BERNA SEVER-EGE TELGRAF- Beğeni kaygısı, kullanıcıların paylaşımlarının kaç beğeni aldığına odaklanmaları ve bu beğenilerin kendi değerlerini belirlemedeki rolünü abartmaları anlamına gelir. Her paylaşımın altındaki beğeni sayısı, kullanıcıların kendilerini toplum içinde değerli hissetmelerinde belirleyici bir faktör haline gelir. Uzmanlar bu durumun sosyal medya kullanıcılarını sürekli bir rekabetin içine soktuğunu ve gerçek dünyadaki ilişkileri etkileyebildiğini aktarıyor.
GENÇLER ARASINDA YAYGIN
Beğeni kaygısı, özellikle gençler arasında yaygın bir sorun haline gelmiştir. Bir fotoğrafın veya paylaşımın kaç beğeni aldığı, gençler arasında popülerlik ve kabul görmenin bir göstergesi olarak algılanabilir. Uzmanlar bu durumun, gençleri sanal dünyada sürekli bir tatmin peşinde koşmaya iterken, gerçek dünyadaki sosyal ilişkileri ihmal etmelerine neden olabildiğinin altını çiziyor.
KULLANICILARIN ÖZSAYGILARINI ETKİLİYOR
Sosyal medyadaki beğeni kaygısı, aynı zamanda kullanıcıların özsaygılarını etkileyebilir. Bir paylaşımın yeterince beğeni almaması durumunda, kullanıcılar kendilerini değersiz veya görmezden gelinmiş hissedebilirler. Uzmanlar bu durum sonucunda gençlerde özellikle depresyon, kaygı ve düşük özsaygı gibi psikolojik sorunlara sebep olabileceğini aktarıyor.
FARKINDALIK YARATILMALI
Uzmanlar, beğeni kaygısının önemli bir sosyal medya bağımlılığı belirtisi olabileceğini ve bu konuda farkındalık yaratmanın önemli olduğunu vurguluyor. Aileler, öğretmenler ve gençlerle çalışan profesyoneller, gençleri sosyal medyada gerçeklik ile sanal dünya arasındaki dengeyi kurmaya teşvik etmeli ve paylaşımların gerçek değeri üzerinde odaklanmalarına yardımcı olmalıdır.
