ABD'deki bir grup bilim insanı tarafından yapılan yeni bir araştırma, uzay uçuşunun insan kalbi üzerindeki olumsuz etkilerini gözler önüne serdi. Araştırmada, 30 gün boyunca Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gönderilen tasarlanmış kalp dokusu, "çip-kalp" adı verilen bir sistemle incelendi.

Çin kozmik sırları ortaya çıkarmak için hazırlanıyor! Büyük Patlama'nın peşine düştüler Çin kozmik sırları ortaya çıkarmak için hazırlanıyor! Büyük Patlama'nın peşine düştüler

Araştırmacılar, uzaydaki kalp dokularının kasılma ve atış düzenlerini gerçek zamanlı olarak izlemek için sensörler kullandı. Karşılaştırma için Dünya'daki diğer doku örnekleri de gözlemlendi. "Çip-kalp" sisteminin ISS'de geçirdiği 12 gün sonunda, dokuların kasılma gücünün neredeyse yarı yarıya azaldığı belirlendi. Buna karşın, Dünya'daki doku örneklerinin kasılma gücü sabit kaldı. Uzaydan döndükten sonra doku zayıflamasının etkileri, 9 gün boyunca hala belirgin şekilde gözlemlendi.

Düzenli kalp atışlarının da etkilendiği araştırmada, uzayda geçirilen süre zarfında dokuların ritimlerinin düzensizleştiği, her atım arasındaki sürenin 19'uncu günde beş kat arttığı kaydedildi. Ancak, Dünya'ya dönüşte bu düzensizliklerin ortadan kalktığı belirtildi.

Sonuçlar, uzayda sadece bir ay geçiren bireylerin kalp dokusunun zayıfladığını, kalp atış ritimlerinin düzensizleştiğini ve kalbin yaşlanma etkilerini taklit eden moleküler ve genetik değişimlere uğradığını ortaya koydu. Mikro yerçekiminin, uzayda bulunan astronotların vücuduna zarar verebileceği ve bu durumun kardiyovasküler değişikliklere yol açabileceği vurgulandı.

Araştırma, "The Proceedings of the National Academy of Sciences" dergisinde yayımlandı ve uzay araştırmalarının insan sağlığı üzerindeki etkilerini anlamak açısından önemli bir katkı sağladı.

Kaynak: AA