Memorial Kayseri Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Nergiz Hüseyinoğlu, Transkranyal Manyetik Stimülasyon (TMS) tedavi yöntemi hakkında önemli bilgiler paylaştı. Son yıllarda, nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde etkili bir seçenek olarak öne çıkan TMS’nin, bazı durumlarda ilaç tedavilerine alternatif olabileceğini belirtti. Prof. Dr. Hüseyinoğlu, TMS’nin beyindeki elektriksel aktiviteyi düzenleyerek hastalıkların tedavisinde önemli rol oynadığını ifade etti.
TMS Nedir ve Nasıl Çalışır?
Transkranyal Manyetik Stimülasyon (TMS), beynin farklı bölgelerindeki nöral aktiviteyi değiştirmek için manyetik alanlar kullanır. Kafa derisinin yanına yerleştirilen bir bobin aracılığıyla yüksek yoğunluklu manyetik darbeler uygulanır. Bu uyarılar, beynin sinir hücrelerine ulaşarak, nörofizyolojik ve davranışsal değişikliklere yol açar. TMS’nin, sinir sistemi ve beyin üzerinde olumsuz bir etkisi bulunmadığını belirten Prof. Dr. Hüseyinoğlu, bu yöntemin ağrısız olduğunu ve tedavi sürecinde hastaların herhangi bir acı hissetmediğini söyledi. TMS, beynin kendini onarma sürecine katkı sağlayarak, depresyon, migren ve Parkinson gibi hastalıkların semptomlarını azaltmaya yardımcı olur.
Depresyon, Migren ve Parkinson Üzerindeki Etkileri
TMS, özellikle tedaviye dirençli depresyonun tedavisinde etkili bir alternatif olarak kullanılmaktadır. Depresyonun tedavisinde beyin üzerinde manyetik alanlar kullanarak nöral aktiviteyi değiştirir ve semptomları hafifletir. Prof. Dr. Hüseyinoğlu, "TMS’nin depresyon tedavisindeki etkinliği, birçok klinik çalışmayla desteklenmiştir. Ancak her birey bu tedaviye farklı tepki verebilir, bu nedenle TMS tedavisi düşünen hastaların bir uzman tarafından değerlendirilmesi gereklidir" dedi.
Migren tedavisinde de TMS önemli bir seçenek haline gelmiştir. Migrenin, baş ağrılarına neden olan nörolojik bir bozukluk olduğunu belirten Hüseyinoğlu, TMS’nin migren semptomlarını azalttığını ve atağı önlemeye yardımcı olduğunu söyledi. Araştırmalar, özellikle migren atağı sırasında veya aura oluşumundan önce uygulanan TMS’nin olumlu sonuçlar verdiğini gösteriyor.
Parkinson hastalığının tedavisinde de TMS kullanılmaktadır. Parkinson, hareket kontrolünü etkileyen bir nörolojik hastalık olup, TMS, motor semptomların hafifletilmesinde yardımcı olabilir. Beyindeki nöral ağları etkileyerek motor korteks ile bazal gangliyonlar arasındaki iletişimi düzenler. Ancak Parkinson tedavisindeki etkinliği hala araştırılmaktadır.
Diğer Tedavi Alanları: Nöropatik Ağrı, Alzheimer ve Bağımlılıklar
TMS, nöropatik ağrı, Alzheimer hastalığı, inme sonrası felç ve madde bağımlılıkları gibi birçok farklı rahatsızlığın tedavisinde de kullanılıyor. Nöropatik ağrı, sinir sistemindeki hasar nedeniyle ortaya çıkan kronik ağrıyı ifade eder. TMS, ağrı algısını işleyen beyin bölgelerinde nöral aktiviteyi düzenleyerek ağrıyı hafifletmektedir.
Alzheimer hastalığı üzerinde de olumlu etkileri bulunan TMS, hastalığın ilerlemesini yavaşlatabilir. Ancak yalnızca erken ve orta evrelerde etkili olabilir ve tek başına tedavi olarak düşünülmemelidir.
İnme sonrası felçli hastaların rehabilitasyonunda da TMS’nin rolü büyüktür. Felçli beyin bölgelerini uyararak, motor fonksiyonların yeniden kazanılmasına yardımcı olur. Nöral plastisiteyi teşvik ederek, sağlıklı beyin bölgelerinin felçli bölgelere fonksiyonel destek sağlamasını sağlar.
Bağımlılıkla mücadelede de TMS’nin faydaları artmaktadır. Özellikle nikotin bağımlılığı ve diğer madde bağımlılıklarında, beyin ödül işleme merkezlerine manyetik darbelerle müdahale edilerek, bağımlılıkla ilgili sinirsel devrelerin düzenlenmesi sağlanabilir. Bu yöntem, bağımlı kişilerin maddeyi bırakmalarında önemli bir destek olabilir.
TMS Tedavisinin Avantajları
TMS, ilaç tedavilerine alternatif olabilen veya onları destekleyen bir yöntem olarak giderek daha fazla kullanılmaktadır. Nörolojik ve psikiyatrik hastalıkların tedavisinde, invaziv olmayan ve yan etkileri minimal olan bir seçenek olarak öne çıkmaktadır. Ancak, her hasta için etkili olmayabilir ve tedaviye başlamadan önce mutlaka bir uzman değerlendirmesi yapılmalıdır.
Prof. Dr. Hüseyinoğlu, TMS’nin geniş tedavi yelpazesi ve etkili sonuçları ile hastalar için umut verici bir tedavi alternatifi sunduğunu belirterek, bu yöntemle ilgili daha fazla araştırma yapılması gerektiğini ifade etti.
