Tuğçe Güler / EGE TELGRAF- Topuk dikeni, pek çok insanın günlük yaşam kalitesini etkileyen yaygın bir sağlık sorunu olarak öne çıkıyor. Resmi adıyla "plantar fasciitis" olarak bilinen bu durum, topuk kemiğinin altında oluşan bir kemik çıkıntısıyla karakterize ediliyor. Topuk dikeni, ağrı ve rahatsızlıkla birlikte genellikle aşağıdaki belirtilerle kendini gösteriyor:

  • Keskin Topuk Ağrısı: Özellikle sabahları ilk adımlarda ya da uzun süre ayakta kalındığında yoğun bir ağrı hissediliyor.
  • Ağrının Artışı: Dinlenme sonrası ya da günün ilerleyen saatlerinde ağrının artması yaygın bir durum.
  • Şişlik: Topuk bölgesinde hafif bir şişlik ve rahatsızlık hissi gözlemlenebiliyor.

Uzmanlar, topuk dikeninin başlıca nedenleri arasında aşırı kullanım, yanlış ayakkabı seçimi, aşırı kilo ve yüksek kemerli ayak yapısını belirtiyor. Uzun süre ayakta kalma veya yüksek etkili egzersizler plantar fasyaya aşırı yük bindirerek topuk dikenine yol açabiliyor. Ayrıca, destekleyici olmayan ayakkabılar ve fazla kilo, topuk kemiği ve çevresindeki dokular üzerinde ekstra baskı oluşturabiliyor.

40 yaş üstü erkeklerde görülüyor: Böbrek yetmezliği riskini artırıyor 40 yaş üstü erkeklerde görülüyor: Böbrek yetmezliği riskini artırıyor

Tedavi yöntemleri ise geniş bir yelpazeye yayılıyor. Dinlenme ve buz uygulaması, iltihap ve ağrıyı azaltmak için ilk adımlar arasında yer alıyor. Ayrıca, anti-inflamatuar ilaçlar ve fizik tedavi egzersizleri, ağrının hafifletilmesine ve hareketliliğin artırılmasına yardımcı olabiliyor. Destekleyici ortopedik ayakkabılar kullanımı da ağrıyı azaltmak için öneriliyor. Ciddi vakalarda ise cerrahi müdahale gerekebilir.

Topuk dikeni konusunda uzmanlar, sorunun devam etmesi durumunda bir sağlık profesyoneline başvurmanın önemine dikkat çekiyor. Doğru tedavi yöntemleri ve yaşam tarzı değişiklikleriyle bu rahatsızlık yönetilebilir.

Kaynak: Ege Telgraf