Dermatoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Derya Can, telefon, bilgisayar ve televizyon gibi cihazlardan yayılan kızılötesi ışınların, güneş ışınları kadar cilt yaşlanmasına neden olabileceğini belirtti. Dr. Can, bu ışınlardan korunmak için her koşulda koruma faktörlü güneş kremi kullanmanın önemine dikkat çekti.
Medipol Sağlık Grubu'ndan Dr. Derya Can, günümüzde teknolojinin hayatın her alanında yer aldığını ve insanların uzun süre bu cihazlara maruz kaldığını vurguladı. "Infrared ışınlar, yaşlanma sürecini etkileyen önemli bir faktör. Güneş ışınları gibi, bu ışınlar da ciltte olumsuz etkilere yol açabiliyor," dedi. Dr. Can, foto yaşlanmanın genetik faktörlerin yanı sıra çevresel etmenlere de bağlı olduğunu, bunun yüzde 20'sinin genetik, yüzde 80'inin çevresel faktörlerden kaynaklandığını belirtti. Özellikle ultraviyole A ışınlarına sürekli maruz kalmanın cilt üzerindeki etkilerinin gözle görülür olmaması nedeniyle önemsenmediğini ifade etti.
Bronzlaşma, cildin savunma mekanizması
Cildin yaşlanma sürecinde bronzlaşmanın ilk belirti olduğunu vurgulayan Dr. Can, "Bronzlaşma, cildin savunma mekanizmasıdır. Ancak zamanla bu pigmentler ciltte lekelenmelere yol açabilir," dedi. Ciltteki ince çizgiler ve derin kırışıklıkların da yaşlanma sürecinin belirtileri arasında yer aldığını kaydetti. Dr. Can, foto yaşlanmanın etkilerinin kısmen tedavi edilebileceğini, ancak tamamen ortadan kaldırılamayacağını belirterek, "Bu yüzden basit önlemlerle cildimizi korumak en doğrusudur. Çocukluk yaşlarından itibaren bronzlaşmaktan kaçınmalıyız," şeklinde uyardı.
Kapalı alanlarda bile güneş koruyucu kullanmanın önemine dikkat çeken Dr. Can, "Floresan lambalar ve ekranlardan yayılan ışınlar da ciltte kuruma, leke artışı ve deri çizgilerinde artışa neden olabilir. Bu nedenle, cilt sağlığımızı korumak için her zaman dikkatli olmalıyız," ifadelerini kullandı.