İşte dünya lideri Vladimir Putin’in hayatı hakkında merak edilen onca şey arasından her zaman gösterilmeyen, gölgede kalan tam 12 gerçek haberin devamında.
1 - ZORLU BİR BAŞLANGIÇ YAPTI
Vladimir Putin, 7 Ekim 1952 tarihinde Sovyetler Birliği’nin Leningrad şehrinde, maddi zorluklar içinde bir ailede dünyaya geldi. II. Dünya Savaşı sırasında babası yaralanmış, annesi ise yaşanan açlıkla mücadele etmek zorunda kalmıştı. Bu koşullar, Putin’in çocukluğunu derinden etkiledi ve yaşamına dair önemli bir dayanıklılık kazandırdı. Genç yaşta hayatta kalma mücadelesi veren Putin, ilerleyen yıllarda güçlü bir liderlik karakteri geliştirdi.
2 – DAİMA KGB’NİN GÖZDELERİ ARASINDAYDI
Putin, 1975 yılında Leningrad Üniversitesi’nden hukuk diplomasını aldıktan sonra, Sovyetler Birliği’nin istihbarat servisi KGB’ye katıldı. KGB’de geçirdiği 15 yıl, onu Sovyet istihbaratının en önemli figürlerinden biri haline getirdi. Özellikle Doğu Almanya’da geçirdiği altı yıl, Batı ile olan ilişkiler ve istihbarat stratejileri hakkında derin bir anlayış kazandırdı. Bu deneyimler, onun gelecekteki siyasi kariyerinde önemli bir rol oynadı.
3 - TAKSİCİLİKLE GEÇİM SAĞLADI
Sovyetler Birliği’nin çöküşüyle birlikte Putin, KGB’den yarbay rütbesiyle ayrılmak zorunda kaldı. Bu dönemde geçimini sağlamak için taksicilik yapmaya başladı. Taksicilik, Putin’e halkın yaşam koşullarını anlama fırsatı sundu ve sosyal hayata dair gözlemlerini derinleştirdi. Bu tecrübe, onun ilerideki siyasi kariyerine yön verme konusunda kritik bir deneyim oldu.
4 - HIZLA SİYASİ ARENAYA GİRDİ
1990’ların başında, Saint Petersburg’un ilk demokratik belediye başkanı Anatoly Sobchak’ın danışmanı olarak siyasi kariyerine adım atan Putin, kısa sürede güvenini kazanarak belediye başkan yardımcılığına terfi etti. 1999 yılında Boris Yeltsin tarafından başbakan olarak atandı ve Yeltsin’in ani istifasıyla geçici devlet başkanı oldu. Bu hızlı yükseliş, Putin’in kararlılığı ve liderlik becerilerinin bir göstergesi olarak değerlendirildi.
5 – TAM 20 YILDIR İKTİDARDA
2000 yılından itibaren Rusya’nın siyasi sahnesinde kalıcı bir figür olarak öne çıkan Putin, ilk olarak başkanlık görevini üstlendi. Ardından başbakanlık görevine geçerek, 2012’de tekrar başkanlığa döndü. Yönetim tarzı, güçlü bir merkezi otorite kurarak ülkenin ekonomik istikrarını sağlamaya yönelikti. Bu süreçte, halkın büyük desteğini kazanan Putin, ülke içinde güvenliği artırmayı hedefleyen radikal adımlar attı.
6 – SANATÇI RUHU, BALEYE OLAN TUTKUSU ŞAŞIRTIYO
Putin, sanat ve kültüre olan ilgisini sıkça dile getiriyor. Klasik müzik ve bale, onun yaşamının vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Bu alandaki etkinliklere katılması, Putin’in toplum nezdinde farklı bir imaj yaratmasını sağlıyor. Özellikle Rus kültürü ve geleneklerini koruma konusundaki hassasiyeti, onun kültürel kimliğinin önemli bir parçası olarak dikkat çekiyor.
7 - DÖVÜŞ SANATLARINDA USTA
Genç yaşlardan itibaren dövüş sanatlarına ilgi duyan Putin, judo ve sambo gibi disiplinlerde eğitim aldı. Sekizinci seviye siyah kuşak sahibi olarak dövüş sanatlarında birçok ödül kazandı. Bu başarı, onun disiplin anlayışını ve fiziksel sağlığını korumasını sağlarken, gençler için de bir rol model olma hedefini pekiştiriyor.
8 – HİÇKİMSE ÖZEL HAYATINI BİLMEDİ, BLMEYECEK
Putin, 1983 yılında evlendiği eşi Lyudmila ile 2014 yılında boşandı. Boşanmasının ardından özel hayatını basından uzak tutmayı tercih eden Putin, iki kızı olduğuna dair bilgilerle sınırlı kalmayı sürdürüyor. Bu durum, onun gizliliğe verdiği önemi ve özel hayatını koruma konusundaki kararlılığını gösteriyor.
9 – HAYVANSEVER YANI GERÇEK
Putin, hayvanlara olan sevgisiyle de biliniyor. Kaplanlar ve boz ayılar gibi nesli tehlikede olan yaban hayvanlarıyla çektiği fotoğraflar, onun doğa sevgisini gözler önüne seriyor. Bu tür etkinlikler, hem ulusal hem de uluslararası medyada sıkça yer alıyor ve Putin’in doğaya olan saygısını artırıyor.
10 - LÜKS BİR SARAYA SAHİP
Putin’in Karadeniz kıyısındaki Krasnodar Krai bölgesinde devasa bir kişisel sarayı bulunuyor. 18 bin metrekareden büyük olan bu tesis, çeşitli lüks özellikleriyle dikkat çekiyor. Sarayın yapısı ve içeriği, Putin’in yaşam tarzını eleştiren çevrelerde tartışmalara yol açtı. Bu durum, onun siyasi otoritesini ve prestijini koruma çabalarını gözler önüne seriyor.
11 - NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜNE ADAYLIĞI GERÇEKMİŞ!
Putin, 2014 ve 2021 yıllarında Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi. Ancak, uluslararası politikaları ve insan hakları konusundaki eleştiriler, bu adaylıkların arka planda tartışmalara yol açmasına neden oldu. Putin’in barış ödülü için aday gösterilmesi, onun karmaşık uluslararası imajını bir kez daha sorgulattı.
12 - UKRAYNA KRİZİ VE SAVAŞ KARARLARINI HERKES BİLİYOR
Son dönemde, Putin’in Ukrayna’ya karşı başlattığı savaş, dünya genelinde sert eleştirilerle karşı karşıya kalmasına yol açtı. Bu durum, uluslararası ilişkilerde büyük bir gerginlik yaratırken, Putin’in yönetim anlayışının sorgulanmasına neden oldu. Putin’in bu krize yaklaşımı, hem iç hem de dış politikada önemli sonuçlar doğuracak gibi görünüyor.