Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü’nde 31 Ekim ve 1 Kasım tarihleri arasında “21.Yüzyılda Ekonomi, Siyaset ve Teknolojide Asya Rönesansı” gerçekleştirildi. Alanında uzman 82 kişinin katıldığı sempozyuma sadece yurt içinden değil yurt dışından da yoğun ilgi vardı. Yüzde 47'sinin yurt içi yüzde 53'ünü yurt dışından gelen katılımcılarla düzenlenen sempozyum 3 ayrı salonda gerçekleştirildi ve hem yüz yüze hem çevrimiçi sunumlar düzenlendi.  Sempozyumun onur konuğu Türk Dünyası ile ilgili önemli çalışmalara imza atan emekli bürokrat Ferit Apaydın oldu. “Bizim bir hayalimiz vardı: Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü olarak Türk Dünyası, ile Türk Devletleri ile Ortak işler yapmak. Şimdi bu hayalimizi gerçekleştirmenin heyecanını yaşıyorum” diyen Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Nadim Macit, “Bugün çağın ufkunda yeniden var olacaksak, hakkı ve hukuku üstün tutmakla başarılı olabiliriz. Bu o kadar önemli bir şeydir ki Türk devlet geleneğinde töre her şeyin üstündedir. Töre bozulursa her şey bozulur. Dolayısıyla töre ise hukuk ile eş anlamlıdır. Dolayısıyla hukuku her şeyin üstünde tutmak gerekir” ifadelerini kullandı.

Ege Üni Asya

Hava durumu İzmir | Meteoroloji paylaştı: İzmir’de sıcaklıklar eksilere doğru düşecek Hava durumu İzmir | Meteoroloji paylaştı: İzmir’de sıcaklıklar eksilere doğru düşecek

“DEĞİŞİMİ DOĞRU OKUMAK GEREKİR”

Sempozyumun onur konuğu Ferit Apaydın, “Türk dünyası Türk tarihi boyunca köklü bir geçmişe sahip olan ve kültürel zenginlikleriyle dikkat çeken bir bölgedir. Türk dünyası 2040 vizyon belgesi Türk devletlerinin gelecekteki hedeflerini belirlemek amacıyla oluşturulmuş bir stratejidir. Bu Vizyon Türk devletlerinin ekonomik işbirliğini güçlendirmek, kültürel etkileşimi artırmak ve siyasi dayanışmayı sağlamak üzerine odaklanmaktadır. Türk dünyası bu vizyon kapsamında, eğitim, bilim, teknoloji, ticaret ve enerji gibi alanlarda ortak projeler geliştirerek güç birliği oluşturmayı hedeflemektedir” dedi. Apaydın, “Asya merkezli yoğunlaşan ticari, ekonomik, teknolojik ve siyasi ağlar çok kutuplu ve yeni bir dünya düzenini işaret etmektedir. Zira Pasifik yüzyılı ifadesi 21 yüzyıl için gerçekçi bir tanımlamaya dönüşecek potansiyel barındırmaktadır” ifadelerini kullandı ve “değişimi doğru okumak gereklidir. Asya'nın sunduğu fırsatları değerlendirmek geleceğimizi şekillendirecektir. Bu organizasyonda emeği geçenlere ve katılımcılara teşekkür ediyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.

Konuşmaların ardından sempozyum gerçekleştirilen oturumlarla devam etti.

Kaynak: HABER MERKEZİ