Memduh Güney/EGE TELGRAF-Son açıklanan Orta Vadeli Program’da (OVP) kredi kartı limitlerine düzenleme sinyali verildi. Yıl içerisinde de birkaç kez gündem olan konu OVP’de yeni adımlar atılması sonucu kesinleşti. Limit düzenlemesi kapsamında gerçek gelirle kart limiti arasındaki uyumun artırılacağı ifade edilirken SGK ve risk merkezinin ortak çalışacağı belirtildi. Kredi kartlarında yapılacak limit düzenlemesini değerlendiren ekonomist Bülent Toptaş, “Alınacak önlemin enflasyonun düşmesine önemli bir katkısının olacağını düşünmüyorum” dedi.

Son günlerde sıkça gündeme gelen “Bireysel iflas” konusuna değinen Toptaş, “Hacizler, iflaslar, kredi kartı borçlarının ödenmesi konusunda son dönemde sıkça uyarılar gelmeye başladı. 2021 Eylül’de başlayan düşük faiz politikasının ardından böyle bir sürecin olması muhtemeldi. Tabi ki bazı insanlar fütursuzca harcamalar yapabiliyor ancak bazı insanlar da ihtiyaçtan dolayı kredi kartı kullanıyor. Bireysel iflasın önüne geçmek için alınacak bir tedbir gibi gözüküyor” dedi.

“BASKI ARTACAK”

Limitlerin sınırlandırılması sonrası vatandaşın üzerinde büyük bir baskı olacağının altını çizen Toptaş, “Fiyatlar artarken gelirler aynı oranda artmıyor. Ekonomisi kısıtlı ailelerin sayısı her geçen gün çoğalıyor. Vatandaşa kredi kartını, kredileri istediğin kadar kullan al harca diyebilirsiniz fakat bunun bir geri ödenmeme durumu var. Ülke olarak limitsiz bir dönem geçirdik bundan faydalananlar oldu. Bu durum şu an vatandaş için geçerli. Ancak burada bir çelişki var. İzin vereyim alacağını alsın diyebilirsiniz ama ödeme konusunu nasıl çözeceğiz. Bu ikilemin çözülmesi için yapısal reformlar gerek” ifadelerini kullandı.

“GÜNÜ KURTARMAK”

‘Üzerinde baskı hisseden vatandaş ne yapacak’ sorusuna “Bambaşka bir zihniyetle hareket eden hem ekonomi yönetimi hem de ülke yönetimine sahibiz. Ülkede hakim olan zihniyet günü kurtarmak ve şirin gözükmek. Şimdi vatandaş haklı olarak bu karara tepki gösterecek çünkü okullar açıldı, hastane ihtiyacı oluyor, kişisel ihtiyaçları oluyor kredi kartına başvuruyor. Çünkü maaşı kalmıyor. Bu noktada hükümetin başka politikalara yönelmesi lazım ki ekonomide farklı senaryoları konuşalım. Çalışkanlık, üretim, liyakat desteklenmeli aynı 2002 yılında AK Parti hükümetinin iktidara geldiği ve 2013 yılına kadar artan milli gelirimizdeki süreç gibi. Vatandaşın limitlerini kısıtlayalım ama iflas etmeyelim. İyi de vatandaş fakirlikten ölecek. Kredi kartını da verirsek iflas yaşayacak ancak kısa dönemde şu an çözümümüz bu diyen bir yönetim var” dedi.

Hepsiburada Tech Academy Programı tamamlandı! Hepsiburada Tech Academy Programı tamamlandı!

“KARTLA DÖNÜYOR”

‘Vatandaşın kredi kartının limitlerinde sınırlandırma yapılması bazı kişiler için doğru olabilir’ diyen Ege Perakendeciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Feyzi Başdaş, “Hesabını kitabını bilmeyen insanlar için bu sınırlar doğru olabilir ancak tüccarın kredi kartı sınırlandırılsa kötü olur” ifadelerini kullandı. Başdaş, “Ticarette şu an güven ortamı yok. Herkes kredi kartına güveniyor. 200 milyonluk piyasanın yarısı kartla dönüyor. Çeklere güven duyulmadığı için sektör kendisini kredi kartıyla döndürüyor” ifadelerini dedi.

“İŞİNE KARIŞILMAMALI”

Perakende gıdanın büyük ölçüde kredi kartıyla döndüğünü söyleyen Başdaş, “60 gün vadeli çek vereceğimize 3 taksite bölüp kartla ödüyoruz. Ürünü satan da ürünü alan da rahat. Zaten ürünü 60 günde anca satabiliyoruz. Sektör kendini bir şekilde domine ediyor. Tüccar kendisine göre sistemini kuruyor. Bu noktada hükümet ve Maliye Bakanı tüccarın işine karışmamalı. Tüccarın kartının sınırlandırılması sermayeyi etkiler” ifadelerini kullandı.

“DİYETİNİ ÖDÜYORUZ”

“Zamanında alınan yanlış kararların diyetini hep beraber ödüyoruz” diyen Kemeraltı Esnaf Derneği Başkanı Semih Girgin, “Aldığı maaşın 50 katı kart limitinin verilmesi zaten hataydı. Bu noktada esnaf olarak bencil düşünemeyiz. Çünkü bu sıkıntıya esnafta düşmeye başladı. Artık yarın ve yarından sonrasını düşünmeliyiz. Vatandaşa bu limitlerin verilmesinin ardından şimdi de hadi gel öde demek bunu kısmakta ne kadar doğru vatandaşın ödeyecek gücü yok. Ancak dışardan geliri olması lazım ki vatandaş rahat bir nefes alsın” dedi.

“KIŞ AYLARI DAHA...”

Kış aylarının masraflı bir ay olduğunun altını çizen Girgin, “Harcamaların her zamankinden daha yüksek olduğu döneme giriyoruz. Okullar açıldı masraflar başladı. Kışın botundan tutun montuna kadar her aldığımız şeyin fiyatı yüksek. Yaşanan sıkıntı bizler içinde hoş değil. Bizler de bir an önce çözümün gelmesini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: EGE TELGRAF