Sivas Olgunlaşma Enstitüsü, geleneksel el sanatlarını modern ekolojik tekniklerle harmanlayarak doğallığı ve estetiği bir arada sunuyor. Enstitüdeki doğal boyama ve ekolojik baskı çalışmaları, sağlıklı yapıları ve her biri benzersiz tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Bitkisel boyalarla ve çevre dostu yöntemlerle üretilen kumaşlar, sadece insan sağlığına zarar vermiyor, aynı zamanda sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor.
Ayşegül Baş, Sivas Olgunlaşma Enstitüsü’nde doğal boyama ve ekolojik baskı çalışmalarını yürüten uzmanlardan biri olarak, bu ürünlerin üretim sürecini anlatıyor. Baş, "Mevsimine göre doğada topladığımız bitkilerle, kimyasal kullanmadan doğal boyalar elde ediyoruz. Meşe mazısı, ıhlamur, meşe palamudu, havacıva, soğan kabukları gibi doğal materyallerle renk elde edebiliyoruz. Bu yöntem, ürünlerin sağlıklı olmasını sağlar ve doğa dostudur" dedi.
Doğal boyama ve ekolojik baskı teknikleri sayesinde her bir ürün, tıpkı parmak izi gibi benzersiz özellikler taşıyor. Kullanılan bitkisel boyalar, kumaşlara özgün desenler bırakıyor. Örneğin, meşe palamuduyla kahverengi ve siyah tonlarında renkler elde edilirken, kadife çiçeği sarıdan haki yeşiline kadar bir renk yelpazesi sunuyor. Ayrıca, nar kabuğu gibi doğal materyallerle de birçok farklı renk tonları ortaya çıkarılabiliyor.
Enstitüde üretilen bu el emeği ürünler, hem estetik hem de çevresel açıdan önemli bir fark yaratıyor. Ayşegül Baş, ürünlerin üretiminde kullandıkları kumaşların pamuk, ipek ve yün gibi doğal materyaller olduğunu belirterek, “Bu kumaşları hazırladıktan sonra, doğal boyalarımızı kaynatıp kullanmaya başlıyoruz. Ayrıca ekolojik baskı tekniklerinde, doğadan topladığımız yaprakları kumaşın üzerine bırakıp, onların doğal rengini kumaşa aktarıyoruz. Bu işlem, neredeyse bir parmak izi gibi, her bir ürünün kendine özgü olmasını sağlıyor” diye konuştu.
