Sağlık

‘İlaçtaki kıtlığın nedeni Euro kuru’

Eczacılara güvenin önemli olduğunu vurgulayan İzmir Eczacı Odası Başkanı Sayılkan, asıl problemin Euro’nun sabitlendiği fiyatlandırma olduğuna dikkati çekti

Abone Ol

Mehmet Güçlü GÜLER/EGE TELGRAF- Türkiye sağlık okuryazarlığında sınıfta kalan ülkelerden biri. Hastalıkların tedavisinde kullandığımız ilaçların bilinçsiz tüketimi, halk sağlığı problemine dönebilir.  İlaç kullanımının takip edilmesinin kolay olduğunu belirten İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, Türkiye’deki asıl problemin Euro kuru ve yerli ilaçların yurt dışına satılması sonucu özellikle kış aylarında ilaç kıtlığı olduğunun altını çizdi. 

“ESKİ ALIŞKANLIKLAR”

Eskiden hastaların ilaç kullanımının takip edilmesinin zor olduğunu söyleyen Sayılkan, şu an tedavülde olan Sosyal Güvenlik Kurumu’nun provizyon sistemi sayesinde gereksiz tüketimin önüne geçilebildiğini aktardı. Sayılkan, “Provizyon sistemi sayesinde hastanın ilacını ne zaman aldığını, ne kadar kullandığını ve doğru kullanıp kullanmadığını görebiliyoruz.  Kamu kaynaklarının doğru harcanması ve ilaç israfının önlenmesi için örnek bir uygulama. Vatandaşımızın komşuya iyi gelen bana da iyi gelir mantığı yüzünden gereksiz ilaç kullanımı tabiki oluyor. Ancak hekimlerimiz tavsiye üzerine ilaç yazmadığı için bu sorunun önüne geçilebiliyor. Parası ile ilaç satın almaya da vatandaş sıcak bakmıyor. Komşunun önerisiyle ilaç kullanımı doğru değil çünkü herkesin yapısı farklı, kullandığı ilaçlar ayrı. Yanlış ilaç kullanımı sonucu ilaçlar birbiriyle etkileşime geçebilir ve hastaya daha büyük sağlık problemleri yaşatabilir. Türk insanında doktorun belirlediği süreyi doldurmadan ilaçları ve tedaviyi yarıda bırakma alışkanlığı var. Tedavi sonrası elinizde ilaç kalmamalı, doktor size 14 tabletlik ilaç yazdıysa tedaviniz 7 gündür. İlaçların içerisindeki tablet miktarları öylesine değil. Sayıları değişen kutular hastalığın o aşamasında ilaca ne kadar ihtiyaç olduğunu belirliyor” dedi.

“ASIL SORUN PARA!”

Türkiye’de ilaçlarla ilgili sorunun kısmen aşıldığını söyleyerek asıl problemin fiyatlandırma olduğunu vurgulayan Sayılkan, “Fiyat belirleme Euro üzerinden yapılıyor. Devlet bu kuru Aralık 2023’ten itibaren 17 Türk lirasına sabitledi. Bu da pazarın yarısının ithal olduğu bir ülkede özellikle hayati öneme sahip; kanser, organ nakli ve tüp bebek gibi tedavi süreçlerinde kullanılan ilaçların Türkiye’ye gelişiyle ilgili sorunların yaşanmasına neden oluyor. Sabitlenen kur yüzünden ilaçlar ucuz kaldığı için yerli ilaç üreticileri kazanç sağlayamıyor. Bu ilaçlardan kar elde edebilmek için yurtdışına satış yapılıyor. Bu satışa bir kota getirilmeli çünkü kış aylarında piyasada antibiyotik bulamıyoruz. Depolar tane ile antibiyotik veriyorlar. Türkiye’de üretilen ilaca ben neden ulaşamıyorum? Neden vatandaşlara bu ilaçları veremiyorum? Çünkü Türkiye’deki fiyatlandırmadan memnun olmayan firmalar yurtdışına satış yaparak daha çok kar elde ediyorlar. İhraç edilen ilaçlarda da sorun var. 17’ye sabitlenen kur yüzünden ilaçları kimse getirmek istemiyor. Kimse zarar etmek için Türkiye ile ticaret yapmıyor” ifadelerini kullandı.