Dünya Sağlık Örgütü, Avrupa Bölgesindeki 53 ülkeden 52'sinin çok fazla tuz tükettiğini tespit etti. Listenin birincisi Kazakistan olurken Türkiye de 5. sırada yer aldı.

Yetişkinlerin günde yaklaşık 1 çay kaşığına eşit olan 5 gramdan fazla tuz tüketmemesi gerekiyor. Ancak rakamlar insanların günlük oranın neredeyse 3 katı kadar fazla tükettiğini ortaya koyuyor.

Listenin birincisi Kazakistan, 17,24 gram tüketirken Türkiye de 14,37 gr. ile beşinci sırada yer aldı. En az tüketen ise 4,92 gramla Malta oldu.
 

KALP KRİZİ VE FELÇ RİSKİ ARTIYOR

Çok fazla tuz yemek, kalp krizi ve felç riskini artıran kan basıncının yükselmesinin ana nedenidir.

Sağlıkçılar, işlenmiş gıdaların ve süpermarketlerden, paket servislerden ve satıcılarından satın alınan sokak gıdalarının genellikle “ana suçlular” olduğunu söylüyor.

Yüksek tansiyon, Avrupa'da ölüm ve sakatlık açısından önde gelen risk faktörü olup ölümlerin neredeyse dörtte birine ve sakatlıkların yüzde 13'üne neden oluyor. Genellikle hiçbir semptomu yoktur, bu da düzenli kontrollerin hayati önem taşıdığı anlamına geliyor.

Hipertansiyon olarak da bilinen yüksek tansiyonu olan kişilere, bunu kontrol altına almaya yardımcı olacak ilaçlar ve yaşam tarzı tavsiyeleri verilebilir.

Avrupa'da 30 ila 79 yaş arası yetişkinlerin üçte birinden fazlasında (%36,9) bu durum var ve bu oran dünyanın diğer bölgelerine göre daha yüksek.

Ancak İngiltere, yüzde 26,4 ile kıtadaki en düşük ikinci orana sahip. İsviçre yüzde 21,9 ile en düşük, Belarus ve Polonya ise yüzde 49,2 ile en yüksek seviyede.

Hipertansiyonu olan her üç kişiden birinden biraz fazlası (yüzde 34) hipertansiyona sahip olduğunun farkında değil.

DSÖ'nün "Tuz ve hipertansiyona karşı eylem" raporuna göre, bölgedeki erkeklerin kardiyovasküler hastalıklardan (CVD) ölme olasılığı kadınlara göre neredeyse 2,5 kat daha fazladır. Ülkelerin 47'sinde tuz tüketimi erkeklerde kadınlardan daha yüksektir. 

Rapor, insanların sağlığını korumak için tuz alımını azaltmak ve hipertansiyonun tespitini ve kontrolünü iyileştirmek için daha fazla eylem çağrısında bulunuyor.

Kaynak: Sözcü