Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU- EGE TELGRAF/ Kopenhag’a yolu düşenlerin kaçırmaması gereken yerlerden biri, şüphesiz Tivoli Bahçeleri'dir. 1843 yılında kapılarını açan bu tarihi park, Danimarka’nın başkentinde 80 dönümlük bir alanı kapsayarak yerli ve yabancı ziyaretçilerine masalsı bir atmosfer sunuyor.

Masal Tadında Bir Deneyim

Tivoli Bahçeleri, ziyaretçilerini bir masal dünyasına adım atmış gibi hissettiriyor. Parkta yer alan 26 farklı eğlence parkuru, her yaştan misafire hitap ediyor. Hız trenleri ve dönme dolaplar, adrenalin tutkunlarını cezbederken, doğayla iç içe huzurlu alanlar, daha sakin bir gün geçirmek isteyenler için ideal. Parkta bulunan 32 restoran, lezzet avcılarına birbirinden özel tatlar sunuyor; bu restoranların ikisi Michelin yıldızına sahip.

‘Komşu’nun ‘Sakız’ı sonbaharda sizi çağırıyor ‘Komşu’nun ‘Sakız’ı sonbaharda sizi çağırıyor

Doğa ile İç İçe Eğlence

Tivoli Bahçeleri, yalnızca bir eğlence parkı değil, aynı zamanda doğanın kalbinde bir kaçış noktası. Yüzlerce bitki çeşidi ve ağaçlarla bezeli olan park, doğaseverler için adeta bir cennet. Ayrıca, 1600 deniz canlısını barındıran bir akvaryum, pandomim gösterilerine ev sahipliği yapan bir tiyatro ve yapay bir göl de parkın diğer çekici unsurları arasında yer alıyor.

Özel Günlerin Vazgeçilmez Mekanı

Tivoli Bahçeleri, Cadılar Bayramı, Noel ve yılbaşı gibi özel günlerde tamamen farklı bir atmosfere bürünüyor. Renkli ışıklandırmalar, özel etkinlikler ve gösteriler, bu dönemlerde parkı daha da büyüleyici kılıyor. Yaz ayları ve Noel döneminde Tivoli, 4 milyona yaklaşan ziyaretçi sayısıyla adeta dolup taşıyor.

Kopenhag Seyahatinizde Mutlaka Uğrayın

Kopenhag’a seyahat eden herkesin uğraması gereken Tivoli Bahçeleri, hem eğlenceli hem de kültürel bir deneyim sunuyor. Farklı ve unutulmaz bir tatil arayanlar için Tivoli, keşfedilmeyi bekleyen büyülü bir dünya.

Kaynak: EGE TELGRAF