÜNYANIN HER TARAFINDAN”
Berberoğlu, semazenlik de yaptığı için tasavvuf kültürüyle de yakından ilgileniyor. 9 yaşından beri semazen olan usta, aynı zamanda Mevlana ve Sema üzerine kitaplar yazmış. "Dünyanın her tarafından dostlarımız Konya’ya geliyor ve onlara Mevlana'nın öğretilerini, semayı ve keçe sanatını aktarmaya çalışıyoruz," diyor.