2022 yılının son günlerinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 23 yıl öncesi düzenlemeyle hayata...
2022 yılının son günlerinde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, 23 yıl öncesi düzenlemeyle hayata geçen ,4447 sayılı yasada yer alan emeklilikte kademeli geçiş sisteminin, Cumhuriyetin 100 yılı kutlamalarını hazırlandığımız bugünlerde, müjde vermek suretiyle yaş dışında sigortalılık süresi ve gün koşullarını taşıyanların emekli olabileceğini söyledi.Bu konuda sahada daima EYT canlı tutmak adına 2013 yılından itibaren her zaman mağduriyeti dile getirmiş, sorunun sıkıntılarını anlatmış kişilerden biri ben ,diğeri de değerli meslektaşım Milli Gazete Sosyal Güvenlik Yazarı Sayın Mustafa İşcan olup, TV 5 birlikte katıldığımız Arz-ı Hal programında tartışmış, 2019 yılında konuyu detaylı anlatmış, sorunun çözüm yollarını sıralamış idik. Şimdi görüyoruz ki, objektif yaklaşımla sorunun çözülmesini ve yakın zaman da TBMM Yasal düzenlemeye gelmesini dört gözle beklerken katkılarımızın sonuçlarını da göreceğiz.Aslında konunun özüne baktığımızda SGK genelgelerinde 08/09/1999 Dahil/Hariç tartışması yaşanmıştı. Bu konun çözüme kavuşması gerekiyordu.08/09/1999 tarihi dahil mi hariç mi tartışması süre gelmiş, SGK bu konuda ısrarcı davranarak bir çok sigortalının sıkıntı yaşamasına neden olmuş, sonunda bu ısrarcı tutumundan vazgeçmiştir. 2008/96 -2011/58 Sayılı Genelgelerde 08/09/1999 dahil,2018/38 sayılı Genelge de 08/09/1999 hariç denilmiştir.EYT’liler rahat nefes almıştır. 08/09/1999 Tarihinde SSK kapsamında olanlar böylece çıkacak EYT yasasından yararlanma hakları doğuyor.EYT katmerli yaşa takılmanın önüne geçilmesinde katkı sağlayan kişi Merhum Başbakan Prof.Dr. Necmettin Erbakan Fazilet Partisi Lideri olarak Anayasa Mahkemesini konuyu taşımak suretiyle katmerli EYT ilk iyileştirmenin sinyalini vermiş olmasıyla gündeme gelmiştir. Birçok sigortalı 6 yaş gibi sayesinde indirim hakkı almıştır.EYT Sıkıntıları 2019 yılında artık dayanılmaz boyuta gelmiştir.
“Yaşınız Genç Emekli Olamazsınız, Yaşlısınız Sizi İşe Alamayız” denilmesi, iş sahalarının daralması, işsizlik olgusunun öne çıkması, kayıt dışı istihdam ve ortaya çıkan risklerle birlikte dayanılmaz olmuştur. Çözüm bulunmayan birikmiş GSS borçları altında EYT'liler ezilmiştir.Çalışmayan erkek EYT'liler geçim sıkıntısı ve sorunlar altında, psikolojik travmalar, intihar, cinnet geçirme ve cinayete varan sosyal facialar ve patlamalarla gündeme geliyorlardı. Çalışan eşlerinin ellerine bakmaları, çocuklarına okul harçlığı vermemenin sıkıntıları, evlerinin ihtiyaçlarını karşılayamamaları, kira, su elektrik, doğalgaz paralarını ödeyememeleri gibi sıkıntılardan dolayı yaşam ile ölüm arasında gidip geliyorlar. Ağır psikolojik travmalar, buna bağlı sağlık sorunları yüksek seviyeye çıkmıştı.Kadın EYT'liler, çocuklarına bir bayramlık elbise almamanın burukluğu, ev ekonomisine katkıda bulunamamak,etsiz tencere kaynatmak,sabah kahvaltılarına en ucuzundan peynir bulamamak, çocuklarının beslenme çantalarına yeterli gıda koyamamak, semt pazarlarından akşam saatlerinde pazarcıların çöp olarak bıraktıkları sebze, meyveleri toplamaktaydı. Hastalıklar ve yoksulluğun yüklediği psikolojik travmalarla boğuşmuştur.EYT'li ailelerin çocukları aile ekonomisine katkı adına çocuk ve gençlerin kötü koşullarda çalışması, yetersiz beslenme, kötü yaşam koşulları, yoksulluk sonucu suça itilme oranında artış, psikolojik sorunlar ve saldırgan davranışlar, eğitim hayatının sonlandırılması gündeme gelmiştir. Ülke ekonomisi EYT sürecinde bazı kayıplarla karşı karşıya gelmiştir. Çözüm odaklı gelişmeler devreye alınmamış, yedek işgüçleri de işverenlerin elinde kayıp gitmiş, kayıtdışı istihdam ile yüz yüze gelinmiştir. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarıyla bazı sorunlara çözüm aransa da yeterli olmamıştır. EYT Mağdur olan ağırlıklı kesim 4-a dediğimiz SSK çalışanları başı çekmektedir. 4-b ve 4-c kesiminde bulunanlar EYT azınlık durumunda olup daha az ekonomik anlamda etkilenmiştir. Özellikle anlaşmalı boşanmalarla birlikte kamu maliyesi zarar görmüş, kayıtdışı çalışma olgusu ise hızla artmıştır. İş sahalarında göçmen ve mülteci işçinin çalıştırılmasıyla birlikte EYT'liler iş bulamaz hale gelmiştir. EYT'liler için yapılacak yasal düzenlemelerde bazı muğlak sorunlarında çözüm bekleniyor. Kanun TBMM gündeme geldiğinde, doğru yorumlanacaktır. 2023 yılı kanımca EYT'lilerin yapmış oldukları mücadelenin zaferi olarak taçlanacaktır.