Vampirler ile kurt adamlar arasındaki tutkulu ve bir o kadar da karmaşık aşk hikayesini ele alan Alacakaranlık serisi, yalnızca genç yetişkin edebiyatına damga vurmakla kalmadı, aynı zamanda dünya genelinde milyonlarca izleyiciyi ekrana kilitlemeyi başardı. Stephanie Meyer’in kaleminden çıkan bu eser, ilk kitabın 2005 yılında yayımlanmasından itibaren bir fenomen haline geldi. Ancak bu muhteşem serinin arkasında, hayranlarının dahi pek fazla bilmediği bazı ilginç detaylar gizli. İşte, Alacakaranlık evrenine dair daha önce hiç duymadığınız 10 şaşırtıcı bilgi!
1. EDWARD'IN İLK SEÇİMİ HENRY CAVILL DEĞİLDİ
Alacakaranlık serisi başladığında, Edward Cullen karakteri için ilk tercih Henry Cavill’di. Ancak, çekimlerin başlamasıyla birlikte Cavill’in yaşının biraz ilerlemiş olması, Meyer’in bu rolden vazgeçmesine neden oldu. Sonuç olarak Robert Pattinson, Edward’ı oynamak için seçildi. O zamandan beri, Pattinson’ın ikonik vampir rolü, sinema tarihinde unutulmaz bir yere sahip oldu.
2. KRISTEN STEWART LENS TAKMAK ZORUNDAYDI
Bella Swan karakterinin kitaplarda kahverengi gözleri vardır. Ancak Kristen Stewart’ın doğal göz rengi yeşil olduğu için, film boyunca lens takmak zorunda kaldı. Bu detay, film ekibi için de ekstra bir zorluk oluşturdu. Hatta, Bella vampir olduğunda kırmızı lensler kullanması gerekti.
3. KRISTEN STEWART PERUK TAKIYORDU
İlk filmin çekimleri sırasında Kristen Stewart, kısa saçlarıyla sahne almak durumundaydı. Bu nedenle, karakterin uzun saçlarını yansıtmak için uzun postişler kullandı. Fragmanlarda izleyicilerin bu durumu fark etmemesi için oldukça dikkatli bir çalışma yürütüldü.
4. VAMPİRLERİN GÖZ RENGİ DİYETLERİNİ ORTAYA KOYUYOR
Cullen ailesinin gözleri altın sarısı bir renge sahiptir. Bunun nedeni, insan kanı içmemeleridir. Bir vampir birkaç hafta boyunca kan içmezse, gözleri kararır. Ancak, yeni doğan vampirler her zaman kırmızı gözlerle tasvir edilir. Bu durum, vampirlerin yaşam tarzlarına dair önemli bir ipucu sunuyor.
5. FORKS, WASHINGTON GERÇEK BİR YER
Forks, Washington, Alacakaranlık serisinin geçtiği gerçek bir yerdir. Meyer, vampirlerinin saklanabilmesi için kasvetli ve bulutlu bir yer tercih etti. Forks, ABD’nin en yağmurlu bölgelerinden biri olarak bilinir. Bu nedenle, hayranlar bu yerleri ziyaret ederek Alacakaranlık dünyasını daha yakından deneyimleyebilir.
6. QUİLEUTE GERÇEK BİR KABİLE
Alacakaranlık hikayesinde yer alan Quileute kabilesi, Washington’da yaşayan gerçek bir Birinci Ulus halkıdır. Ancak, hikayede yer alan kurt adam efsaneleri, onların kültüründe mevcut değildir. Bazı Quileute üyeleri, filmdeki temsilin kültürel miraslarına uygun olmadığını belirtmiş ve bu durumdan duydukları rahatsızlığı dile getirmişlerdir.
7. ROBERT PATTİNSON ARABA KULLANMAYI ÖĞRENMEK ZORUNDA KALDI
Robert Pattinson, Edward karakterinin güçlü ve karizmatik görüntüsünü yansıtmanın yanı sıra, gerçek hayatta da bazı zorluklarla karşılaştı. Film başlamadan önce ehliyeti olmadığı için, araba kullanmayı öğrenmek zorunda kaldı. Bu eğitim, Oregon’da gerçekleştirildi. Pattinson, bu zorlu süreci başarıyla tamamladıktan sonra Edward’ı canlandırma konusunda daha da kendine güvenli hale geldi.
8. NIKKI REED’İN SAÇLARI DÖKÜLMEYE BAŞLADI
Rosalie Hale karakterini canlandıran Nikki Reed, ilk filmin çekimlerinin ardından saçlarının aşırı beyazlatılmasından dolayı dökülmeye başladığını fark etti. Bu nedenle, sonraki filmlerde Rosalie’nin karakterinin görünümünü korumak için sarı peruklar kullanmak zorunda kaldı. Bu durum, oyunculuğun yanı sıra fiziksel görünümün de ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
9. BELLA'NIN GELİNLİK ELBİSESİNİ GİZLEMEK İÇİN ÇABA SARF EDİLDİ
Breaking Dawn: Part One’daki Bella ve Edward’ın düğün sahneleri, izleyiciler tarafından sabırsızlıkla bekleniyordu. Ancak, Bella’nın elbisesinin detaylarını gizlemek için büyük çaba sarf edildi. Kristen Stewart, düğün sahnelerinin çekimleri sırasında üzerine bir Volturi pelerini giyerek elbisesinin görünümünü gizledi. Bu tür önlemler, hayranların sürprizleri daha fazla merak etmesine neden oldu.
10. BELLA'NIN BALO ELBİSESİ SADECE 20 DOLARA MAL OLDU
İlk Alacakaranlık filminin sonunda Bella’nın giydiği mor balo elbisesinin maliyeti sadece 20 dolardı. Düşük bütçeli bir kostüm olmasına rağmen, sahneye yansıyan güzelliği göz kamaştırıyordu. Edward’ın o sahnedeki smokini ise filmin en pahalı parçası olarak dikkat çekti. Bu durum, film yapımında bütçenin nasıl yönetildiğine dair ilginç bir örnek sunuyor.