Yine yüzleştik onunla…
Yine baş başa kaldık.
Bir yanda acılarımız, diğer yanda hıncımız.
Bir yanda geride kalan; yetim ve öksüzler, analar, babalar, eşler…
Diğer yanda toprağa verdiğimiz c...
Yine yüzleştik onunla…
Yine baş başa kaldık.
Bir yanda acılarımız, diğer yanda hıncımız.
Bir yanda geride kalan; yetim ve öksüzler, analar, babalar, eşler…
Diğer yanda toprağa verdiğimiz civanlarımız…
Acının tarifi yok!
Düçar olduğumuz şu terör belasına nice yiğitlerimizi verdik. Nice ocaklar söndü.
Şehitlerimiz sayısı arşa ulaştı. Nice yürekler yandı.
Yanmaya da devam ediyor.
Kim ektiyse içimize bu ayrılık tohumlarını ve kim beslemek istiyorsa kandan ekinleri iki dünyada da huzur bulmasın.
***
Gara şehitlerine ağlıyoruz.
Fakat bu gözyaşlarımız yıkılışımızın değil her an yeniden doğuşumuzun can suyudur.
Toprağa verdiğimiz her şehit için, her vatan fidanı için döktüğümüz gözyaşı can suyudur…
Biliyorum bir gün bu acılar bitecek.
Ülkem doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kol kola girip horon ve halay çekecek…
Biliyorum!
Efeler gibi kaldırıp iki kolunu kartal gibi zulme indirecek pençesini…
Düğününde Çayda Çıra, Atabarı, toyunda Delibe oynayacak biliyorum…
***
Kahraman ordumuz görevi başında, evlatlarını şehit verse de yılmıyor…
Bu beladan kurtulacağız.
Ama bizlere de çok iş düşüyor.
Birlikte yaşadığımız, külüne muhtaç olduğumuz ve kız alıp kız verdiğimiz şu bin yıllık kardeşliğimize kimse zarar vermez.
Vermemeli de.
Fakat bu biraz da bilinç, sevgi, saygı ve şuur meselesidir.
Evet, terör askeri tedbirlerle durdurulabilir ama tamamen bitirilemez.
Terörü bitirmek aslında bizim elimizde.
Nasıl mı?
Kendimize sahip çıkarak.
Kendimize yani kapı komşumuza, akrabamıza, bütün renklerimize, sevdalarımıza, türkülerimize, destanlarımıza, umudumuza ve dualarımıza sahip çıkarak elbette.
***
Başımız sağolsun, şehitlerimizin mekânı cennet olsun.