Günümüzde toplumun yaşlanmasıyla birlikte kanserin sıklığı artan hastalıklar grubu olduğunu belirten Prof. Dr. Yıldırım, “Kanser hastalarının tedavisinde hastaların yaşam kalitelerini düşüren önemli sorunlardan biri yorgunluktur” dedi.

Prof. Dr. Yıldırım, kemoterapi, immünoterapi ve radyasyon gibi tedavilerin yan etkisi yorgunluk hissinin ameliyat olan kişilerde genellikle ameliyat sonrasında ortaya çıktığını ifade etti. Tedaviler dışında da hastaların yorgun, zayıf veya enerjisiz hissedebileceği faktörler olduğunu hatırlatan Prof. Yıldırım, bunun nedenlerini şöyle sıraladı: “Üzgün, endişeli veya stres. Yeterince yemek yememek. Uyumakta zorluk çekmek veya yeterince uyuyamamaktır. Ağrılar. Kırmızı kan hücrelerinin azalması olan anemisi vardır. Bir hastanın çok az kırmızı kan hücresi varsa, vücudu ihtiyaç duyduğu tüm oksijeni alamaz. Yorgunluk durumunda hastanın belirtileri ve günlük aktiviteleri sorgulanır. Ayrıca yorgunluğa neden olabilecek ancak tedavi edilebilir durumları kontrol etmek için kan testleri de yapılır.”
Çok yorgun hissedildiğinde yapılabilecekler
Prof. Dr. Yıldırım, hastaların çok yorgun hissettiğinde yapabilecekleriyle ilgili şu önerilerde bulundu: “- Egzersiz yapın. Egzersiz, enerjinizi artırabilir ve iştahınızı iyileştirmenize yardımcı olabilir. Kısa bir yürüyüş bile olsa her gün egzersiz yapmaya çalışın. Yoga yapın. Nefes egzersizleriyle hafif yoga yapmak birçok insanın daha az yorgun hissetmesine ve geceleri daha iyi uyumasına yardımcı olur. Stresinizi azaltın. Hayatınızdaki stresi azaltmak için yapacaklarınızı ihmal etmeyin. Öncelikle çok fazla kendinizi yormayın, ailenizden ve arkadaşlarınızdan ev işlerinizi yapmanıza yardım etmelerini isteyin. Mümkünse işten izin alın veya daha az saat çalışın. Gevşeme egzersizleri veya meditasyon yapın. Bir psikiyatri uzmanıyla konuşun veya bir destek grubuna gidin. Enerjinizi koruyun. Çok fazla enerji kullanmaktan kaçınmak için günlük rutinlerinizi ve faaliyetlerinizi yapma biçimini değiştirebilirsiniz. Örneğin, önceden plan yapmaya çalışın, sık sık dinlenin ve bir şeylere ulaşmanıza yardımcı olacak cihazları kullanın. Uyku alışkanlıklarınızı iyileştirin. Her gece en az 8 saat uyumaya çalışın. Uyumakta zorluk çekiyorsanız uyku alışkanlıklarınızı iyileştirmek için; öğleden sonra veya akşam geç saatlerde alkol veya kafeinli içecekler tüketmekten kaçının. Her gün aynı saatte uyuyup uyanmaya çalışın. Gün içinde şekerlemelerinizi sınırlayın ve bir seferde 30 dakikadan fazla şekerleme yapmayın. Her gün yeterli miktarda sıvı alın.”
Doktora başvurulacak durumlar
Prof. Dr. Yıldırım, doktora başvurulması gereken durumları ise şöyle özetledi: "Baş dönmesi ve çok zayıf hissettiğinizde veya nefes almakta zorluk çektiğinizde. Banyo yapmak, giyinmek ve yemek yemek dahil günlük aktivitelerinizi yapamayacak kadar yorgun hissediyorsanız doktora başvurmalısınız.” Prof. Dr. Yıldırım, yorgunluk durumunda uygulanacak tedaviler konusunda ise şunları kaydetti: “- Aneminiz varsa anemi tedavileri, Vücudunuzun daha fazla kırmızı kan hücresi yapmasına yardımcı olmak için belirli anemi türlerini ilaçlarla tedavi edilebilir. Ayrıca anemi ‘kan nakli’ adı verilen bir prosedürle tedavi edilebilinir. Kan nakli sırasında kişiye başkası tarafından bağışlanan kan verilir. Uyarıcı adı verilen ilaçlar; Kişinin enerjisini artırabilir. Genellikle bu ilaçlar yalnızca ciddi derecede yorgun ve zayıf olan kişilere reçete edilir. Steroid adı verilen ilaçlar; Ciddi derecede yorgun ve zayıf olan hastalarda enerjiyi artırabilir. Yan etkileri nedeniyle genellikle kısa süreliğine kullanılırlar. Amerikan Ginseng adı verilen bir bitki; Bu bitkiyi günlük almak, kanser tedavisi sırasında yorgun olan kişilerin enerji düzeylerini yükseltebilir. Depresyonu tedavi etmek için kullanılan ilaçlar; Depresyonu olan kişiler çok üzgün hissetmenin yanı sıra sıklıkla yorgun hissederler ve geceleri iyi uyuyamazlar. Bazı erkek hastalarda erkeklik hormonu testosteronun düşük seviyeleri yorgunluğa neden olabilir. Bu hastalar testosteron replasman tedavisiyle tedavi edilebilir.”

Kaynak: İHA