EGETELGRAF-Yunanistan’ın Türk vatandaşlarına yönelik kapı vizesini Chios (Sakız), Lesvos (Midilli), Kos (İstanköy), Rodos ve Samos (Sisam) adalarında 30 Mart'tan itibaren pilot olarak uygulamaya başlaması, 30 Nisan'dan itibaren ise bu uygulamaya Kalimnos (Kilimli), Kastelorizo (Meis), Leros (İleryoz), Limni (Ilımlı) ve Symi (Sömbeki) adalarını dahil etmesiyle birlikte birçok Türk turist tatil rotasını Yunan adalarına çevirdi.
Yunan adalarının Türk turistler için hem Avrupa’ya açılan bir kapı olması hem de kaliteli ve ekonomik bir tatil imkanı sunması nedeniyle birçok gezgin ruh kapı vizesiyle turizmleri büyük ölçüde Türk turistlere dayanan Yunan adalarına akın etti.
5 AYDA YÜZDE 35 ARTIŞ
Yine yeni yerler keşfetmek, keşfedilmişleri tekrar gezip görmek, yöresel lezzetlerden tatmak ve alışveriş yapmak isteyen Türk turistin en çok ziyaret ettiği adalardan biri Çeşme’den feribotlarla geçilen ününü ve adını bereketli topraklarında yetişen sakız ağacından alan Chios / Sakız Adası’ydı. Çeşme Liman Başkanlığı verilerine göre Kapı Vizesi başladığı 30 Nisan tarihinden itibaren 1 Nisan - 30 Ağustos tarihleri arasında Çeşme – Sakız hattında beş ay boyunca gidiş - geliş toplam 236 bin 201 yolcu geçiş yaparken, Kapı Vizesi’nin uygulanmadığı geçen yıl aynı dönemde ise bu sayı 61 bin 796 eksi farkla 174 bin 405’di. Kapı Vizesi uygulamasıyla geçen yıla göre yüzde 35 oranında bir artış oldu. Aynı tarihler arasında bu yıl toplam 9 bin 659 araç geçiş yaptı.
EKONOMİK FİYATLAR
Türk turistlerin Sakız Adası’nı tercih etmelerinde en büyük etkenlerden ikisi adalarda konaklama bedelinin ekonomik, yemek porsiyonlarının büyük, fiyatlarının da az olması. Adanın kendine has atmosferiyle birçok geleneksel ve otantik köye, çok sayıda güzel plaja, Osmanlı döneminden kalma ata yadigarı eserlere (cami, çeşme, hamam, su kemeri), taş konaklara, pitoresk yel değirmenlerine, ortaçağ kalelerine, Bizans kiliselerine, UNESCO listesindeki bir manastıra (Nea Moni), Arnavut kaldırımlı köy sokaklarına, leziz mezelere, yöresel lezzetlere ve keyifli yürüyüş rotalarına sahip olması, sakız ağaçları ve bu ağaçlardan süzülen damla sakızıyla üretilmiş uzosundan kozmetiğine çeşitli ürün yelpazesi sunması, ayrıca güler yüzlü ve misafirperver olan esnafının kaliteli hizmet vermesi de Sakız Adası’nı Türk turist için cazbeden unsurların başında geldi. Kimi Türk turist de yıllardır defalarca gittiği ve derin dostluklar kurup, nice güzel anılar biriktirdiği adalı dostlarıyla tekrar görüşmek, birlikte kadehler tokuşturup buzuki eşliğinde dans edip eğlenmek, gitmişken de adanın turizm dinamiklerini gezip görmek, turkuaz denizinde yüzmek ve alışveriş yapmak için karşı kıyıya geçiyor.
3 GÜNE ARTI 1 GÜN
Okulların açılıp yüksek turizm sezonun yavaş yavaş etkisini yitirmeye başladığı bu günlerde Sakız Adası sürdürülebilir turizm kapsamında sezonu sonbahar döneminde de uzatmak ve turistler için cazip hale getirmek için özel bir kampanya başlattı. “Sakız Adası Ekim ayında sizi bekliyor! Sonsuz Chios Yazı” sloganıyla yapılan kampanyada 3 gece konaklamalar için artı bir gece ücretsiz (3+1), 3 gün araç kiralamada artı bir gün ücretsiz (3+1) olacak. Yemeklerde de yüzde 15 indirim uygulanacak. Kampanya, 1 - 31 Ekim tarihleri arasında iştirak eden işletmelerde geçerli olacak. Sakız Adası Turizm Organizasyonu Başkanı Kostas Moundros “Kapıda Vize” uygulamasıyla bu yıl geçen yıla göre yüzde 15 üzeri Türk turist sayısında artış olduğunu belirterek, “Adamız Chios, Türk turistin yıllardır sıkça ziyaret ettiği bir ada olsa da gelişlerde esas yoğunluk 2014’te Kapı Vizesi uygulamasıyla başladı. Bu sene sadece ağustos ayında Çeşme'den teknelerle gelen 41 bin 456 kişi gümrükten geçti. Bunların 9 bini Avrupalı’ydı. Geçtiğimiz Temmuz ayında ise 25 bin civarı kişi feribotlarla adamıza geldi. Çoğu bağımsız olarak araçlarıyla gelen ve adanın merkezinden köylerine dek dağılan Türk ziyaretçilerimiz geçen yıllara oranla bu sene adamızda daha çok konakladı. Geçtiğimiz yıllarda 2-3 gece kalırlarken, bu yıl birçoğu 4-5 gece konakladı” diye konuştu.
HER BÜTÇEYE UYGUN
“Geceleme, alışveriş ve günübirlik geziler için İzmir başta olmak üzere en çok İstanbul, Bursa, Balıkesir ve Ankara’dan ziyaretçiler geliyor” diyen Moundros “Bu yıl yurt dışında yaşayan Türkler’den yoğun ilgi oldu. Bir hafta - 10 günlük tatil yapmak isteyen ziyaretçilerimiz birkaç gün şehir merkezindeki otel veya pansiyonlarda kalıyor, daha sonra da kiraladıkları araçlarla hem adanın turistik yerlerini gezmek hem de otantik köylerde konaklamak için şehir dışına çıkarak adanın diğer bölgelerine geçiyorlar. Adamızda tüm konaklama türlerinde yaklaşık beş bin yatak bulunurken, çoğu dört yıldızlı otel olmak üzere adanın çeşitli yerlerine dağılmış aralarında lüks butik konaklamaların da olduğu pansiyonundan küçük butik oteline dek her bütçeye uygun çeşitli konaklama mevcut” ifadelerini kullandı.
MİSAFİRPERVERLİK BAŞROLDE
Adanın turizm potansiyeline de değinen Sakız Adası Turizm Organizasyonu Başkanı Moundros, “Sakız Adası doğanın tadını doyasıya çıkarabileceğiniz bir ada. Kitle turizminden uzak, bozulmamış doğada coğrafi güzellikler ve tarihle iç içe huzurlu bir tatil yapmak isteyenler için ideal bir destinasyon. Muhteşem doğal zenginliklere, Orta Çağ’dan kalma köylere, mavi bayraklı plajlara, eşsiz yöresel ürünlere, Bizans-Osmanlı-Cenevizliler dönemi tarihi eserlere, çeşitli müzelere sahip. Çok sayıda ve çeşitli turistik faaliyetleriyle eşsiz deneyimler sunar. Yaz sezonun açık olan işletmeler kışın da açık olur. Turistlere sağlanan hizmetler yüksektir, çünkü çoğu işletme aile mülkiyetindedir, insan unsuru ve misafirperverlik başroldedir. Adamızı ziyaret eden çoğu turist tekrar tekrar gelir” dedi.
Adanın her bölgesinin kendine has dinamikleri olduğunu ifade eden Moundros, mutlaka görülmesi gereken yerler hakkında şu bilgileri verdi:
“Adamızı ziyaret edenlerin UNESCO koruması altındaki Orta Çağ mimarisine sahip Mesta Köyü’nü, dış duvarları ‘Xysta oyması’ tekniğiyle boyanmış geometrik desenli evlerin hüküm sürdüğü Pirgi Köyü’nü, Mastihahorya olarak bilinen Mastika (damla sakızı) köylerinin yönetim merkezi, aynı zamanda seramik-çömlek yapımı ve işlemesiyle öne çıkan Armolia Köyü’nü, tarihi 14. yüzyıla dek giden Olimpi Köyü’nü, pitoresk dağ köylerinden Volissos ve Avgonima’yı, deniz ürünleriyle ünlü balıkçı köyleri Lagada, Pantoukios, Emporios, Katarraktis, Kardamyla ve Lithi’yi, yüksek taş duvarları olan evler, konaklar ve malikanelerin yer aldığı Kombos bölgesini, kahve, turuncu ve kırmızı gölgeli mermerleriyle ünlü Thimiana Köyü’nü, UNESCO tarafından korunma altına alınmış 11. yüzyıla ait olan Nea Moni Manastırı’nı, etrafı uçurumlarla çevrili ve denizden 450 metre yükseklikteki bir vadinin tepesine inşa edilen, 1822’de terkedilen Anavatos Köyü’nü, adanın sembolü olarak görülen ve mavi denizle kartpostal edasıyla birleşen yel değirmenlerini, adanın orta kısmından başlayarak güney kısmına doğru ilerledikçe görülen tüm dünyaya ihraç ettiğimiz Sakız Adası'nın amblemi olan yiyeceklerden kozmetiğe her yerde kullanılan nadide ‘Damla Sakızı’nın Ağaçları’nı, Arkeoloji, Denizcilik, Bizans, Jüstinyen, Sakız ve Kampos Citrus Narenciye Müzeleri’ni, Korais Kütüphanesi’ni, Agios Galas ve Olimpi Sikia Mağaraları’nı, denizin içindeki kayalıkların üzerine inşa edilen Aziz İsidore of Sykiada Şapeli ve Orta Çağ dönemleri boyunca, adanın siyasi ve askeri yönetim merkezi olan Sakız Kalesi gibi birçok tarihi ve turistik değerlerimizi gezip görmeden, siyah volkanik taşlardan oluşan sahiliyle adanın en ünlü plajı Mavra Volia’da, diğer popüler plajlardan Komi, Agia Fotini, Glaroi, Lithi ve Karfas Plajı ile akvaryum berraklığındaki diğer plajlarımızda yüzmeden, eşsiz yöresel ürünleri, damla sakızı, ev yapımı reçelleri, mis kokulu Chios mandalinasını, inek veya keçi sütünden yapılan peynir çeşitlerini (Mastello, feta, kopanisti), ıstakozlu makarnayı, deniz ürünlerini, şarap, uzo ve sumayı, birbirinden leziz mezeleri, geleneksel tatlımız masouraki gibi özel tatları tadımlamadan, geleneksel meyhaneleri tavernalarda buzuki eşliğinde dans etmeden adamızdan ayrılmamalarını tavsiye ederim.”
Yaz sezonunun çok iyi geçtiğini vurgulayan Sakız Turizm Organizasyonu Başkanı Kostas Moundros “Özellikle Kapı Vizesi sonrası çok fazla ziyaretçimiz oldu. Geçen yıla oranla yüzde 15’den fazla ziyaretçi ağırladık. Turistlerin yüzde 50'sinden fazlası Türkiye'dendi ve ziyaretçi kalitesi mükemmeldi. Yaz sezonunda ziyaretçilerimizin çoğu birbirinden güzel plajlarımızda yüzmeye gitti. Sonbahara girdiğimiz bu günlerde deniz-kum-güneş harici ziyaretçilerimize alternatif turizm potansiyelleri sunuyoruz. Doğaseverler için yürüyüş parkurları, hepsi farklı değerler barındıran müzelerimiz ve mükemmel bir güzelliğe sahip mağaralarımız, tarihi kalelerimiz sonbahar dönemi gezilip görülebilir. Sonbahar için ayrıca özel bir kampanya hazırladık. “Endless Chios Summer 3plus+1!” sloganıyla başlattığımız kampanyada 1 - 31 Ekim tarihleri arasında her 3 gecelik konaklama için artı bir gün ücretsiz, her 3 günlük araç kiralamada 1 artı bir gün ücretsiz araç verilecek. Restoranlarda ve kafelerde yüzde 15 indirim uygulayacağız. Ziyaretçiler doğrudan tercih ettikleri otel-oda, araç kiralama şirketleri ile iletişime geçebilir ve detayları sorabilirler. Sakız Adası Ekim ayında da sizi bekliyor!” değerlendirmesinde bulundu.