Hoş geldin ya Şehr-i Kupa unuttunuz mu vardı korona

Gündeme oturdu, pek de hoş gelmese de. Fesatlık gibi olmasın. Kıskançlık gibi olmasın. Belki safalar getirmedin ama. Yine de her şeye rağmen hoş geldin. Çocukluğumun kahramanı, gönlümün sultanı Dünya Kupası. Yazın oynanmasa da. Kış ayında başlasa da. Kâğıt parçasıyla işlem tamam olsa da iş bitse de. Stat, metro yapımları sırasında 13 bin. Evet, evet yazıyla on bin gurbetçi, ülke dışından gelen işçi emekçi hayatını kaybetse de. Etkili yetkili biri de 'sizde ülkenize davet edin çalışsınlar' dese de. Yaşama hakkını orda kaybetse de olur anlamı gelse de. Ülkenin evlatları tribünde alkışlasa da içlerinden çoğu ücret mukabili bayrak sallasa da. Ne diyelim. Hoş geldin ya Şehr-i Dünyevi Kupa. Hoş geldin Dünya Kupası ayı. Sensiz kalmaktansa da...

EN AZ 5 DAKİKA

Nankörlük gibi olmasın. Emeği geçenlere şükranlarımızla. Birileri yapması gerekiyordu. Yaptı, oldu. Öyle veya böyle istihdam yaratıldı. Olanak sağlandı. Kapılar ardına kadar açıldı. Hoş geldin Dünya Kupası. Bereketinle gel, gözümüzü, gönlümüzü şenlendir. Yeni eklemeler yapılmış. 5 oyuncu değiştirme hakkı devam edecek. Hakemlere en az 5 dakika uzatma kararı verin, maçın sonuna ekleyin denmiş, talimata eklenmiş. Çok oynansın diye, futbol zaten göz temaşa sanatı değil mi ? Oyuncu değişikliği, bir iki sakatlanma veya vakit geçirme. Buyur 2 dakika uzatma. Yetmez, tam karşılığı değil ki. Taç atışına, köşe vuruşuna ağır gitmeler, aut atışında da öyle. Tempoyu düşürme çabaları. Kart değil, en büyük ceza zamana eklemektir. Tıpkı en büyük cezanın, gol olması gibi. İyi seyirler.

KALECİLER DE DEĞİŞMELİ

10-15 dakika uzatan da çıkarsa şaşmamak gerek. Olması gereken de bu. Durmasın her daim top oynansın. Oyuncu değişikliğinde, kalecilere de özel bir yer verilmeli, hak tanınmalı. Kaleci kaleci ile değişir. Genelde, alanları farklı. Oyuncu ile de değişir. Hakeme haber vermek şartıyla, oyun durduğunda yer değiştirebilirler. Zorunlu haller dışında. Kaleci özel insandır. İlla 90 dakikayı tamamlaması mı gerekir ? Onlar da yoruluyor. Duruyor gibi görünse de. En çok yorulan da onlar. Yedek bekleyen de oynamış olur, Dünya Kupası'nda kaleydim, der. Hatıra olur. Bu hak verilmeli. Kalecilere de özgürlük. Ayrıcalıklı sporcu onlar.

TOPSUZ GÜNLERİNİZİ UNUTTUNUZ

Dünya Kupası başlayınca, her ülkede en üst lige ara verildi. 1 ay yok Süper Lig. 'Ooh kafamız rahat edecek' derken. Önlemlerini almışlar. Üstelik de canlı yayında. Aynı pozisyonlar, aynı konuşmalar. Temcit pilavı gibi, ısıt ısıt önümüze koyun. Biz de yiyelim, yediyorlar, yiyin gari. Reyting için yapmaları şart. Tamam da başka bir şey yapın.  Hakemler, futbolcular, teknik adamlar.  O hatayı neden yaparlar. Özel röportajlar filan yapın. 'Bizim halkımız böyle istiyor' demekle iş bitmiyor. Ben istemiyorum mesela. Halkım ben de.  Amatörlerimize bir çift lafımız var. 'Korona yüzünden 2 yıl evde kaldınız. Acılar yaşadık, hepimiz. Top yok, rakip yok, hakem yok, maç yok, gol yok. Antrenman yok, ter yok. Ne çabuk unuttunuz ? O günleri, o yalnızlığınızı. Ne çabuk unuttunuz da kavgaya karışıyorsunuz...

KALP KIRMA, GÖNÜL YIKMA

Süper Lig yok deyince, diğer liglere ilgi artması gerek. Dünya Kupası buna engel olur mu, bilemiyorum. Varsa yoksa üç büyükler yerine kendi memleketinizin takımıyla ilgilenin mesela. BAL'a SAL'a diğer amatör liglere, gençler ligine gidin mesela. İzleyin. İlgi bekliyorlar. Ah bir de kavga çıkmasa. Henüz liglerin başı, sonlara doğru kavga çıkıyor da. Centilmen, spor bilincindekilere selam olsun sevgi ve saygılarımla. Başımın tacıdır. Niye neden niçin ? Çoğunlukla, her maçın bitiminde irili ufaklı tartışma çıkıyor.  İnsanlık dışı olaylar çıkıyor. Yenen de kazanan da sıkıntı yok da. Hep kaybeden, sonucu beğenmeyen başrolde. Maç sonrası enerjisini sahada kullansa ya. Boş kaleye golü atamaz, sağ yerine solla dokunsa gol, rakibe temas etmeden topu kapar aslında. Dermanı kalmaz, beyni emir veremez hale gelir. Pozisyonu atlar, yenilir. Sonra da formayı çıkar, ona buna koş yok böyle bir dünya. Gençler yapmayın etmeyin. Hayat çabuk geçiyor, alt tarafı bir maç, alt tarafı bir oyun futbol. Kaybetmek de var. Gelecek haftalara bıraksan, olmaz mı ?. Kalp kırmasan, kol bacak kırmasan. Dostunuzum, yazmam uyarmam gerek. es geçemem, bana yakışmaz.

BAHRİ KARATAŞ'TAN FOTOĞRAF

Hürriyet'te birlikte çalıştığımız Karataş Haber Ajansı'ndan Bahri Karataş kardeşim, amatör maçları da olayları da takip ediyor. Yaşamdaki kazaları, vakaları. İyi de yapıyor. Güzel fotoğraf çekip gönderiyor. Amatör maç, tribünde köpek, dört ayaklı dostumuz. Usulca maç izliyor. Anlamasına gerek yok. Cumartesi pazar günlerini bekliyorlar, anlamasalar da.  Çünkü insanlar gelince mutlu oluyorlar. Mutluluk huzur insanlara özgü değil ki. İki hayati duyguyu insanlar uygulamasa da. Köpekler iyi biliyor. Ve de uyguluyor. Maçlarda, sahada, tribünlerde kavga çıkınca. Şaşıp kalıyorlar. Onlar sadece bölge kavgası, karın açıklığı olunca, rahatsız olurlar. Hey insan evladı bu kavga niye ? Hepimiz insanız, kıyma cana, insana. Hepimiz canız, insanız teşekkürler Bahri Karataş kardeşim emeğine sağlık. Güzel anlamlı fotoğrafından bunu çıkardım. Fotoğraf zaten her şeyi anlatıyor Bahri Baba.

GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİZ

BAL'a dahil Alaçatı - Özçamdibi maçı. Evsahibi müsabakayı 2-1 önde tamamladı. Bir adet de kırmızı kart var Alaçatı'dan. Maç bitti, yine hoş olmayan sahneler. Görmek istemediğimiz manzara. Hakemler, Umut Tokmak, Veysel Ayaydın, Halime Uzungündeş, Sercan Özçevik, Gözlemci Sabahattin Ayvazoğlugil, Denetçi Selçuk Sezer, Sağlık Görevlisi Zafer Çağatay, Saha Komiseri Hakan Pazan. Ekip sağlam, gel de bu maçta yer alma. Futbol sadece futbol değildir. Ama, ancak, fakat. Sadece bir oyundur. Tavla, okey gibi. O kadar.

DÜNYA KUPASI'NDA NEDEN YOKUZ ?

'Başlayan Dünya Kupası'na gidemeyen, gönderilmeyen' gururumuz FİFA Kokartlı hakemimiz Cüneyt Çakır, 'başlayan Dünya Kupası'na gidemeyen, katılamayan' umudumuz Milli Takımımızın maçında, son kez düdük çaldı. Çok enteresan. Dünya Kupasız kaldık. Takımımız, hakemlerimiz bir gün sonraki Dünya Kupası'nda yoklar, çok acı. Hala anlamış değilim biliyor musunuz ? Kafam almıyor. Dışarda bıraktınız, sonra gel dediniz, maç verdiniz. Sonra vermediniz. Hakemliği bırak, daha iyi geleceksin dediniz. Hem de Milli Takımımızın maçında jübile yaptırdınız. Çiçeklerle uğurlandı. Daha düne kadar nefret söylemleri yapanlar, bolca mesajlar yolladı, alkışladı. Ne diyelim hayırlı uğurlu olsun. Ben hala anlayamadım. Jeton düşmedi bende, köşeli herhalde. Cüneytciğim yeni görevlerinde başarılar diliyorum. Dünya Kupası'nda yokuz. Kınıyorum...